banner564

Hükümet programı... Son şans!

En başta yazayım, sonra detaylara geçeceğim… Bu hükümetin de, bu parlamentonun da meşru olmadığını düşünüyorum… 
Ama madem ki hükümet kuruldu ve ısrarla seçimden, yani halkın iradesinden kaçıyorlar; o zaman bir ricam var:
Verdiğiniz sözleri tutun!
Evet; bu kadar basit!
Hükümet programı okundu… 
Doğrular da var, yanlışlar da, abartılar da, eksiklikler de… 
Ama bunları tartışacak değilim…
Artık tek beklediğim şey yazılanların hayata geçmesidir…
Dünden bugüne hükümet edenlerin ortaya koyduğu ve yurttaşa “yapacağım” diyerek söz verdiği hükümet programlarındaki maddelerin hemen hemen hiç biri hayata geçmiyor… 
Yazdınız ve anlaştınız madem ki; bunları gerçekleştirin…
Verdiğiniz sözleri tutun!
Bu ülkede köklü değişimlere ihtiyaç var…
Her zaman yazıyorum; iş dünyasının da, sendikaların da, - ilk etapta - yurttaşların da canını yakacak değişimlere ihtiyacımız var… 
Gerçek değişim her zaman karşısında direnç bulur!
İşte bu noktada siyasi iradedir önemli olan… 
Bu ülkede devlet; yurttaşına sağlıklı telekomünikasyon hizmeti veremiyor, limanlarda çağ dışı sistemler devam ediyor, elektrikte eziyet aralıksız sürüyorsa; değişim şarttır!
Hemen eleştirileri duyar gibiyim, “özele verelim da daha beter mi olsun!” 
İşte bu noktada devlet devreye girmeli…
Sistem bu olmalı!
Denetleyen ve gerekirse cezai yaptırımları devreye sokabilecek bir yapıdan bahsediyorum!
Şimdi özelleştirilmesi ön görülen noktalar için hükümet “peşkeş” çekmeden, adil ve şeffaf, halkın yararını gözeten işlemler yapmalı… 
Bu şekilde gerçekleşecek olan ve denetiminin devlette olacağı her türlü özelleştirmeye ben birey olarak destek veririm… Ama niyetiniz birilerine bir yerleri peş keş çekmese, işte o zaman sendikalarla kol kola ben de yürütüm…
Burada önemli olan niyettir!
Umarım UBP ve DP bu son şanslarını “halkın yararı” için kullanır… Yoksa bu gidişat ile sandıktan ne oranda çıkacaklarını üç aşağı beş yukarı  kestirmek mümkündür…
Tarihi hezimetten bahsediyoruz!
Bu noktada CTP’nin tavrı da çok önemlidir… CTP Başkanı Talat, eski Başbakan Kalyoncu, bakanları Birikim Özgür, Asım Akansoy ve Erkut Şahali, gerek su konusunda, gerekse ekonomik program konusunda özelleştirmeleri dışlamayan bir görüntü vermişlerdi…
Şimdi onlara da “sorumlu muhalefet” yapma görevi düşüyor…
Bu ülkeyi “gerçekten” yönetme sevdasında olan siyasi partiler gerçekçi politikaları desteklemek zorundadır… Aksi takdirde gerçekçi olmayan söylemlerle, sırf bir kesimin desteğini almak için yapılacak söylemler yurttaşın da bir kulağından girip bir kulağından çıkacaktır…
Konuşma değil, iş yapma zamanıdır… 
Kolay gelsin…
YORUM EKLE
YORUMLAR
Turkmen
Turkmen - 8 yıl Önce

Katılıyorum son şans bu

banner608

banner473