Maç yorumu yapıp yapmamak konusunda maçtan sonra hiç emin olamadım. İçimden gelmedi açıkçası… Ülkeyi etkisi altına alan yağışlar ve bunun sonucu olarak ortaya çıkan (ki bana göre en büyük sebep çarpık kentleşme) sel baskınlarından sonra karşılaşmaların bu haftalık erteleneceğini düşünüyordum. Ancak baktım ki sonuç bu şekilde olmadı. Bunun üzerine Karaoğlanoğlu’na çıktım gittim. Deniz kenarındaki sahada oturmak imkânsız, basın için herhangi bir orta çalışma alanı, sahadaki oyuncular ise adeta tsunami ile karşı karşıya pozisyondaydı. Bunları hadi bir yere kadar tolere edelim. İnsanları İskele’den çıkarıyoruz ve yaklaşık 80-90 km yaptırıp Girne’nin ötesine getiriyoruz. Bu hava koşulları ve yolların olumsuzluğu ile adeta ateşle oynuyoruz. Yani bu maçlar ertelense STG 10’mu olacaktı? Yoksa bütün dünyanın gözü bizim 24. haftada oynatacağımız maçlardamıydı? Cidden bilemedim, hem biz basın mensuplarının pozisyon hemde oyuncu arkadaşların düştüğü durum bence hiç hoş değildi. Evet maçın yorumuna gelirsek iki cümle ile Gençler Birliği kazandığı penaltıyı kaçırınca maçı moral motivasyon ve psikolojik olarak kaybetti. Karşılaşmanın hakemi 3’lü iyi bir maç yönetti.