banner564

KIBTEK’te neler oluyor?

KIBTEK’te sular bir türlü durulmuyor. Çünkü rant büyük, rant büyük olunca kavgada hali ile çok oluyor. Öyle ki 8 aylık hükümetin atadığı kurum müdürü bu görevden istifa etti. Yerine atanan genel müdür yardımcısı, yasal yeterliliğe sahip değil. İş bu kadarla da kalmadı, bu atamaya kızan bir genel müdür yardımcısı istifa etti diğeri konuyu yargıya taşıma kararı aldı. 
Peki, KIBTEK’te neler oluyor? 
Devletin tek elektrik üreten kurumu olan KIBTEK’e bir türlü huzur gelmiyor. Her gelen bir öncekini hatta aynı anda yönetimde olanlar bile birbirini suçluyor.
2019’a artık sayılı günler kaldı. 2017 KIBTEK bilançosu imzalanmıyor. KIBTEK, devlete ödemesi gereken vergiyi ödemiyor, ödettirilmiyor. Bile bile kurum ve devlet zarara sokuluyor. 
Neden geçen yılın bilançosu imzalanmadığına bir cevap verilmiyor. Bu gecikmeden ötürü Maliye Bakanlığına ödenecek Kurumlar Vergisi gecikme faizi ve vergi usul cezası boşu boşuna kurumun sırtına yükleniyor? 
Maliye bu dar günlerinde neden alacağını alamıyor? KIBTEK dövizin ateşinin böyle arttığı bir dönemde hangi akla, hani mantığa göre gidip döviz borçlanıyor. 
Sadece dövizden kaynaklanan zarar 20 milyon Türk Lirası civarında. Bunun hesabını kim verecek? Eski Sayıştay raporları neden gözaltı ediliyor. Sayıştay’ın kurumu zarara uğrattığı için eski müdür aleyhine verdiği 104 bin liralık ceza neden tahsil edilmiyor?
KIBTEK bilerek ve istenerek batırılmak mı isteniyor? Buna daha bir cevap verilmiyor, verilemiyor… 

Meclis’in “En sönük” açılışı 
Cumhuriyet Meclisi uzun yaz tatili sonrası dün yeni yasama dönemi için ilk toplantısını gerçekleştirdi. 8 aydaki tüm toplantılarda olduğu gibi meclis yine nisap sorunu yaşadı ve yine son 8 aydaki gibi yine 10’da değil de 11’e çeyrek kala açıldı.
Eskiden bu törensel oturumu izlemek için genel kurulda vekillerin arkasında bulunan seyir salonu eski vekiller, sivil toplum örgütü temsilcileri ve basın ile dolup taşardı. Dün sadece 3 kişi vardı bu bölümde. Bir tanesi TAK Müdürü, diğeri Salih Çoşar’ın eşi Ayşe Hanım hem bir kişi daha.
Meclisin açıldığı dakikalarda meclis dışında Kamu-Sen ve Hür-İş'e bağlı sendikalar eylem gerçekleştiriyordu. Halkın Partisi Milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu bu durumu sosyal medya hesabından eleştirdi ve eylemcileri “Saygısızlıkla” suçladı.
Kısacası dün tarihinin en sönük meclis açılışına şahit olduk. Sevgili Dilek Kırıcı ile basın locasından genel kurulu izleyelim istedik, oturduğumuz koltuktan sadece meclisi o sırada yöneten Zorlu Töre’yi görebildik. Çünkü oturduğunuz yerden kürsü bile gözükmüyor yenilenen meclis genel kurul salonunda.  

Bunu da gördük
Zamları protesto etmek için sendikalar eylemde. Öğretmen sendikaları ile KTAMS dünkü eyleme katılmadı. Oysa daha 3 gün önce KTAMS bu asgari ücret ile geçinilemeyeceğini rakamlarla açıklamıştı. Yani eyleme gelmemelerin nedeni kendi üyelerinin zamdan etkilenmemesi değil, tamamen siyasiydi.
Milliyetçi Demokrasi Partisi ile Baraka meclis önündeki eyleme destek verdi. Belki de ilk kez yan yana gördük bu iki grubu. Ama gel görki KTÖS yoktu, mesela KTOEÖS de yoktu, KTAMS’ta yoktu. 

MESAJLAR

Erkut ŞAHALİ: Sol olduğunu söyleyen bir partinin bakanı olarak dediniz ki “devlet artık inek sağmayacak”. Solun ne olduğunu anlamak için Tunceli'nin Ovacık ilçesinin Türkiye Komünist Partili Belediye Başkanı ziyaret etmenizi öneriyoruz. Hatta masrafları da biz ödeyelim isterseniz. 

Güven BENGİHAN: KTAMS olarak daha üç gün önce hayat pahalılığını rakamlarla ortaya koydunuz ama zamlara karşı yapılan eyleme sendika olarak katılmamanızı anlayamadık. Bu konuda bir açıklama yaparsanız anlamış olacağız. 

İbrahim ÖZSOY: Her yıl büyük bir coşku ile oynanan daireler arası halı saha turnuvasının bu yılki finali bu gece oynanacakmış. Bakalım kupayı bu yıl kim dairesine götürecek? 

Teberrüken ULUÇAY: Meclis ilk gününde yine geç açıldı ve açılış oldukça sönük geçti. Neyse olan oldu artık en azından şu basın bölümünü yeniden elden geçirin. Zira salon gözükmüyor basın koltuklarından. 

Ahmet ÇALUDA: Hür-İş’e bağlı sendikalar eylem yaparken meclis önünde gözler hep sizi aradı. Yurt dışında olduğunuz bilgisi geldi ama keşke böylesi bir günde genç arkadaşların yanında olsaydınız yine de. 

Yakup LATİFOĞLU: Dünkü eylemi nasıl buldunuz? Eski bir sendikacı ağabey olarak genç arkadaşlara ne gibi tavsiyelerde bulunmayı düşünüyorsunuz? 

Gülşah Sanver MANAVOĞLU: Siz zannediyorsanız hep o iktidar koltuklarında oturacağınızı çok yanılırsınız. Anladık, daha yenisiniz ama gün gelecek siz de dışarda eylem yapmak zorunda kalabilirsiniz. Siyaseti günlük düşünmekten artık vaz geçin. 

Ahmet MAHİREL: Fener, Rize’de öyle bir dayak yedi ki şimdi tüm gözler sizin üzerinizde. Neden Rize’ye gidip geçen haftaki duayı tekrarlamadınız? 

Ziya EMİR: Dün bir mekânda makarna bulli sipariş vermişsiniz ve önünüze gelen tabağı görünce şaşkınlıktan küçük dilinizi yutmuşsunuz. Neyse mekan sahibi bir jest yapmış ve ikinci tabağın ücretini almamış. Siz siz olun öyle her yerde makarna bulli sipariş vermeyin. 

Özdil NAMİ: KIBTEK konusunda sular iyice ısınıyor. Yakında bu konuda önemli bilgi ve belgelerin ortaya döküleceği iddia ediliyor. Hazırlıklı olmakta fayda var. 

Tufan ERHÜRMAN:  Bu dünyanın bir ahireti olduğu gibi Başbakanlığın da bir sonu var. Ben sizin yerinizde olsam hemen Sayıştay, Başbakanlık Denetleme Kurulu ve Mali Polisi KIBTEK’in içine sokarım. Sonra bu konuda gelecek eleştirilere kapıyı da kapatmış olursunuz. 

Erhan ARIKLI: Dün meclis genel kurulunda en hazırlıklı konuşmayı siz yaptınız. Belli ki dünkü açılış öncesi kapsamlı bir çalışma yapmışsınız. Dünkü performansınızı kısacası beğendik. 

Şener ELCİL: Allah aşkına veya Tanrı aşkı da olur bir ses verin, iyi misiniz? Her şey yolunda mı? Sağlık sorunu falan yok demi? Ne olur bir ses verin, merak ediyoruz sizi? 

Dilek KIRICI: Demek ki kader de bu varmış ve meclis önünde sizi de eylemde gördük. Emekçinin yanında olduğunu iddia edenler ortalıkta yok iken siz çalışanın yanında yer aldınız. 

Akın MANGA: Dünkü eylemin organizasyon kısmında büyük bir uğraş vermişiniz. Pankartlar ve diğer her şey mükemmeldi. Ancak bu seferki eylem için su siparişi vermeyi de unutmayın. 
 
POLEMİX
 “Halkımız, geçmişte bir sokum ekmeğe muhtaç oldu. Fakirlik çekti, birçok badire atlattı. Mücadeleler verdi. O günleri geride bırakıldı, cumhuriyeti kuruldu. Aynı sefalet devam ediyor. Eskiden meclisimiz, milletvekillerimiz yoktu, zülüm vardı bunu kabul etmiştik. Peki, şimdi ne var? Ne düşman var, ne zulüm… Ama kendi kendimizi idare edemiyoruz. İdare ediyormuş gibi yapıyoruz”
Hür-İş Başkan Vekili Ali Yeltekin 

YORUM EKLE

banner608

banner474