Kuzey Kıbrıs’ta, araştırılması durumunda, en büyük ‘adaletsizliğin’ ülkede yaşayan yabancılara verilen yurttaşlık dağıtımında olduğu görülecektir...

Kimileri, ‘Altın’ değerindeki kimliği almak için ömür harcar, kimileri tanıdığı ‘siyasinin elini öper’ 2 ayda cebine atar...

Kimileri, düzenli olarak ihtiyat sandığı, sosyal sigortasını yatırır ama bir türlü o kimliği alamaz, kimileri de kısa sürede vatandaş ‘yapılır’, ardından ‘danışman’ bile olur...

Kuzey Kıbrıs’taki düzende, ‘gözünü ve elini’ açanlar kimlik alınca akıllı, devlete düzenli olarak yatırımlarını yapan, yasal yoldan kimlik almak için ömür tüketenler ‘ahmak’ olur...

***

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, KKTC’ye yaptığı ziyaretten sonra, üzeri örtülen, uzun zamandır ‘yeni yasa hazırlanıyor’ bahanesiyle dondurulan yurttaşlık meselesi tekrar gündeme geldi...

İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, ekim veya kasım ayında yeni yurttaşlık yasasının yürürlükte olacağını açıkladı...

Bakanın ‘itirafına’ göre, yeni yasa ile artık ‘torpille’ vatandaşlık devri sona erecek, hak edene kimlik verilecek...

İnsanın ister istemez aklına geliyor...

Ya bundan öncekiler...

Hak edenler dururken, hak etmeyenlere verilen kimlikler yüzünden dağılan aileler, burada doğup büyüyen fakat ‘torpil’ bulamadığı için 18 yaşına gelince cezaya girerek sınırdışı edilen gençler... 

Onlara yaşatılan acılar karşılıksız mı kalacak...

***

Kimsenin, Kuzey Kıbrıs’a her gelene kimlik verilsin gibi bir argümanı olamaz... 

Ama ömrünün büyük kısmını, en güzel yıllarını bu topraklarda yaşayan insanların da kimse artık bu hakkına engel olmasın... 

Kuzey Kıbrıs’a, 2 yaşında gelen; çocukluğunu, gençliğini burada yaşayan, bu topraklarda büyüyen, bu topraklarda konuşmayı öğrenen, tüm arkadaşları ve tanıdıkları bu topraklarda bulunan bir insana aradan geçen 22 yıla rağmen ‘sen hala bu ülkenin vatandaşı olamazsın’ denirse işte bu noktada yükselen feryatları duymak zorunda kalırsınız... 

Kuzey Kıbrıs’ta, uzun yıllardır her türlü yasal yükümlülüğünü yerine getiren, geçimini burada kazanan, sosyal hayata uyum sağlayan binlerce insan vatandaş olmak için sıra bekliyorken, sırf birilerinin tanıdığı, makam mevki sahibi diye el altından vatandaşlık dağıtılırsa... 

Buna kayıtsız kalamazsınız... 

‘Adam aldırma da çek git’ diyemezsiniz... 

Yıllarca Kuzey Kıbrıs’ta yaşamış birisine, ‘Ülkedeki yurttaşlık yasası böyle elimizden bir şey gelmez’ derken, sınır kapısından iki yıl önce girmiş başka birisine kimlik verilirse, ister istemez sorarsınız... 

Adalet bunun neresinde?

***

Yeni yurttaşlık Yasası’nın çıkmasını sabırsızlıkla bekleyen binlerce insan adına, hükümet edenlere çağrımdır...

İnsanların umutlarını boşa çıkarmayın...

Öyle bir düzenleme yapın ki...

Bundan sonra onlar, kimlik almak için birilerinin kapısında kul köle olmasın...

Duyguları sömürülmesin, onurları kırılmasın...

Birilerine ‘rüşvet’ vermeden, yasal yükümlülüklerini yerine getirdiklerinde, muhaceret dairesine gidip kimliklerini alacaklarından emin olsunlar...

Bunu başarmak, çok da zor olmasa gerek...