Geçtiğimiz Cuma günü Saray’daki devir teslim törenine katılan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kuzey Kıbrıs’ta yeni bir dönemin başladığına işaret etti.
Saray’daki ayaküstü sohbetimizden anladığım kadarı ile Türkiye’de Başkanlık Sistemine geçilmesi ve sonrasında Kıbrıs’tan sorumlu Bakanlığın kaldırılması ve gerekli düzenlemelerin zaman içinde yapılması sırasında kaybedilen zamanın telafisi için çok ciddi bir yapı kurulmuş durumda.
Zaten dışarı çıktığınızda biraz dikkatli bakın hemen gözünüze takılacaktır. İki-üç yıldır yapımına ara verilen Girne-Lefkoşa yolunda yeniden çalışmalar başladı. Lefkoşa çevre yolunda da uzun zaman sonra yeniden çalışmalar başladı.
Fuat Oktay’ın üzerinde hassasiyetle durduğu bir başka konu ise
e-devlet konusunda yarım kalan çalışmalar. Türkiye gerçekten
e-devlet konusunda çok büyük ilerlemeler kaydetti. Milyonlarca gereksiz evrak artık tedavülden kalktı. Bizde kimlik almak için hala daha aynı bakanlığın bir alt katından doğum belgesi almak zorundayız.
Fuat Oktay sadece devletin resmi makamlarını değil, vatandaşı da dinlemek için halkın arasına karışıyor. Her ziyaretinde birkaç aileyi ziyaret etmekten geri durmuyor.
Oktay’ın ekibi de artık KKTC’yi tanıma ve öğrenme konusunda çok ciddi bir yol kat etti diyebiliriz. Kuzey Kıbrıs’taki işleyiş ve özellikle bürokrasideki sorunları artık kavramış durumdalar. Geleceğe dönük yeni yapılanma döneminde bunların faydasını mutlaka göreceğiz. Burayı ve bizi tanıyan bürokratlar çok kısa sürede doğru yöntemler ile kalkınma hamlesine çok doğru katkılar yapacaklardır.
Fuat Oktay ve ekibinin aybaşında yeniden geleceğini söyleyerek sözlerimize son verelim.
UBP’de kurultaya doğru
Bir haftada 20 bin kişiyi sandıklara taşıyan partiye bu ülkede UBP deniyor. Bu seçimlerde pek çok etken var ama en önemlisi ilk turda oy veren seçmen sayısının ikinci turda yüzde 10 puanın üzerine çıkmasını kimse küçümsememeli.
Ülke genelinde bu kadar koordine olan bir partinin genel başkanlık yarışı da en az Cumhurbaşkanlığı seçimleri kadar önemli ve çekişmelidir.
Bazıları kamuoyunda UBP kurultayını küçük gösterme arayışı içine girdi. Ama mümkün değil. UBP, bu hafta sonunda büyük bir organizasyona hazırlanıyor.
En az 6 bin 500 veya üzerinde bir üyenin yeni genel başkanı belirlemek için sandık başına gideceğini tahmin etmek zor olmasa gerek. UBP’de başkanlık koltuğuna oturacak kişinin 11 adaylı Cumhurbaşkanlığı seçiminde pek çok adaydan bile çok oy alacağına hep birlikte şahitlik edeceğiz.
Bu hafta sonu sadece UBP başkanı değil aynı zamanda Başbakanın da belirleneceği bir kurultay olacak ve sırf bu yüzden bugünden itibaren artık ülkenin en önemli gündem maddesi olarak karşımıza UBP kurultayı çıkacaktır.
Reklamları, kampanyaları ile adayların performansları bu hafta boyunca ülkede UBP’nin konuşulmasına neden olacaktır. İşte sırf bu nedenledir ki UBP seçmenini hareketlendirdiğiniz zaman bir anda 20 bin civarında insanın sandığa gidip bir kişiye oy verebildiğini Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde görmüştük.
MESAJLAR
Dr. Erkut AŞICIOĞLU: Çok özel bir tespih koleksiyonuna sahipmişsiniz. Hatta öyle ki Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının koleksiyonunda olan bazı özel tespihlerden bile sizde mevcutmuş.
Dr. Faiz SUCUOĞLU: Bugün adaylığınız ile ilgili olarak basına manifestonuzu açıklayacakmışsınız. UBP’ye genel başkan seçilmeniz halinde neler yapacağınız bugünkü manifestoda yer alacakmış.
Dt. Ünal ÜSTEL: Bu seçimde en çok UBP’li kadınlardan oy bekliyormuşsunuz. Zira kurultay için kurduğunuz özel kadın kolları bölge bölge gezip sizin için oy istiyorlarmış.
Hasan TAÇOY: Sizin de bu seçimlerde gözümüzden kaçmayan tarafınız gençlerden oluşan bir ekiple sahada olmanız. Partinin gençliği sanki de sizin yanınızda saf tutmuş gibi gözüküyor.
Dursun OĞUZ: Çok kısa zamanda pek çok kişiye ulaşıp gerekli desteği almasını bilmişsiniz. Ancak şu çağrı merkezindeki arkadaşları ufak bir eğitimden geçirmek şart gibi. Bizden söylemesi.
Nazım ÇAVUŞOĞLU: Yüzde 71’lik İskele zaferi sonrası bölgeden tulum çıkaracağınız söylenmeye başladı. Bir de eski dostlar biraz devreye girerse hafta sonu için bence işiniz hayli kolaylaşır.
Hamza Ersan SANER: UBP kurultayına aday olmayıp çok düzgün ve adil bir kurultay yapılması için yoğun bir uğraşın içine girmişsiniz. Seçimlerdeki gibi iyi bir organizasyon yapacağınızdan kimsenin şüphesi yok.
Erkut ŞAHALİ: “UBP hamama girsin” diye bir şey ifade etmediğiniz halde bu sözü sanki de söylemişsiniz gibi değerlendirme yaptığımız için sizden ve sizi sevenlerden özür dileriz. Biz de bir gazetede gördük ama sözün orijinali bizim gördüğümüz gibi değilmiş.
Mehmet Ali TALAT: Cuma günü gittiğiniz Saray’daki devir teslim töreninde dikkatinizi çeken bir şey oldu mu? Bir ara karşılaştığımızda kulağınıza fısıldayacağız.
Sami DOĞAN: Ülkeye kaliteli ve ucuz araba getirerek ciddi bir fark yaratmaya başladınız. Bu günlerde arabasını değiştirmek isteyen size uğramadan karar vermiyormuş.
Hasan AÇAN: Aybaşı adaya gelecek olan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hediye edilmek üzere çok özel bir tespih hazırlamaya başlamışsınız. Umarız o güne kadar tespihi hazırlayabilirsiniz.
Mustafa AKINCI: Hafta sonu Lefkoşa pazarını ziyaret etmişsiniz. Halkın arasına karışıp alışveriş yapmak nasıldı? Bundan da önemlisi çarşıdaki fiyatları nasıl buldunuz?
Cemal ÖZYİĞİT: Bu boykot işi diş macunu gibidir. Bir kere yaptınız mı arkası gelir. İleride birileri de size karşı aynı tutumu yaparsa nasıl bir tavır alacaksınız? Bence aceleye gelmiş bir karar oldu sizinkisi.
Kutlu EVREN: Örgütlerden gelen tüm baskılara rağmen bu kurultayda aday olmamaya karar vermişsiniz. Tarafsız kalıp kurultay sürecinin kavgasız patırtısız olması için ağabeylik yapacakmışsınız.
