Cypfruvex Müdürü Cemal Redif’i bizzat gidip Güzelyurt’taki fabrikada ziyaret ettim. Bir kere şunu peşinen yazayım çok uzun zamandır Cemal Redif’i tanırım ve şuan bu işi ondan daha iyi yapacak birisi yok KKTC içerisinde.
Valensiya ürününün hasat dönemine girildi ancak ülkedeki mevcut durum nedeniyle hasadın zamanında yapılamaması tehlikesi var. Buna karşın Tarım Bakanlığı ürünün dalında kalmasını önlemek amacıyla yeni karar üretti, narenciye ihracat teşvik primlerinde yeni düzenleme yaptı.
Güzelyurt’taki Cypfruvex fabrikası şuan tam kapasite çalışıyor. Fabrikanın içine girerken ilaçlı sulardan geçiyorsunuz. Tüm isçilerin işe girerken elleri dezenfektanlarla ilaçlanıyor. Fabrikanın idari kısımlarında da aynı önlemler alınmış durumda. 
Güzelyurt’taki Cypfruvex fabrikasının müdürü Cemal Redif, bu dönemde üreticinin mağdur olmaması adına tüm tedbirleri aldıklarını ve üretime ara vermeden devam ettiklerini söyledi. Fabrikada her gün sık sık dezenfektanlarla ilaçlamanın yapıldığını ve tüm işçilerin işe girişlerinde dezenfekte ettiklerini söyledi.
Şuan tüm dünyada bir sıkıntı yaşandığını bundan ötürü salgın nedeni ile yaşanmakta olan kriz döneminde, üçüncü ülkelere yapılan ihracatta piyasa daralmasının söz konusu olduğu söyleyen Redif “Bu dönem her zamankinden çok daha fazla çalışmak zorundayız. Yeni pazarlar bulmamız gerekiyor” dedi.
Redif “Biz yeni pazarlar bulup ürünü pazarlamaya çalışırken Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’nın üreticiye narenciye teşvikleriyle ilgili yapılan yeni düzenlemeden söz etti. Buna göre; sıkmalık narenciyenin tonuna verilen teşvikte 100 TL'lik artışa gidildiğini ifade eden Redif, "630 TL'lik ton başı verilen rakam, 730 TL'ye yükseltti" dedi.
Tarım Bakanı Dursun Oğuz ve Başbakan Ersin Tatar’a teşekkür eden Güzelyurt’taki Cypfruvex fabrikasının müdürü Cemal Redif “Bu dönem sadece biz değil, herkes fedakarlık yapacak, devlette yapacak üretici de yapacak nakliyeci de yapacak biz de yapacağız ve bu süreci el birliği ile hep birlikte en az zararla atlatmaya gayret göstereceğiz” dedi.
Üreticinin vakit kaybetmeden ürün hasadına başlaması ve verilen teşviklerden de yararlanıp ürünlerini Cypfruvex fabrikasına teslim etmeleri gerektiğini söyleyen Redif “Biz tüm riskleri minimize edip fabrikamızı açık tutuyoruz ve üretime devam ediyoruz. Bunun kıymetini üreticilerimizin de bilmesini ve bu yıl bu anlayışı göstermelerini bekliyoruz” dedi.
Redif narenciyeden 55 ile 60 bin ton rekolte beklendiğini ifade ederek, 15 bin ton narenciyenin ihracının yapıldığını kaydetti. 

Dengemiz kayboldu
Günlerdir evdeyiz ve artık dengemiz de kaybolmaya başladı. Öyle ki dün öğlen Diyalog TV’ye gittim ve akşam ki program için hazırlıklarımızı yapmaya başladım.
Biz teknik ekip ile hazırlık yaparken Müessese müdürümü Sezgin Madencioğlu geldi ve “Ne yaptığımızı” sordu. Bende “Akşamki yayına hazırlanıyorum” deyince gülmeye başladı. Şaşkın şaşkın Sezgin’e bakarken “Bugün günlerden Çarşamba senin program yarın gece” deyince durumu anladık.
Şaka gibi ama gerçek. İşin daha komik durumu bu gece Diyalog TV’de buluşacağımız Levent Hızal da günleri karıştırmış ve oda dünü Salı olarak yaşıyormuş.
Kısacası bu karantina günleri dengemizi fena halde bozmuş durumda. Bu gece Diyalog TV’de saat 20.00’de görüşmek üzere. 
 
MESAJLAR
Fikri ATAOĞLU: Evdeki karantina günlerini tamamladıktan sonra yeniden normal hayata dönmüşsünüz. Bu arada katıldığınız toplantılarda eldivenleriniz dikkatlerden kaçmıyor. 

Erhan ARIKLI: Evden çıkmamaya özen gösterirken sık sık ekonomi ile ilgili bazı önemli isimleri arayıp, krizin etkileri konusunda kendilerinden bilgiler allıyormuşsunuz. Bu konuda anlaşılan yeni bir çıkış gelebilir sizden. 

Kudret ÖZERSAY: Ekonomik konulara bakıyoruz da hiç girmiyorsunuz ama diğer konular oldu mu da en önde siz gözüküyorsunuz. Bence de bu süreçte en iyisini yapıyorsunuz. 

Nazım ÇAVUŞOĞLU: Sizi ve ekibinizi takdir etmemiz gerekiyor. Gerçekten birçok ülke kendi evlatlarını ülkelerine geri getiremezken siz bu konuda neredeyse tüm çocukların güvenli bir şekilde ülkeye dönmesini sağladınız. 

Sunat ATUN: Dün bir an bile telefonlarınız susmamış. Özellikle Başkent kulislerindeki hareketlilik sonrası sizi arayan arayana. Bakalım bu konuda Başbakan son sözü nasıl söyleyecek. 

Özdil NAMİ: Bir önceki Ekonomi ve Enerji Bakanı olarak bu kriz süresinde iyi kamufle oldunuz ve hiçbir basın yayın organına çıkmadınız. Not ettik bu durumu bir kenara. 

Fikri TOROS: Sizde salgının başladığı ve ilk ekonomik önlemler konuşulurken birkaç kez demeç verdiniz ve sonrasında sizde derin bir sessizliğe gömüldünüz. Ekonomi nereye gidiyor? 

Tufan ERHÜRMAN: Salgındı karantina falan derken bu vesile ile nargile içmeyi bırakmışsınız. Neyse demek ki bu salgının vesile olması gerekiyormuş. Birazda sigarayı azaltabilirseniz ne mutlu size. 

Çiğdem AYDIN: Her gün bir konfeksiyon mağazasının yarım gün açık kalmasını önermişsiniz. Bu öneriyi Bakanlar Kuruluna ve mağaza sahiplerine de yapmanızı tavsiye ederiz. 

Mustafa DEVECİ: Gümrük çalışanlarının grev hakkına bir diyeceğimiz yok ama en azından grev değil de başka bir şekilde keşke haklarını dile getirselerdi Gümrük çalışanları. 

Aytuğ TÜRKKAN: Günlerdir berbere gidemeyince sizin saçlar iyice uzamaya başlamış ve öne doğru gelmiş. Bu haliniz ile Ferdi Özbeğen’in gençlik haline dönmüş gibisiniz. 

Ziya EMİR: “Yaz Ziya” sitesi ve haber portalı çok kısa sürede anlaşılan tutmuş gibi. Bu konuda Başbakana ne kadar teşekkür etseniz azdır bile. Kısa sürede üne kavuşturdu sizi. 

Ersin TATAR: Siz her ne kadar “kabinede değişiklik” yok deseniz de Başkent kulisleri hayli hareketlendi. Artık bu hareketliliğin önüne biraz zor geçersiniz gibi geliyor bize. 

Candan AVUNDUK: Kriz öncesi görüştüğünüz bir siyasetçiyi geçenlerde arayıp kendisinden özür dilemişsiniz ve alınması gereken önlemler konusunda kendisine haklılığını teslim etmişsiniz. 

Atilla SAMUR: İhtiyaç sahiplerine ulaştırmak üzere yardım kolileri hazırlamışsınız. Bizimde çevremizde birkaç ihtiyaç sahibi arkadaş var, o kolilerden bu arkadaşlarımıza da ayırmayı unutmayın lütfen.