Ve başa döndük…
UBP ve DP bir araya geldi… UBP’li olup DP’ye geçen, sonrasında bağımsız kalıp gönülleri UBP’de olan UG’cilerle birlikte yeni hükümetimiz kuruluyor…
Zaten geçen gün bu oluşumun gerçekleşeceğini kaleme almıştık…
Sonuç ise; yeni siyaset anlayışı beklentisinin bir süreliğine daha rafa kalkması oldu…
Kısa bir süre…
“Ya sabır” deyip bir süre beklemek zorundayız!
Zira bu yapı, toplum beklentilerini karşılamaktan çok uzaktır…
Olması gereken bir erken seçim hükümetiydi, olmadı!
Yine koltuk sevdası ön plana çıktı…
Olsun, bir süre, hiç bilemediniz; maksimum iki sene sonra bu siyaset anlayışı toprak olur…
Bugün bakanlık koltuğu kavgası verenler de evlerine, ofislerine geri döner…
Meşruiyetini “Anayasa referandumunda” kaybeden bu parlamentodan çıkan yeni hükümet beklentileri karşılayamaz…
Bu imkânsız!
Olan şu;
Yeni siyaset anlayışı yani; adaletin tesis edileceği, temiz insanların iktidara geleceği, “devlet malı deniz yemeyen domuz” diyenlerin devlet yönetiminde yer alamadığı, yapanın yanına kalmadığı, toplum yararı için gerektiğinde sendikacıların, gerektiğinde iş dünyasının tepkilerinden çekinmeyerek adım atabilecek insanların varlığı bir müddet ertelendi sadece…
Yeni hükümeti daha kurulmadan bekleyen tehlikeler var… Zira siyaset halk için değil makamlar için yapılıyor bu cenahta…
Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı yurt dışına gidiyor… Bir hafta yok… Yani bir hafta boyunca kabinede “kimler yer alacak?” tartışmaları yapılacak…
UBP’de kabinede görev almadığı için yeni küskünler ortaya çıkacak… Yapı ya 26 ya da 27’den oluşacağı için daha maçın başında kriz kapıda!
Yine görev almayanların meclise gelmek istemeyecekleri günler yaşanacak…
Meclisin hiçbir yasa yapamayacağı, tek derdin makam olduğu günler…
Alışık olduğumuz günler yani…
Hayırlısı…
Bize de bu yakışır zaten!
Ey Kıbrıslı Türkler… Biz böyle bir yönetimi hak etmiyoruz…
Bu üç parti artık miadını doldurmuştur…
Allah aşkına bir yana bırakın artık rantı, peşkeşi, bizim çocuk ne olacak kaygısını…
Aşındırmayın bu siyasilerin kapısını…
İlk seçimde vurun bellerine kazmayı…
TDP var, HP var, BKP var, SODEP var hatta YKP var (seçime girerse).
İşte size sağdan, sola, soldan merkeze çeşit türlü seçenek…
Bak yanı başındaki Türkiye’ye… AKP oluştu ve dönüşüm yaşandı… Son dönemde tartışılacak birçok icraat var ama en azından bir dönüşüm sağlandı…
Biz de bu dönüşümü (ekonomik noktalardaki) hak ediyoruz…
O zaman bir süre daha bu kötü senaryoyu, bu kötü oyuncuları izlemeye devam edelim… Ama bu perde kapandığında yepyeni bir perdeye, yepyeni bir oyuna “Merhaba” denmesi bizim elimizde…
Gerçekten istersek yaparız…
Güç bizde…
Yeter ki gücümüzün farkında olalım!
