Geçenlerde ezber bozan açıklama geldi Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın oğlu, Demokrat Partinin Genel Başkanı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş’tan. Denktaş, Türkiye'nin Kıbrıs Cumhuriyeti'ni de tanıması gerektiğini söyledi.
Üç dört gündür bekliyorum biri çıkıp buna yanıt verecek mi diye ama kimseden ne ses var nede cevap? Hükümetin başı, CTP genel Başkanı ne düşünüyor mesela. Veyahut Saray’da oturmakta olan Cumhurbaşkanı Akıncı…
Ana muhalefet ile yavru muhalefetten de ses gelmemesi garip. Onlarda bir cevap veremediler Denktaş’ın ezber bozan önerisine. Dahası bu açıklamanın direk muhatabı olan Türkiye’den de bir “yorum” yok henüz.
Devleti kuran, o devleti yaşatmak için bir ömür adayan Rauf Denktaş’ın oğlu Serdar Denktaş diyor ki "Türkiye Kıbrıs Cumhuriyeti'ni de tanıyarak, Kıbrıs'ta iki devleti de tanıyan tek ülke olabilir." Bu açıklama öyle hafife alınacak bir açıklama değil. Gerçekten de ezber bozan bir açıklama.
Ve kimseden hala ses çıkmaması çok enteresan geldi bana.
Bu din mi?
Güney Kıbrıs’ta bir cami. O camide yapılan bir dinsel tören. Ve törende KKTC makamlarınca gönderilen imam. Görüntüleri eski müftü Ahmet Yönlüer bilgimize getirdi.
Güney Kıbrıs’ta yer alan bir camide bizim Din İşleri Başkanı tarafından görevlendiren ve sözde Güney Kıbrıs’ın müftüsü ilan edilen bir imam, cemaat ile birlikte kendinden geçmiş bir şekilde zikir yapıyor.
Görüntüler sosyal medyada var olduğu için kimsenin benim haberim yoktu deme şansı yok. Buradan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya, Başbakan Erhürman’a, Dışişleri Bakanı Özersay’a direk olarak sormak istiyoruz?
Anayasamızda veya yasalarımızda Güney Kıbrıs müftüsü diye bir kurum, kuruluş, unvan var mı?
Dinimizde bu şekilde zikir etmek var mı? Eğer böyle bir zikir var ise neden bunun sevabından biz Kuzey Kıbrıs’ta yaşayanlar neden istifade etmiyorlar? Bu eşitsizliği ortadan kaldırmayarak hem suç, hem de günah işlendiğinin farkın damsınız?
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin laik ve hukuk düzeni içinde midir bu görüntüler? Lütfen bir cevap…
Not defterimden…
Patates hala gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Geçen haftalara göre gündemden düşse de fiyatında bir düşüş yok. Aksine ithal olarak getirilen patatesin fiyatı da yerli patatesin fiyatına çok yaklaştı.
Kayıp Şahıslar Komitesi’nde görev alanlar sendika kurmuşlar. KŞKÇS diye. Geçen gün olağanüstü genel kurul yapmışlar ve yeni yönetimi seçmişler. Merak ettim kaç kişi üye bu sendikaya diye?
Meclisteki çalışanların sendikası istifa etmiş. Tüm yönetim kurulu istifa etmiş. Bu da ilginç geldi bana. Zaten kaç kişiler, kaçı yönetimde ve neden toplu bir şekilde istifa ederler.
Naylon poşet tartışması en az bir ay daha gider gibi geliyor bana. Şuan gündemde ki en önemli konuların başında.
Yağan yağmurlar taşan derelerde son günlerin gündem başlıklarından. Ama gelip geçici bu gündem. Yağmurların kesilmesi ile birlikte gündemden hızlı bir şekilde düşecektir.
MESAJLAR
Dr. Erkut AŞICIOĞLU: Önceki gece çıkan fırtınanın sebebi belli oldu. O fırtınanın içinde oğlunuz Arda dünyaya gözlerini açmış. Hadi bakalım gözünüz aydın olsun, Allah analı-babalı, neneli-dedeli büyütmeyi nasip etsin inşallah.
İrfan BATU: Yeniden ekranlara dönmek için artık gün sayıyormuşsunuz. Zaten bizde o tok sesi özlemiştik. Bu arada yeni programınızda zaman zaman şiirde okuyacak mısınız?
Serhat AKPINAR: Girne dağlarından gelen su olduğu gibi sizin üniversitenin kampüsüne girmiş. Bir bakın bakalım o dağlardaki dere yataklarına ne olduğuna?
Tolga ATAKAN: Telefon dairesinin Alo 163 servisi çalışmıyormuş. Servisin çalışmadığı gibi vatandaşın borcu bankalara da düşmüyormuş. Vatandaş bu durumun ne zaman düzeleceğini soruyor.
Ahmet YÖNLÜER: Bir döndünüz pir döndünüz, daha gelirkenden Ada’ya bombayı patlattınız. Güney Kıbrıs camilerinde olanlar için bakalım Kuzey’deki yetkililerden bir yanıt gelecek mi?
Talip ATALAY: Güney Kıbrıs’ta camilerde yapılan zikirlerin İslam dininde bir yeri var mı? Var ise neden bizim camilerde de benzerleri yapılmıyor? Ve ortaya atılan iddialara siz ne diyorsunuz?
Filiz BESİM: Çocuk Yoğun Bakım ünitesinin çok yakında Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet hastanesinde başlayacağını öğrendik. Gerçekten de eksiklikleri tek tek tamamlıyorsunuz.
Mustafa AKINCI: Ersin Bey ve arkasından Derviş Beyden gelen eleştirilere bakılırsa artık muhalefet size olan eleştiri dozunu arttıracak gibi gözüküyor, temkinli olmakta fayda var.
Serdar DENKTAŞ: Ezber bozan önerinize ne yurt içinden ne yurt dışından henüz kimse bir yanıt vermedi. Normalde ortalığın kalkıp oturması gerekmez miydi?
Ödül MUHTAROĞLU: DPÖ verilerine göre 2018 yılı Kasım ayı Enflasyon oranında gerileme başlamış. Ohh ohh hayat ucuzluyor desenize. Neyse bunu kutlamalıyız kesinlikle. Bir akşam açılalım.
Özkan MERTEKÇİ: Rahmetli ağabeyinizin emaneti olan Yalovaspor’u yeniden süperliğe çıkarmak için canla başla çalışıyormuşsunuz.
Neriman SAYGILI: Son günlerde yüzünüzde gülücükler açıyormuş. Ee nasıl açmasın ki, artık torunda gelince tüm dünyanız değişmiş. Biran önce okuldan eve gitmek için zamanla yarışıyormuşsunuz.
Emrah YEŞİLIRMAK: Şu Karpaz’a siyasileri geçirmeme meselesi ne oldu? Bir çıkış yaptınız ama sonrası gelmedi. Eğer böyle olursa bundan sonra kimse sizi ciddiye almaz haberiniz olsun.
Mustafa GENÇ: İş dünyasının önünü açmak adına yapılan projeler nedense bazı odaklar tarafından geri püskürtülüyor adete. Demek ki bu konuda da bir çalışma yapılması kaçınılmaz.
Mustafa VAROL: Gaziantep’ten getirdiğiniz baklavaları kimse ile paylaşmamanızdan ötürü sizi kınıyoruz. Hani ya Müslümanın malı Müslümana ortaktı? Sizi kınıyoruz.
POLEMİX
“Sendikamız BASS, 30 Kasım 2018 Cuma günü hiçbir çalışanın hesabına maaşı yatmadığını, hesaplarına para yatırılmasının 3 Aralık 2018 Pazartesi saat 10.00 civarında gerçekleştiğini bankacılık sisteminden tespit etmiştir. Cypfruvex Ltd. Yönetim Kurulu’nu, basına ve halka doğru bilgi vermeye, 2007 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile devlete göndermiş olduğu çalışanları ile ilgilenmeye ve sahiplenmeye davet ediyoruz”
BASS Genel Sekreteri Ali Yeltekin
