Corona virüsü dünyanın gündeminde önemli bir yer tutarken, Adanın iki kesiminde de bazı ciddi önlemleri gerekli kılıyor. Bir turizm ülkesi olan Kıbrıs’ta ciddi önlemlerin alınması memnuniyet yaratırken, diğer yandan spekülatif haberlerden kaçınılması uyarısı yapılıyor. Nitekim dün Gazimağusa’dan Lefkoşa Devlet Hastanesine gönderilen bir kadının corona virüsü iddiası gerçek çıkmadı ve bu da memnuniyet yarattı. Zira sıcakların gelmesi ile birlikte 'corona virüs' yayılmasının hızının yavaşlayacağı ve sıcaklarla birlikte azalacağını umut ediyoruz. Bazı turizmciler Kıbrıs’ta corona olduğu için değil dünyada yaşanan gelişmelere paralel olarak seyahatlerin iptal edildiğini ve doğal olarak bu durumdan Kıbrıs’ın da etkilendiğini belirtiyor. Nitekim bir turizmci dostumuzun söylediğine göre; önümüzdeki aylardaki rezervasyonlarda dikkat çekici iptaller yaşanıyor. Ülkemizin güvenli olduğunu ve corona virüsüne karşı her türlü önlemin alındığını ifade eden turizmci, bu iptallerin önüne geçilmesini beklediğini söyledi.
Kapılarda son durum
Türkiye bile sınır kapatırken bizim boş durmamamız gerekiyor. Öğrenciler zaten Ada’ya gelmiş olmaları gerekiyor çünkü okullar açıldı ve güz dönemi başladı.
Bu saatten sonra öğrenci falan girişi olmaz. Ercan’daki kontrol seviyesini bir tık daha yükseltmemiz gerekiyor. Bunun dışında Güney Kıbrıs’la olan kara sınır kapılarında da denetimleri bir tık artırmamız gerekiyor.
Eğer bir tane bile dışarıdan içeri alırsak bırak sağlık sıkıntısını turizm sektörünü hepten kaybedebiliriz. En azından şunu dünya kamuoyuna gösterip, ülkemize tatile gelecek olanları rahatlatmalıyız.
Kara ve hava sınır kapılarında çok sıkı denetimler yaptığımızı tüm dünya ve Türkiye’ye gösterebilirsek, insanların bu yaz tatil planlarını iptal etmesinin bir nebze olsun önüne geçebiliriz.
CTP’liler ayıp ediyor
Geçiş Hükümetinin Başbakanı, KKTC Cumhuriyet Meclisi’nin Başkanı, milletvekili, siyasetçi ve Dr. Sibel Siber son 10 yıldır siyasi hayatımızın içinde mücadele eden isimlerden bir tanesi.
Son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CTP’nin Cumhurbaşkanı adayıydı. Bizzat CTP’liler tarafından sandıkta ihanete uğradı. O günden sonra da CTP ile arası açıldı. Zaten CTP’li değildi, Birleşik Güçler kontenjanından seçilmişti. Siyasi hayatına ise Demokrat Parti’nin kurucuları arasında başlamıştı.
Sibel Hanım bu seçimlerde aday olup olmama konusunda henüz resmi bir açıklama yapmış değil. Ama en az diğer adaylar kadar basın önünde ve fikirlerini açık yüreklilikle ifade etmekte.
Dün Dr. Sibel Siber sordu: “Prens Charles’ı KKTC’ye davet ettik mi?” diye. Bazı haber siteleri bunu aldı ve haber yaptı. Ama bu haberin sosyal medya paylaşımları sırasında özellikle CTP’li bazı isimlerin bu durumu “Alay konusu yapması” tam bir talihsizliktir.
Neticede halklı ve mantıklı bir sorudur? İngiltere Ada’nın sadece Güney’in değil, Kuzey’in de Garantör Devletlerinden bir tanesidir. Bunu sosyal medyada alay konusu yapmalarını şaşırdım. Anlaşılan halen daha CTP içinde bazı isimlerin Sibel Siber ile ilgili düşüncelerinde çok ciddi sorunlar bulunmaktadır.
MESAJLAR
Dt. Ünal ÜSTEL: Dün akşamüstü Kıbrıs Türk Otelciler Birliği ile olağanüstü bir toplantı gerçekleştirmişsiniz. Toplantıda ne gibi bir yol haritası üzerinde anlaşıldı, bu konuda acil bir eylem planı şart oldu artık.
Dimağ ÇAĞINER: Bize gelen rakamlar korkutucu bir boyutta. Ama sizin elinizde çok daha sağlam veriler olduğunu biliyoruz. Bu konuda acil bir eylem planı oluşturulup hemen yürürlüğe konmalı.
Serhat ÖZÇELİK: Tüm dünya kırmızı alarm durumunda. Özellikle de havalimanlarında kontroller çok daha önemli. Ercan’da ne gibi önlemler alındığı konusunda sanırsam kamuoyuna bir bilgilendirilme yapılsa çok yararlı olacak.
Vedat ERBAŞ: Tavlada bize meydan okumuşsunuz. Peki, meydan okumanızı kabul ediyor hatta ilk oyunu da size veriyorum. 1-0’dan başlamaya razıyım ben, yeter ki siz, mekân ve saat verin.
Fırat ATASER: Alsancak bölgesinin gelişimini de düşünerek bölgedeki trafiği rahatlatacak iki yeni köprüyü kendi öz kaynaklarınız ile yapacakmışsınız. Umarız gerekli kaynağa ulaşabilirsiniz.
Haluk ELVER: Geçen gece Alsancak’taki sunumda gerçekten sorduğunuz soru ve ortaya koyduğunuz görüşler ile genç mimar ve mühendis arkadaşları sağlam terlettiniz. Sizin gibi deneyimli birisi karşısında sunum yapmakta zor.
Mehmet ÖZNACAR: İçişleri Bakanlığı olarak üzerinde özveri ile çalıştığınız birçok projede artık sona doğru geliniyormuş. Yeni cezaevi ve kent güvenlik sistemi kurulumunda artık son döneme geçilmiş.
Ferhat ATİK: Yeni bir belgesel için kolları sıvamışsınız ve bu sefer de ünlü ses sanatçısı Ahmet Kaya’nın hayatı ve şarkılarını anlatan “İki Gözüm” belgeseli için start vermişsiniz. Merak ile bekliyoruz.
Özgün KUTALMIŞ: Dünkü açıklamanızdan sonra bazı mesajlar aldık. Sizin ne zaman işveren pozisyonunda olduğunuzu sordu bazı arkadaşlar. Bizden iletmesi, zira biz sizi emekli diye biliyoruz.
Metin BİLMEM: Yeni Cezaevi’nde sona gelinmiş ve çok yakında taşınma işlemlerine başlayacakmışsınız. Bu arada hayli modern bir cezaevi olmuş yeni cezaevi. Sosyal alanları ile hem mahkûmlar hem gardiyan arkadaşlar için umarım daha konforlu olur.
Zeki ÇELER: Evinizin yolu bir türlü yapılmayınca Fırat Ataser’e gelecek seçimlerde aday olmayı düşündüğünüzü söylemişsiniz. Valla iyi yöntem, ben olsam o yolu duble yapardım.
Celal SAKKA: Pek muhterem kayınvalideniz Hakk’a yürümüş. Merhumeye Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabırlar diliyoruz, başınız sağ olsun, mekanı cennet olsun.
Nidai GÜNGÖRDÜ: Tam da bizim doğum günümüze gelen tarihte Girne Belediyesi’nin yeni binasını açacakmışsınız. Eh artık açılışta iki pastayı birden keseriz değil mi?
Dr. Sibel SİBER: Uzun yıllar emek verdiğiniz CTP’de özellikle bir kesimin sizinle sosyal medyada bu denli alayvari konuşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Mustafa AKINCI: Neredeyse tüm adaylarla aranızda ciddi bir kavga var? Bunun nedeni ne olabilir? Acaba bu konuda bir yerlerde yanlış mı yapıyor şu meşhur kampanya ekibiniz?
