banner564

Top Sağlık Bakanlığı’nda! Açıklayın, öğrenelim

Sağlık Bakanımız Sayın Salih İzbul’un İstanbul’daki kalp ameliyatıyla ilgili düşüncelerimi dün kaleme aldım, özetle kendisini istifaya davet ettim, yeniden yazacak değilim… 
Onlarca yorum, tekdir ve eleştiri geldi. Şimdi bu yorumlar üzerinden durumu yeniden ele alalım…
Bir kere bir çok sıradan yurttaşın bizim eleştirilerimize hak verdiği, Sayın İzbul’un istifa etmesi gerektiğine inandıklarını bir yere not edelim ve geçelim eleştirilere…
Örneğin yapılan eleştiriler üzerine Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ramadan Kamiloğlu’nun düzenlediği basın toplantısına bir göz atalım… Kamiloğlu, Bakan İzbul’un kardiyoloji uzmanları tarafından yapılan IVUS tetkiki için Türkiye’ye gittiğini söyledi. 
Başhekim Kamiloğlu, “Bizde IVUS gerektiren vaka sayısı yılda 3-4’ü geçmiyor. Onlar da Türkiye’ye gönderiliyor. Bu sayı için büyük yatırıma girmek rantabl ve ekonomik değil” dedi.
Evet durum bu! 
Sağlık Bakanlığı Özel Kalem Müdürü değerli dostum Süleyman Mert de şu yorumu yapmış:
“Sevgili Aytuğ, KKTC'de yapılamayan veya risk taşıyan vakalarla alakalı her yıl binlerce kişi Türkiye'ye sevk ediliyor. Bunların hepsinin de politikacı olma şansı yok, değil mi? Bunu elbette bir gazeteci olarak sen de biliyorsundur. Bunu biliyorken bu yorumu yapmanın bir manası var mı? Tüm konularda ama sağlık gibi hassas ve insani bir konuda lütfen olayları basit ve düzeysiz boyutta tartışmayalım. Yazıktır, günahtır.”
Bu yorum sonrası da artık Sağlık Bakanlığı’nın kamuoyuna açıklaması gereken bazı veriler var o zaman…
Mesela; yılda kaç kalp vakası sağlık kurulu onayıyla Türkiye’ye sevk ediliyor? Bu sevk edilenler kimler?  Kurul hastaları hangi hastaneye sevk ediyor? Hastaların devlete maliyetleri ne? 
Sayın Bakan hangi hastanede by pass oldu? O hastaneye kaç KKTC’li hasta gönderildi?
Bunları bekleyeceğiz, belki açıklanır!
Mesela Süleyman dostum “binlerce kişi” diyor… Öte yanda Başhekim yılda 3-4 vaka telaffuz ediyor!
Demek ki Kardiyoloji servisimizin başarılarından söz edilirken, yapamayacağı ameliyatlardan da bahsedilmesi gerekiyor!
Demek ki sağlıkta güvenin sağlanabilmesi için her şeyden önce daha şeffaf olmamız gerekiyor…
Sonuçta Sayın İzbul bir ilk değildir, geçmişte hiçbir ölüm riski taşımayan sağlık sorunlarında bile yöneticilerimizin soluğu Türkiye’de aldığını ve ne acıdır ki yapılan bu işlerin parası da kamu maliyesine fatura edildiğini biliyoruz!
İsyan etmemizdeki temel unsuru herkesin iyi anlaması gerekiyor… Çünkü artık yeni bir siyaset anlayışı talep ediyoruz…
Devletin “özel statü”deki insanlar için değil, yurttaşlar için çalıştığı bir düzen istiyoruz!
Bu talep anlaşıldığı gün değişim başlayacaktır… 
YORUM EKLE

banner471

banner474