Son haftaların iki başarılı takımı dün Cihangir’de karşı karşıya geldi. Cihangir 4 hafta üst üste aldığı galibiyetlere bir yenisini daha ekleyerek rakiplerinin yaşadığı puan kayıplarından sonra lider olmak istiyordu. Diğer tarafta ise bu maçı da kazanarak galibiyet serisini 3’e çıkarmak isteyen Lefke.
Cihangir takımı kazandığı zaman lider olabilmenin verdiği psikolojik baskıyı bir yerde kaldıramadı. Tabi ki bunda maçın daha 1. dakikası dolmadan yediği gol de fazlası ile etkili oldu. Yedikleri gol onların oyununu tamamen bozdu ve düşündüklerinin tamamen dışına çıktılar.
Daha önceki haftalarda ortaya koydukları oyundan eser yoktu. Yabancıları maç boyunca hiç etkili olamadı, erken gelen golün etkisinden maç boyu kurtulamadılar, rakip defans oyuncuları golcülerine şut atma şansı tanımayınca gol atma şansları hiç olmadı.
Beğendiğimiz oyunlarını bu maçta hiç göremediğimiz gibi takım olarak da birlikte oynayamadılar. Sonradan oyuna girenler de katkı koyamadılar.
 Ancak maçın hemen başında yenen golden sonra bu kadar bozulmamaları gerekirdi. Bunu telafi etme şansları çok fazlaydı. Maçın ikinci yarısında bunu değiştirmek için çok fazla bir şey yapmadılar. Aynı oyun şekline devam ettiler, sadece son bölümde uzun adamlarının rakip alana daha fazla gitmeleri vardı. Çok fazla adamla gidince de 3. golü yediler. Bir hafta sonraki Yenicami maçında yine böyle oynama şansları yok.
 Lefke bu zor deplasmana gelirken kendileri de maça böyle bir golle başlayacağını beklemiyordu. Ancak maçın her dakikasında gol olduğu gibi ilk dakikada da olabilir.
 Atılan bu gol Lefke’ye moral ve oyunda kalmalarını fazlası ile sağlarken rakibinin de moralini bozdu. Bunun arkasından 2. golü bulmaları hem daha iyi oynamalarını hem de rakibinin aldığı risklerle daha fazla gol pozisyonu yaratmasını sağladı.
 Arka arkaya alınan iki galibiyete bir yenisini daha ekleyerek çıkışını sürdürdü. Önce G.Gücü sonra Düzkaya ve dün de Cihangir karşısında hep 3’er gol atarak 3’er puan aldılar. Seri galibiyetler onları bir anda yukarılara taşıdı.
 Bu maçta defansta oynayan Yakup ve Aykut kardeşler bu maçın kazanılmasında büyük pay sahibi oldular. Yılmaz’lar maç boyunca çok çalıştılar. Jerry ve Okorie de bunlara eklenince rakiplerine kolay atak şansı tanımadılar. Kaleci Mehmet de zamanlamaları ile oluşması muhtemel tehlikeleri önlemiş oldu.
 Rakibini geliştirdiği ataklarda onlara kaleyi rahat görebilme, şut atabilme şansı tanımadılar. Maçın genelinde rakibinden çok daha iyi oynayan, yardımlaşmayı çok iyi yapan bir takım olarak kazanmayı hak ettiler. Semih’in cezalı duruma düşmesi önümüzdeki hafta oynanacak T.Ocağı maçı için büyük kayıp olacak.