Köşe yazısı için her gün bilgisayarda Word sayfasını açıyorum ama bir süre sonra kendimi kontrol edemediğimi görüyorum…
İsyanım satırlara o kadar sert yansıyor ki, silip yazmaktan vazgeçiyorum…
Bugün daha temkinli ve kontrollü bir şekilde ilerliyorum…
Değineceğim konu kokuşmuş düzen ve yargıdaki grev…
Lefkoşa ve Girne’deki mahkemelerde çalışan odacılar 4 gün grev yaptı… Kimsenin umuru olmadı… Oysa imkansızlıklar nedeniyle ağır aksak işleyen yargı odacıların olmaması nedeniyle tamamen durdu…
4 gün boyunca hiçbir dava görülmedi…
Yüzlerce dosya zaten beklemedeydi, yargıçların masası dosyadan geçilmiyor… Şimdi bir de grev nedeniyle ertelemeler yaşanıyor…
Yani zaten çalışamayan yargı şimdi hiç çalışmıyor…
Ne ilginçtir ki sendika yöneticileri mikrofonlara “Hiçbir yetkili bizle temasa geçmedi” diyor…
Başbakan, Yardımcısı, bakanlar…
Yargının faaliyetlerinin durmasından hiç ama hiç rahatsız değiller…
Acaba neden?
Aldıkları birçok yasa dışı karara yargının “dur” demesine mi kızdılar acaba?
‘Kara Mercedesler’le ilgili dava da pazartesi görüşülecekti… Acaba bu davadan kaçmak için mi süresiz grev uyarısına aldırış etmiyorlar?
Hükümet edenler için yargının çalışmaması memnuniyet veriyor olmalı!
Yazıklar olsun!
Bu küçücük yarım adacığı orman kanunlarıyla mı yönetmektir sizin gaileniz?
Kendi yandaşlarınızı yanı başınıza yerleştirdiniz, basın danışmanları, şoförler, özel kalemler, müdürler, müsteşarlar…
Hepsi atandı, sizden mutlusu yok… Ama yargıda ihtiyaç duyulan iki odacıyı atayamıyorsunuz ha?
Hiç olmadı gene sizlerin maharetiyle “odacı” olarak devlete istihdam ettiğiniz ve bugün birçoğunun kahve sigara keyfi yaptığı yerlerden mahkemelere bari kaydırma yapsanız ya!
Ama o da olmaz değil mi?
Sonra odacı size kızar, delegedir, üyedir, partilidir…
Bir kez daha yazıklar olsun…
Umarım Tanrı; yarattığınız bu düzende boğulmanızı görmeyi nasip eder!
Aynen İrsen Küçük gibi, aynen Derviş Eroğlu gibi… Bugün seçilmiş makamlarda keyfi sefa sürenler umarım ilk seçimlerde emeklilik zamanınız gelmiş olsun…
Düşün bu toplumun yakasından artık!
Adaleti sağlayacak bir mekanizma kuracak insanlara ihtiyacımız var bizim…
Ve son söz de bizlere olsun… Uyanın artık uyanın… Öğretmene hazırlık ödeneğini zamanında vermekle övünen, üreticiye kuraklık ödüyorum diyerek sevinen, Kara Mercedes sürerim diye yüzü gülen ama yargının durmasını dert etmeyen insanlar yönetiyor bizleri…
Unutmayın, güç sizsiniz, biziz toplum…
Küçük çıkarları bir yana bırakın, bu düzen hepimizi boğuyor, bu düzene yol veren, sürmesini sağlayanlara günü geldiğinde gücünüzü gösterin…
Yoksa kahve köşelerinde hayıflanmaya devam eder durursun yurdumun güzel insanları...
