Evet!
Diyecek başka bir kelime yok!
Yazıklar olsun…
40 yılda geldiğimiz pozisyona bak!
15 dakika yetti Lefkoşa’ya…
Battık çıktık yine!
Neredeyse “yağmur yağmasın” diye dua edeceğiz bu kurak coğrafyada!
Nasıl bir durum bu?
Hangi zihniyet dere yataklarına imara izin verebilir?
Neden bir Allah’ın kulu bu hataya onay veren bir seçilmişi ya da bir kamu görevlisini yargılamaz!
Genç devlet olacağız bir de!
Dünyada çağdaş ülkeler alt yapılarını nasıl organize etmiş bir yetkilinin aklına gelmedi mi 40 yıldır, buralara bakıp da plan proje geliştirmek!
Bu kadar mı vizyonsuz insanlar idare etti bizi 40 yıldır!
Yazıklar olsun!
O koltuklarda kimler oturmuşsa tümü için geçerlidir bu serzeniş…
Tüm bakanlar kurulu üyeleri, tüm belediye başkanları, tüm bürokratlar!
Siz bir de “reform” yapacaksınız ha!
Ve güzel sözlere insanların inanmasını bekleyeceksiniz!
Kral artık çıplak!
Lefkoşa su altında!
Sanayi Bölgesi’nde lağım suları yüzüyor…
Pislik de cabası!
Ne belediye üzerine düşeni yapmış, ne merkezi hükümet!
Lefkoşa Belediye Başkanı Mehmet Harmancı Diyalog Tv’ye yaptığı açıklamada, sorunun çözümü için 1.5-1.8 milyon TL gerektiğini söylüyor…
Belediyede para yok! Batık!
Hükümete sorsan “kaynak yok”!
Peki gerçekten öyle mi?
Bu rakam neye karşılık geliyor biliyor musunuz?
İyi okuyun lütfen!
2015 bütçesinden devlet konuklarını ağırlamak için 2 milyon TL ayrıldı…
Ne için? 15 Kasım’da, 20 Temmuz’da buraya getirilen, yedirilen içirilen, sözüm ona KKTC’yi dünyaya tanıtacak kişilere harcanan paradan bahsediyorum…
Sadece bu kaynağı Lefkoşa için ayırsa bu “reform” hükümeti işte sorunsuz bir Lefkoşa!
Ama “Hayır!”
Olmaz!
Neden? Çünkü “Ne olacak canım senede bir iki defa su basmışsa” zihniyeti hakim!
Ne de olsa basın bir gün yazar, insanlar da iki gün konuşur!
Zaten tüm sorunumuz da bu!
Kara Mercedeslerle gezmeye, izaz ikramlara, resepsiyonlara paramız var, konukları en lüksünden ağırlamaya bütçe var ancak Başkent’teki su baskını sorununu, üretimin kalbindeki lağım sorununu çözmeye para yok!
Yazıklar olsun!
