banner564

Yönetemiyoruz arkadaş, sürükleniyoruz!

Beceremiyoruz, neyi tutsak elimizde kalıyor… Başarısızız!
Bunu bize bir yabancı söyleyince ağrımıza gidiyor… 
İşte ben söylüyorum, bu toprakların bir çocuğu…
Rezil bir haldeyiz…
Buram buram siyasetin içine batmış durumdayız.. Siyasileri ötekileştirip kendi günahlarımızdan arınma gayreti içerisindeyiz…
Oysa o çok şikayet ettiğimiz siyasileri de o makamlara getiren yine bizzat bizleriz!
Bu başarısızlık durumu toplumun yönetenlere olan inancını çoktan alıp götürmüş!
Bu gerçekten çok büyük bir tehlike…
Kendine hiç ama hiç güvenmeyen bir toplum yapısı…
Nemelazımcılık hat safhada!
Mücadele bitti, beklenti yok…
Tam bir dibe vurma hali… 
Tek dayanağımız maaşlar!…
“Aman onlar da gitmesin” sendromu...
Bu arada adına “kazanılmış hak” denilen bir de “haksızlık” var yaratılan!
Onu da kaybetmeyiz, yıkar dökeriz ama bırakmayız!…
Topraksız hatta vatansız kalırız ama kimseyi kazanılmış hakkımıza dokundurmayız!
Bu nasıl bir zihniyet…
Bu zihniyet bizi tüketiyor, yok mu farkında olan!…
Bakın ne noktaya geldik ey yöneticiler, aşağıda yazacaklarımı iyi okuyun…
Su Kurumu kurup “Türkiye’den gelecek suyu yöneteceğiz” diyorsunuz…
Sosyal medya kaynıyor, okuyun: “Aman sakın bu işe bulaşmayın elinize yüzünüze benzeteceksiniz” Haksız mı yurttaş? 
“Gelsin Türkiye’den yönetsinler” diyorlar, haksız mıdırlar?  
Peki bu noktaya nasıl geldik?
Al sana KTHY örneği… Aldık, bizim oldu, siyasetin arka bahçesine çevirdik, çalışanı, siyasetçisi bir güzel yedi yuttu, batırdık gitti!
Ya KIB-TEK? Yıllarca siyasetçinin istihdam kapısı, siyasi ikbali için bedava elektrik dağıttığı yer oldu… Çalışanın da ağzına bal çalındı bolca, o da seyirci kaldı yanlışa…  “Al sana tahsisat, elektrik parası da ödeme canım, boş ver… Güzel de bir ek mesai… Yıpranma parası, 13’üncü maaş” vs… 
Bitmedi, sonu gelmedi! 
“Bu kadar avanta ama hatlarda elektrik yok arkadaş! Özelleştirin de kurtulalım”
Oysa elektrik kesintisi özel sektörün beceriksizliği ama otorite KIB-TEK! Bakmıyor ki köküne, soruna… Özelleşsin kurtulalım!
İşte bu noktaya getirdiniz toplumu… Ama en kötüsü de Kıbrıs sorununda gelinen aşama…
Bu kez Rumlar da “evet”e yakın… Tarihi bir fırsat var kapıda…
Ama bakıyorsun “aman benim ev ne olacak?” 
Merak etme canım kardeşim “evsiz kalmayacaksın” diyorlar, inanmıyor… ve o patlatıyor o cümleyi: “Bu kez Hayır diyeceğim”
Hade! Al da ayıkla şimdi pirincin taşını!
Zaten senin değil ki güzel kardeşim… Çözelim de senin olsun işte!
 “Türkiyelileri gemiye koyup yollatacaklar” diyor birileri, bir panik…
Cumhurbaşkanı “tüm vatandaşlar kalacak” diyor… İnanmıyor kimse! 
İşte geldiğimiz acı durumun resmidir bunlar!
Devleti yönetemediğimiz gibi süreçleri de yönetemiyoruz…
Yöneticiler seyrediyor, toplum bir rüzgarla sürükleniyor…
YORUM EKLE

banner471

banner473