Türkiye’den gelecek suyun tartışmaları devam ediyor. 

Bu kapsamda yapılan tartışmalar suyu kimin yöneteceği ve işletme hakkının kimde olacağıdır. Lakin Hükümet ortaklarını dahi geren bu tartışmaya bakıldığında görünmeyen bir yüzü daha var ki bu da halkın ne istediği ve halk için önemli olanın aslında ne olduğudur. 

Böyle devasa bir nimetten nasıl yarar sağlanacağı ve bu kapsamda hem devlet nezdinde hem de uluslararası anlamda nasıl bir çıkar sağlanacağıdır. 

Biz içte nerdeyse elim sende oynarken CTP lideri Mehmet Ali Talat adada çözüm olması durumunda suyu “Federal Hükümet” yönetecek diyor. 

UBP Lideri Özgürgün’ün bu konunun hükümeti bile bitirebileceğini o kadar hassas olduğunu ifade ederken, Talat bu açıklamasıyla hükümetin köküne dinamit koymuş olmuyor mu? Diyor ki Talat, “Biz Hrisofyas’la bu konuda anlaşmıştık Annan Planı’nda da böyle idi” şimdi Annan Planı yok ve sürekli Annan Planı’na atıfta bulunan Talat algı yönetimi yapıyor diyebilir miyiz? 

Üstelik stratejik öneme sahip bir nimetten bahsediyoruz. 

Şu anda çözüm için uygun koşullar varmış gibi görünse de aslında öyle değildir. 

Her ne kadar iyi niyet göstergesi olarak adımlar atıldığı ifade edilse de bu iyi niyet sadece Kıbrıslı Türklerdedir. 

Neden? 

Çünkü Güney Kıbrıs bugün hala dünya sıralamasında silahlanmada 5. Sıradadır da ondan. Çünkü Güney Kıbrıs’ta bugün hala 100 bin Rum milis gücü varken mi oluşmuş uygun koşullar? 

Güneyde hemen herkesin evinde zamanında dağıtılan ve hala eğitimleri verilen G3 ateşli silahlar varken mi oluştu uygun koşullar? 

Daha geçtiğimiz yıllarda Güney Kıbrıs’tan Kuzey Kıbrıs’a geçerken arabasının arkasında G3 silahı ile yakalanan Rumlar var. 

Mazeretleri de “ava gitmişler de arabanın bagajında unutmuşlar”! 

Ava G3 ile mi gidiliyor? 

Hala Rumlar 1 hafta seferberliğe giderken mi oluştu uygun koşullar? 

Güneyde asker her alanda etkinliğini hala korurken bir AB ülkesi olmasına rağmen , Rum Milli Muhafız Ordusunun komutanı dahi Yunanistan’dan gelirken mi oluştu uygun koşullar? Daha mülkiyetteki kriterler belirlenmiş ve halka açıklanmış değil daha garantörlükle ilgili bir açıklama yokken.

Hangi federal devlet yönetecek suyu?