banner564

Onlar ve biz

  Son 42 yılı Türk askeri sayesinde güvenlik içinde geçirdik...
  Ne bizden, ne de Rumlardan hayatını kaybeden olmadı...
  Herkes kendi bölgesinde, kendi işinde, kendi evinde huzur içinde bir yaşam sürdü...
  Buna karşın bu huzuru bozmak için inanılmaz baskılar yürütüldü...
  “Şartlar değişti, artık birleşin” diyenlere inanarak, 12 yıl önce karşımıza çıkarılan bir çözüm planına “evet” dedik...
  Rumların ‘korkulu rüyası’ olan Türk askerinin adadan çekilmesine onay verdik...
  Bunu kabul etmediler...
  Aradan 12 yıl geçtikten sonra şimdi bizlere çok daha ağır şartları dayatmaya çalışıyorlar...
  “Çağ dışı garantiler sona ermeden çözüm olmaz” diyorlar...
  Garantiler neden çağ dışı olsun?..
  Bir tarafta 803 bin, diğer tarafta 220 bin insan yaşıyorsa...
  Ve çoğunlukta olan tarafta terör örgütlerinin faaliyetleri devam ediyorsa...
  Terör örgütleri Rum devleti ve kilisesi tarafından destekleniyorsa...
  Binlerce insan son 42 yılın acısını çıkarmak için kanlı eylem andı içtiğini saklamıyorsa...
  Garantiler neden çağ dışı olsun?..
  Kıbrıslı Türklerin; Yunanistan’ın garantörlüğüne karşı çıkmadığını neden görmezden geliyorlar?..
  Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıslı Rumlara saldırma niyeti yoktur...
  O nedenle de Yunanistan’ın garantörlüğünden rahatsızlık duymuyor...
  Ama Kıbrıslı Rumların içinde faaliyet gösteren, hatta siyasallaşarak parlamentoya giren terör örgütleri vardır...
  Bu örgüt mensupları, şimdiki ortamda bile Kıbrıslı Türklere saldırabiliyorsa, o zaman Türkiye’nin garantörlüğünün devamı şarttır...
  ‘Onların endişelerini de anlamalıyız’ diyorlar...
  Elbette anlıyoruz...
  Anlamamış olsaydık 2004 yılında Türk askerini göndermeyi onaylar mıydık?..
  Kıbrıslı Türkler güçlü bir sesle Türk askerine “git” derken, kalmasını isteyen ve bu yönde oy kullanan Kıbrıslı Rumlar değil miydi?..
  Türk askeri kaldığı için ELAM adlı terör örgütü adanın güneyinde sürdürdüğü terör faaliyetlerini, kuzeye kaydıramadı...
  Türk askerinin çekilmesi sonrasında ilk kıvılcım için 24 saatin uzun bir süre olacağını düşünenlerin yanılmasını çok arzuluyoruz...

Ya bizim endişelerimiz
 
  Saflıkta dünya şampiyonluğuna oynayan Kıbrıslı Türkler “Onların endişelerini de anlamalıyız” derken, onlar bizim endişelerimizi anlamamakta direniyorlar...
  Yunanistan’la birlikte ‘çağ dışı garantiler kalkmazsa çözümün olamayacağını’ söylüyorlar...
  Yani Kıbrıslı Türklerin endişelerini umursamıyorlar...
  İçimizdeki bazı kesimlerin de ELAM’ın son yıllarda yaptıklarını görmezden gelmemesi ve ateşle dans etmekten zevk alması çok dikkat çekicidir...
  Adı geçen bu terör örgütü, Kıbrıslı Türklere yakın olduğu gerkçesiyle ünlü avukat, eski Rum siyasetçi Mihalis Papapetru’nun aracını 3 kez ateşe verdi...
  Larnaka’da düzenlenen ırkçılık karşıtı Rainbow Festivali’ni Rum polisinin gözü önünde sopalarla, demir çubuklarla dağıtarak dehşet saçtı...
  Kıbrıslı Türk müzisyen Sertunç Akdoğu’yu defalarca bıçaklayarak, öldürmeye teşebbüs etti...
  İngiliz okulunda müdür yardımcısının kellesini kopardı...
  Çok sayıda Kıbrıslı Türk’ün aracına zarar verdi...
  Kadınlarımızın üzerine bile sopalarla saldırdı...
  Bunlar bizim endişelerimiz değil midir?..
  Bu endişelerimizi dikkate almak istemeyenlerle ‘hemen şimdi, 2016 bitmeden çözüm’ nasıl olacak?..
  Rahatlıktan bu kadar rahatsızlık duyan ikinci bir toplum, millet veya kabile var mıdır yer yüzünde?..
  Pes doğrusu...
YORUM EKLE

banner608

banner474