banner564

“Ne oldu da telefonda bile bağlanamadık”

Bağımsız milletvekili Dr. Hakan Dinçyürek dün meclis kürsüsünden sordu “Ne oldu da telefonda bile bağlanamadık” diye. Sahi müzakereler sürerken ne oldu bizim Güven Artırıcı Önlemlere?
BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Eide, 15 Mayıs 2015’te Cumhurbaşkanı Akıncı ve Rum lider Anastasiadis'in bir dizi Güven Artırıcı Önlem için çalışmaya karar verdiğini açıklamıştı.  
Topu topu 5 maddeden oluşuyordu Güven Arttırıcı Önlemler. İşte o 5 madde: 
BİRİNCİSİ: Gazimağusa kentindeki Derinya ve Lefke kentindeki Aplıç sınır kapıları açılacak. 
İKİNCİSİ: Ada’da Türk ve Rum taraflarında faaliyet gösteren GSM şirket hatları birleştirilecek, cep telefonlarından Türk ve Rum taraflarında rahatlıkla iletişim kurulması sağlanacak.
ÜÇÜNCÜSÜ: Türk ve Rum elektrik şebekeleri birleştirilecek. 
DÖRDÜNCÜSÜ: Aynı frekanslardan yayın yapan Türk ve Rum radyo ve televizyonlarının karışmaması için ortak frekans düzenlemesi yapılacak.
BEŞİNCİSİ: Türk ve Rum tarafında ortak "toplumsal cinsiyet eşitliği komitesi" kurulacak.
Bu beş maddenin kaç tanesi gerçekleşti? Çok basit bir antlaşma bile yürürlüğe neden giremedi? Bu kadar zor muydu sadece 5 maddenin karşılıklı olarak hayata geçirilebilmesi? 
Bu kadar basit bir antlaşmayı bile hayata geçirmekte zorlanan hatta beceremeyen iki liderin, çok daha karmaşık, çok daha kapsamlı bir çözümü haklarına nasıl kabul ettirecekler? Bunların uygulanmasını nasıl sağlayacaklar?

GSM
Dün mecliste konusu oldu, herkes GSM ücretlerinin çok pahalı olduğundan dem vurdu. İktidarı da muhalefeti de bu konuda hem fikirdi. Öyle ki eski bakanlar bile bu konuda hem fikir oldular. 
Peki, görüşme ücretlerinin düşmesi için ne yaptılar? Cevap hiç.
Çünkü gelen giden tüm bakanlar bu şirketlerin pahalı oyuncakları ile oyuna getirildiler. Daha bir yılı bile doldurmamış genel müdürlere vatandaşlık verildi. Peki, neyin karşılığında? 
Dün mecliste konuşanların tümü dahil bu konuda sabıkalıdır. Sadece tribünlere oynamak adına dün mecliste pahalılıktan dem vurdular ama koltukta oturdukları süreçte hiçbir şey yapmadılar. Eskisi de yenisi de…

Hükümet hasta
Ülkeyi kasıp kavuran grip salgını sonunda hükümete de sıçramış durumda. Öyle ki Sağlık Bakanı Dr. Faiz Sucuoğlu fena halde grip olmuş durumda. Zorunlu olmadıkça evden çıkmamasını öneriyor doktorlar. Sadece Sucuoğlu’da değil. İçişleri Bakanı Kutlu Evren de hasta. Üstelik Evren son bir aydır bu hastalığın pençesinden kurtulamıyor. Geçtiğimiz hafta evde yatak döşek yatmasına karşın henüz üstünden gribi atmış değil. 
Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun da griple uğraşan bakanlar arasında. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst ile Milli Eğitim Bakanı Özdemir Berova’da grip ile yüzleşen bakanlar arasında.
Kısacası ülkeyi yatağa düşüren grip kabinenin de yarısını etkilemiş durumda.

MESAJLAR
Serdar DENKTAŞ: Son günlerde ziyaretçi sayınızda gözle görülür bir artış yaşanıyormuş. Bu yüzden hafta sonu da artık vatandaş görmek zorunda kalıyormuşsunuz. 
Tahsin ERTUĞRULOĞLU: Sizin gibi sakin birisini de çileden çıkardıklarına göre çok sinirlenmiş olmanız gerekiyor. Dün meclis kürsüsünde epey sinirlendiğiniz görüldü. 
Ferdi Sabit SOYER: Yasalar görüşülürken bakanların genel kurulda olmaması yeni bir adet değil. Bir bakanın bakalım bu rahatlığın başladığı ilk günler hangi yıllara denk geliyor. 
Dr. Faiz SUCUOĞLU: 40 derece ateş ile evde istirahat ederken bile elinizden telefon düşmüyormuş ve tüm işleri telefondan takip etmeye çalışıyormuşsunuz. Bu arada tren yolu polikliniği ayda 4 bin kişiye hizmet verir hale gelmiş. 
Kudret ÖZERSAY: Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı sizi çözemediğini açıkladı. Kendisine bu konuda yardımcı olacak mısınız yoksa biraz daha uğraşmasını mı bekleyeceksiniz? 
Ahmet HAVUTÇU: Nergislerin toplanmasına gelen yasak şimdi ayrelli ve mantar için de getirilmek isteniyormuş. Bu konuda siz ne söylemek istersiniz. Bir ayrelli zevkimiz vardı onu da yasaklamak istiyorlar. 
İzzet İZCAN: Hükümeti istifaya çağırdınız çağırmasına da alternatifi ne? Sizce bugünkü muhalefet alternatif olabilir mi hükümete? 
Günay ÇERKEZ: Lifecell’in isim hakkını almak istediniz ama olmadı. Mukayyitlik bunu uygun görmeyince siz de posta ile gelen ihbarı almayıp doğal yoldan düşmesini sağladınız. İlgili karar Resmi Gazetede yayınladı. 
Azra TAÇOY: Doğum gününüz kutlu ve mutlu olsun. Dün sayısız kutlama mesajı alınca moraliniz hayli yerine gelmiş. Bu arada Hasan Bey’in doğum günü hediyesini nasıl buldunuz? Adam çok romantik de mi? 
Mengü KONT: Seçim söylentileri yaklaştıkça transfer teklifleri de ardı ardına gelmeye başladı diye duyuyoruz. Dün bu konuda önemli bir görüşme gerçekleştirmişsiniz. 
Metin ATAN: Sendikadan istifa eden bazı üyeler yılbaşı hediyelerini alamadıklarından ötürü şikayetçi olmaya başlamış. Bu konuda arkadaşlara bir ulaşırsanız hiç fena olmayacak. 
Candan AVUNDUK: Dövizdeki artış böyle devam ederse bir kez daha süt ve süt ürünlerine zam yapmak zorunda kalacakmışsınız. Ülkede süt biradan daha pahalı, bir zam daha gelirse süt eşittir bir duble viski olacak bu gidişle. 
Ercan İBRAHİMOĞLU: Hafta sonu resmen kıyım yaptınız tavlada. Önce Mehmet Ulun’u ezip elediniz ardından Erçin Tekeakpınar’ı. Hasan Sertoğlu ve Behçet Ferdioğlu da nasibini aldı. Zar mı tutuyorsunuz ne? 
Dr. Bülent DİZDARLI: Geçen gün Ombudsman olan eşiniz hastanede sizi denetime gelmiş. Emine Hanımın şakası yoktur, umarız soruların tümüne doğru cevap vermişsinizdir. Yoksa yandı keten helva durumları. 
Muhittin ÖZSAĞLAM: Tren yolu polikliniği açıldığı günden bugüne her geçen gün hasta sayısını arttırarak Devlet hastanesinin yükünü hayli azaltmış gözüküyor. Bu konuda vatandaş da çok mutlu. 
 
GÜNÜN SÖZÜ
 “Erdoğan sorunların tavizlerle çözülebileceğini bilen akıllı tecrübeli ve önemli bir liderdir. Erdoğan'ın Kıbrıs konusunda ne seçim yapacağı kendine kalmış bir şeydir. O da bizim yaptığımız gibi durumu değerlendirecektir. Biz elbette kendi durum değerlendirmemizi gerçekler ışığında yapıyoruz, metafizik soruları çözmüyoruz."
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Koças
YORUM EKLE

banner608

banner473