banner564

100 gram kıyma için yüzünü kızartma

   Kıbrıslılar ‘garantici’ insanlardır...
   Kızlarını vereceklerinde öncelikle damadın işini sorarlar...
   Devlet memuru ise ‘verdim gitti’ derler...
   Son zamanlarda bu gelenek kısmen bozulsa da ‘genelde’, damat adayları için en geçerli meslek devlet memurluğudur...
   Eskiden ‘Denktaş bulur, buluşturur sizi öder’ derlerdi...
   Şimdi de Eroğlu için aynı şeyi söylerler...
   Bulur, buşturur, devlet memurlarını öder...
   Gerisi?..
   Kaderlerine küsmeli...
   Devlet memuru damat isteyenlerin kızlarını alamazlar..
  
Evlerde yemek stoğu
   Kıbrıslıların ‘garantici’ olmasının temelinde,  geçmişte  yaşanan bazı üzücü olayların da etkisi vardır elbette...
   Özellikle, 1963 Rum saldırılarının başlaması sonrasında cepte para olsa bile herşeyi bulmak mümkün değildi...
   Şeker, pirinç, hatta makarna satışları sınırlıydı...
   Durum böyle olunca insanlar ihtiyacı kadarını değil, bakkalda buldukları zaman 5’er 10’ar kilo şeker ve pirinç alır, bunları eve stoklardı...
   Savaş çıkarsa çocuklar aç kalmasın diye herkes stokçuluğa alıştırıldı...
   Savaş bitti, bu kez devalüasyonlar dönemi başladı...
   Marketçiler “alın da pahalı olacak” dedikçe, insanlar ‘zorunlu tüketim maddelerinden’  5’er, 10’ar adet almak zorunda kalıyordu...
   Çok şükür şimdilik ne savaş durumu var, ne de devalüasyon...
   Ama eski alışkanlıklar devam ediyor...
   Adam markete gidiyor, 3 kilo kuzu budunu parçalara ayırıp eve getiriyor ve dondurucuya bir güzel yerleştiriyor...
   Evin kadını, kış aylarında bulsun diye, taze böğrülceyi ayıklayıp, dondurucuya atıyor...
   Canımız dondurma çektiğinde ne yapıyoruz?..
   Günlük tüketim ihtiyacının üzerinde alıp, geri kalanı dondurucuya koyuyoruz...
   Ne olur, ne olmaz!..
   Yarın çocuklar, torunlar geldiğinde onlara ikram ederiz...
   Ya da ‘çat kapı’ misafir geldiğinde ‘ne ikram edeceğiz’ diye panik yaşamayız...
   Ama unuttuğumuz bir gerçek var bu ülkede...
   Elektrikler sık sık kesiliyor...
   Donduırmalar, etler, kıymalar, böğrülceler, kaymak yağları, ya da asma yaprakları, her elektrik kesintisinde çözülüyor,  elektrik geldiğinde yeniden donuyor...
   
Zararı yok mu?.
   Böylesi gıda tüketiminin insan sağlığına zararı var mı?..
   Elbette vardır...
   Paranızla, kendi kendinizi zehirlemiş oluyorsunuz...
   Öyleyse ne yapmalı?..
   Yeni dünya düzenine ayak uydurmalı...
   Memur damat aramaktan vazgeçmeli...
   Dondurmanın azını tüketmeli...
   Kasaba gidildiğinde ‘bütün kuzu budu’ yerine 100 gramlık et istemeli...
   Ülkemizdeki yeni düzenin kurbanlarından biri olan kasap bu duruma şaşmaz...
   O nedenle yüzünüz kızarmasın...
   Bu ülkede soyguncuları korumak için çırpınanların yüzü kızarmıyorsa...
   Siz rahat olun ve başınızı dik tutun...   
YORUM EKLE

banner608

banner473