banner564

AB ve mali destek! Yok sayılamayız

AB, Kıbrıs Türk toplumuna 30 milyon Euro destek paketi açıkladı. Bu geçen yıllarda açıklanan destek paketlerinin aynısı. Yani, AB’ye göre pandemi, sanki Kuzey Kıbrıs’ı hiç etkilememiş...
Halbuki AB, tüm Kıbrıs’ı üyesi sayıyor. Gerçi AB Müktesebatı Kuzeyde askıdadır. Ancak, askıda olmasına karşın Yeşil Hat ve Mali Yardım Tüzükleri ile Kıbrıs Türk toplumu ile ilişkiyi canlı tutuyor. Direkt Ticaret Tüzüğünü ise “yoğun bakım bölümünde solunum cihazında” öldürmeden yaşatıyor. Yani Kıbrıs Türk toplumunu ve bireylerini hala AB’li sayıyor. Ancak siyasi nedenlerle ve stratejik amaçlarla, Kıbrıs sorunu nedeni ile Kuzeyde yaşayan insanlara gereken önemi vermiyor. Pandemi nedeni ile AB, “Kıbrıs Cumhuriyetine” 1 milyar Euro’yu aşkın destek programı açıkladı. Evet, bundan ben gocunmadım. Aksine aynı adayı paylaştığımız Kıbrıs Rum toplumunun, pandemi felaketinin yol açtığı yıkımı atlatmasına katkısı olacağı için mutlu oldum.
Fakat, Kıbrıs Türk toplumu ve insani değerler adına ise üzüldüm. Yani Kuzeyde yaşayan insanlar, insan değil mi? Bu pandemi bunları hiçbir açıdan olumsuz olarak etkilemedi mi? Yani AB, bu desteği insana verdiği önem diyerek; eski miktar olan 30 milyon Euro’dan, sembolik dahi olsa, hiç olmasa 50 milyon Euro’ya çıkartsaydı batar mıydı? Bu insani değere, barışa destek mesajı olmaz mıydı?
Bence siyasi ve stratejik nedenlerle AB elitlerinin, Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan insanları göz ardı eden bu mantığının; zamanında stratejik, siyasi, askeri niyetlerle Türkiye’deki kimi politikacıların, ifade ettikleri; “adada tek Türk yaşamasa bile, bizim adanın toprağında stratejik çıkarımız var” diyen ve Kuzeyde yaşayan insanların istek hayal ve iradelerini yok sayan mantığından hiç farkı yoktur. 
Bu mantığın, aynı şekilde adanın egemenliğinin tek sahibi olmak için, Kıbrıs Türk toplumunun varlığını, siyasi eşitliğini, umut ve hayallerini yok sayan, Kıbrıs Helen milliyetçiliğinden de hiçbir farkı yoktur. Çünkü stratejik amaçlar için insanı, bir toplumu ve Kıbrıs’ın Kuzeyinde yaşayan herkesi bu mantıklar görmüyor, hissetmiyor.
AB’nin 30 milyon Euro’luk destek paketi, aynı zamanda KKTC’deki UBP- HP Hükümetinin de öngörüsüzlüğünü ortaya koydu. Çünkü bunlar, Federal Çözüme alternatif diye Hükümet Programlarına Kıbrıs’ta, “AB içinde iki ayrı devlet” hedefi koymuşlardı. Son gelişmeler ve Doğu Akdeniz’deki kriz, bunun ne denli yanlış olduğunu gösterdi. Ama bu tavırlar, bir şeye yaradı. Avrupa’nın ve Güneyin bağnazlarına böylesi insani olmayan adımlar atma cesareti verdi. 
AB yetkilileri şunu unutmamalıdır. Kıbrıs’ın Kuzeyinde sizin Yeşil Hat Tüzüğü, Mali Yardım Tüzüğü ile kabul ettiğiniz. Ayrıca, BM’nin kabulü ile 24 Nisan 2004’te adanın geleceğini belirlemek için yapılan Referandumda oy kullanan ve buna hakkı olduğunu AB’nin ve BM’nin kabul ettiği, ana dili Türkçe olan Kıbrıs’ın bir toplumu ve insanlar yaşıyor. 
Evet, “Kıbrıs Cumhuriyetine”, pandemi nedeni ile verilen 1 milyar Euro’luk destek hayırlı olsun. Bu Ana Dili Yunanca olan adalıların dertlerine derman olsun. Ama ana dili Türkçe olan diğer adalılar da pandemi ve onun yol açtığı sağlık, ekonomik ve sosyal sorunlara karşı bağışık değildir. AB’nin bu tavrı adadaki barış sürecine yardımcı olmadığı gibi, insani ve de demokratik de değildir. Biz “minnetle gül koklamayız.” Kimseden yalvar yakar destek beklemeyiz. Ama hak ettiğimize inandığımızın da peşinden koşarız. Evet, her insan toplumu gibi; toplumsal varlığımızın saygı görmesini. İrademizin yok sayılmamasını. Adanın tüm değerlerini, siyasi eşitlik içinde karşılıklı kabul edilecek BM Parametrelerinde Federal ilkelerde, hakça adaletli olarak diğer ada sakinleri ile paylaşmak ve barışı, demokrasiyi ortaklaşa örmek istiyoruz. AB yetkilileri unutmayın, Kıbrıs’ın Kuzeyinde de pandemiden her yönden etkilenen insanlar yaşıyor. Uzaylılar değil. Bunu anlatmak için Sarayönü’nde AB’ye sövmek veya oralara gitmemek olmaz. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve DİB bu konuda çok eksik kaldı.  

YORUM EKLE
YORUMLAR
Turkish power
Turkish power - 4 yıl Önce

Yahu birakin su yardim dilwnciligini kktc halki basibozukluktan kendisini kurtarip ab rum yunan yalakaligi yapmasa gelen yardimlari yerinde kullanip tam mesai yapmayi ogrense islerine sahip ciksa yardima bile gerek kalmaz

banner471

banner473