Kıbrıs görüşmeleri yarım asrı aşkın bir zamandır Birleşmiş Milletlerin gözetiminde yürütülüyor…

  Sonuç alınabildi mi?..

  Hayır!..

  Öyleyse; BM, Kıbrıs görüşmelerinden dışlanmalı mı?..

  Yine hayır!..

   Peki ne yapmalı?..

   Kıbrıs Cumhuriyeti, AB üyesi olduğuna göre; sorunun çözümüne yardımcı olmak amacıyla deneyimli bir kişinin görevlendirilmesi yanlış mı?..

   Yine hayır!..

   Avrupa Komisyonu’nun ‘özel temsilci’ olarak atadığı Johannes Hahn ile görüşmek, Kıbrıs Türk tarafına zarar verir mi?..

   Tam tersi…

   Siz yıllardan beri derdinizi AB kurumlarına tam olarak anlatamadığınıza göre; ayağınıza kadar gelen ve sizi dinlemeye hazır olduğunu söyleyen bir üst düzey yetkilisiyle görüşürseniz, bunun size vereceği hiçbir zarar yoktur…

   Tam tersi bir miktar kazanç elde edebilirsiniz…

Gerçekler gizlenebilir mi?..

   Tüm AB üyesi ülkeler gibi Türkiye’nin de bildiği gerçekleri saklamaya çalışmak doğru değildir…

   Kuzey Kıbrıs’taki yöneticilerin büyük bir çoğunluğunda, Hristodulidis’in yönetimindeki Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kimlik kartı vardır…

   Vatandaşların 130 binden fazlası da bu kimlik kartını taşıyor…

   Dünyanın hemen tüm ülkelerine vizesiz seyahat edebiliyor, AB üyesi ülkelerde iş bulursa çalışabiliyor, sağlık ve eğitim başta olmak üzere tüm haklardan yararlanabiliyor…

   Türkiye açısından bakınca…

   Türkiye ihracatçılar Meclisi’nin raporuna göre; ihracatın neredeyse yarısı AB üyesi ülkelere yapılıyor…

   Türkiye'nin 2024 yılında Avrupa Birliği (AB) ülkelerine ihracatı, bir önceki yıla göre yüzde 4,1 artış göstererek 108,5 milyar dolar gibi rekor bir seviyeye ulaştı…

  Rakamlar konuşuyor ve Avrupa’nın, Türkiye açısından önemini ortaya koyuyor…

 Kuzey Kıbrıs’ta kalan tüm Rum mülklerinin değeri 30 milyar doların altındadır…

  Türkiye; bu rakamı daha da artırmak için ‘Gümrük Birliği Anlaşmasını’ genişletme konusunda yoğun çaba harcıyor…

AB’nin Savunma işbirliği

   Ayrıca Türkiye’nin 2026 yılında Avrupa Savunma ve İşbirliği Politikalarına dahil edilmesi bekleniyor…

   Yuvarlak bir masa düşünelim…

   Türkiye ve Güney Kıbrıs Savunma Bakanları yan yana oturuyor…

   “Olamaz… Asla, katla…” diyenler var…

  İstediklerini desinler…

  Türkiye’nin sırf Gümrük Birliği Anlaşması olsun diye, Kıbrıslı Rumların tek başına AB üyeliğini veto etmediğini de unutmayalım…

   Kıbrıs sorununa kalıcı bir çözüm ararken, AB’nin olumlu yönde katkılarını elde etmeye ve güneye yapılan yardımlar kadar kuzeye de yardım yapmasını sağlamaya çalışmalıyız…

   Ayrıca, kimliksiz çocukları düşünmeliyiz…

   Anne veya babası Kıbrıslı değil diye vatandaş olamayan binlerce insan var…

   Bu insanlara yardım için de AB yetkilileriyle görüşmek zorundayız…