Elektrik ücretlerine yüksek miktarlarda zam yapılması herkesi üzüyor...
   Ama kurum yetkililerine ve hükümete soracak olursanız “yapacak bir şey yok” diyorlar!..
   Elektrik Kurumu ‘en pahalı yöntemle’ üretim yapıyor...
   Döviz yükseldikçe kullandığı akaryakıt fiyatı da yükseliyor...
   Bir başka büyük gider de personel maaşları...
   Sayısını da, maaşları da azaltamazsın!..
   Öyle diyorlar…
   Güneş enerjisine geçmek de kolay değil...
   Araştırma yapacak, rapor hazırlayacak ve ona göre adım atacaksın...
   Türkiye’den kablo ile elektrik gelmesi için, fiyat garantisi isteyeceksin...
   Ya da işi yokuşa süreceksin...
   Öyle mi?..
   Peki o zaman gittiği kadar gidecek bu kurum… 
   Bittiği yerde de bitecek…  

 Et fiyatları mı dediniz?..
 
   Arpa fiyatları artınca, süt ve et fiyatları da artıyor…
   Bazı kasaplarda kuzunun fiyatı 140 veya 150…
   Bazılarında 180 lira…
   Hemen herkes bu durumda şikayetçi ama hükümetlerin yapacağı herhangi bir şey yokmuş!..
   Açın elinizi dua edin, bakın o zaman her şey ucuzlayacak…
   Ama bir yolu daha olmalı…
   İthalatı serbest bıraktığımız anda büyük bir ucuzluk başlar...
   Ama bu kez hayvan üreticilerimiz iflas eder...
   Bunun başka çaresi yok mu?..
   Mesela ‘okka-kilo’ hokkabazlığına karşı önlem alınamaz mı?..
   Alınamıyor işte...
   Bu ülke ‘dengeler’ üzerine kurulmuş...
   Onu bozacak bir siyasi irade olmadığına göre kilosu 180 liradan kuzucuk eti yiyeceksin...
   Veya güneye geçip orada ucuzunu bulursan alıp geleceksin…
   Bunun ‘ahı, vahı’ yok arkadaş...
   Düzenciğimiz böyle ise ona ayak uyduracağız...

Turizm sektörü ve istihdam
   
   Otellerde yerli istihdam ancak yüzde 20 oranında imiş...
   Çok üzücü bir durum!..
   Alın nacağı, otellere hücummmm... 
  Hala eğitimde planlama yapmayı düşünmeyelim...
   Herkes ‘Yedek subay’ hizmeti için istediği bölümcüklerde okumaya devam etsin...
   Yüzlerce beden öğretmeni, yüzlerce işletme, yüzlerce iletişim mezunu...
   Ah da ne ah...
   Şimdi bunların hangisini otellere göndereceğiz?..
   Gece servisinde çalışan var mı?..
   Garsonluk yapmayı kabul eden?..
   Olabilir mi?..
   Sonra anneciği, babacığı “Ben çocuğumu bunun için mi okuttum?” demez mi?..

Giderleri azaltmayı düşünen yok

   “Gelirler giderleri karşılayamıyor” diye sürekli zam yapan bir yönetim anlayışı var bu ülkede…
   Baktınız ki maaşları ödeyecek paranız yok, o zaman elektriğe, akaryakıta, ruhsatlara, suya, gaza zam yapacaksınız…
   Susuz ve elektriksiz bir hayat olamayacağına göre vatandaş zamlı tarifeye mahkum edilecek…
   Sizler de giderleri azaltma yönünde adım atmayacaksınız…
   Benzeri görülmemiş bu siyaset anlayışıyla ikide bir bizlere ‘vatan-millet’ nutku atacaksınız…
   Hatta KKTC’yi ileri seviyeye taşımaktan söz edeceksiniz…
   Buna kargalar bile gülüyorsa, koşun mangal başına…
   Pazarın tadını çıkarın…
   Şeftalicik, şişcik, ciğercik…
   Hellimcik, pidecik…
   Afiyet olsun…