Diyalog Gazetesi
2025-05-20 09:45:47

Gazze’ye saldırı genişliyor, bakalım kim ne yapacak?

Hasan ERÇAKICA

20 Mayıs 2025, 09:45

Bazılarımızın büyük bir “Gazze davası” vardı. İsrail’in azgın ve kanlı saldırıları başlıca sorunları haline gelmişti… İsrail’i durdurmak için her şeyi yapacaklarına yemin edip duruyorlardı. Bu davayı “cennete giriş bileti” almanın en kestirme yolu olarak görüyorlardı.
İçine girdiğimiz haftayla birlikte Gazze halkı için tarihte görülmemiş yıkım, yeniden başlamış oldu. İsrail ordusu artık neyin nerede olduğunu biliyor. Bölgeyi üçe ayırdı. İlk aşamada Kuzey Gazze’yi tam olarak işgal etmek istiyor; kalıcı olarak. Bu amacına ulaşmasına engel olmaya kalkışacak herkesi ve her şeyi yakıp yıkacak!
Bu satırlar yazılırken Güney’deki Han Yunus kentinin tahliye edilmesini istediği haberleri de geldi. Orası da yıkılacak anlaşılan!
Bu saldırılar Gazze’yi boşaltma planının başlangıcını oluşturuyor. Gazze sadece Hamas’tan temizlenmeyecek; Gazze halkı da göçe zorlanacak. En azından toparlanıp İsrail için tehdit olamayacak kadar azalacak.
İsrail yetkilileri bu hedefi saklamaya bile çalışmıyorlar. Buna karşın Türkiye’den yükselen seslerde ciddi oranda bir düşüş var. 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aylarca bu konuyu gündemin birinci sırasında tutacak konuşmalar yaptı. Şimdi, konuşmaların diplomatik bir hal aldığını görüyoruz. Gazze sorunu Amerika’ya saldırmak için önemli bir gerekçe oluşturuyordu. Şimdi Amerikan yönetimi ile bahar havası estiriliyor. Belki de Suriye ile Gazze arasında kalındı. Suriye’de ABD ile iş birliği yapılması olanakları aranıyor diye Gazze konusunda sessiz kalınıyor belki de…
Belki de başka nedenler de vardır! Yurt dışından para temin etme çabaları bu nedenlerden biri mi bilmiyorum tabii…
Nedenleri ne olursa olsun, bir halkın yaşadığı acıların ve felaketlerin politik amaçlarla kullanılmasının örneklerine tanık olduk. Gazze savaşının başlamasına vesile olan Hamas militanları adeta kutsandı. Kazanamayacakları bir savaşı başlatarak kendi insanlarını yok oluşa sürüklemelerinin nedenleri bile sorgulanmadı. 
Olayın “Yahudi-Müslüman çatışması” şeklinde değerlendirilmesi Gazze halkına yarar sağlamadığı gibi Türkiye halkının sorunlarına gerçekçi yaklaşımların da önünü tıkadı. Türk halkının yaşamını doğrudan etkileyecek sorunların görülmesine ve halkın demokratik katılım mekanizmalarını çalıştırmasına engel olundu.
Şimdi gelinen aşama nasıl yorumlanacak merakla bekliyorum. Beklenen “ilahi yardım” gelmediğine göre inançlar mı sorgulanacak; merak ediyorum!
Şimdiki durumda bunları yazmanın da Gazze halkına yarar sağlamayacağının da farkındayım… Buna karşın, olayları buna benzer yöntemlerle değerlendirmenin neden olduğu tuzakları, yaşandıktan sonra olsa bile deşifre etmek yararlıdır sanırım. Bundan sonra bu tuzakları daha kolay idrak etmemize yardımcı olacaktır.
Olayların gerçekçi bir şekilde değerlendirilmesi, Gazze halkına yardım etmek için değil, Türk halkının yaşadığı sorunları örtmek amacıyla engellendi. En azından bunu bildiğimizi gösterelim!


Gazze savaşını inançlar temelinde ele almak bir halkın yok olmasına neden olacak gibi görünüyor.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.