İktidar olmak sorun değil başkan; sorun reform yapabilmektir!

Cumhuriyetçi Türk Partisi başarılı bir kurultay yaşadı. Sıla Usar İncirli, yeni genel başkan oldu. 
Yarışın Sıla Usar lehine sonuçlanmasının elbette birden fazla nedeni vardır. Kadınların ağırlık koyduğundan söz edilebilir… Sıla’nın CTP’nin hala en önemli lideri olarak kabul edilen Naci Talat Usar’ın kızı olması da bu yarışta önemli faktör olmuştur… Önceleri “henüz yetişmemiş” olarak nitelenip endişe ile bakılan Sıla Usar, adaylık kampanyası sırasında öyle olmadığını kanıtlamış da olabilir… 
Seçim sonrası mesajları, seçmenlerin veya onları çevreleyenlerin gerçek duygu ve dü-şüncelerini ortaya koydu aslında. Kurultay sonrasında yayınlanan mesajlara baktığımız zaman, CTP’li olmayanların bile Sıla Usar’ın seçilmesini memnuniyet ve umutlu karşı-ladıklarını görüyoruz. 
Cumhurbaşkanlığı seçiminde olduğu gibi bu seçimde, “toplumsal değişim beklentisi” önemli bir faktör olmuştur. Kendileri bu değişimden yana mı, emin değilim ama CTP üyeleri, Cumhurbaşkanlığı seçimindeki gibi bir başarı elde etmek istiyorlarsa “değişim vadeden bir başkan” seçmenleri gerektiğini gördüler. Bunu anladılar ve ona göre oy kul-landılar. Kurultayın ikinci tura kalmamasının nedeni de bu olmalıdır.
Her şey “iktidar olma arzusu” etrafında şekillendi… Sıla Usar da bu beklentiyi sezmiş olmalıydı ki sürekli olarak “iktidar olacağız” mesajları verdi. 
“İktidar olacağız” mesajı, CTP’lileri iktidara giden yolu açacak aday etrafında yoğunlaş-tırırken bundan sonraki çalışmaların doğrultusunu da belirlemiş oldu. 
Aslında CTP’nin iktidar olma sorunu yoktur. 2000 yılından bu yana görev yapan 14 hü-kümetin altısına CTP’li milletvekilleri başkanlık yapmıştır. CTP’yi hükümete taşımaktan daha önemli olarak “hükümette tutmak” gerekiyor. Bunun içinse halkın “başarı” saydığı işler yapmak gerekir ki zorluk tam da o noktada başlıyor. Çoğu halde, halkın “başarı” diye nitelediği şeyler ile halkın geleceği için yapılması gereken şeyler örtüşmüyor. 
Örnek vermek gerekirse… Ölüm yaşının yükselmesi ve emeklilikte sağlanması gereken refah düzeyinin artmasıyla birlikte sosyal güvenlik sistemlerini ayakta tutmak zorlaştı. Emeklilik yaşını yükseltmek gerekiyor ama insanlar daha erken zamanda, sağlıkları ye-rinde iken emekli olmak; yeni işler yapmak veya dünyayı dolaşmak istiyor. Siyaseti veya yönetmeyi “zor zanaat” haline getiren de budur zaten. Beklentiler ile yapılması gerekenle-ri uyumlaştırmak… Yapılması gerekenleri tepki çekmeden yapabilmek…
Sıla Usar’ın CTP Genel Başkanlığı’na seçilmesinden sonraki ilk gün, halkın CTP iktidarı beklentisi arttı diyebiliriz. Köprülerin altından daha çok sular akacağını elbette biliyoruz ama bu beklentiyi karşılamak kadar, halkın CTP hükümetinden beklediklerini karşılaya-bilmeye hazırlanmak da gerekir.
Ne yapılacak? Nasıl yapılacak?
İşte asıl mesele bu!