Bilmeden, öğrenmeden ‘yönetici’ pozisyonunda olmak hem kişi için, hem de yönettiği kurum veya şirket için ‘çok büyük’ tehlike arz eder…
KKTC’de genellikle büyük firmalar ‘bilgili ve görgülü’ yönetici istemez…
Öncelik aile fertleridir…
Ya da düşük maaşla ‘yönetici’ pozisyonunda gösterilecek bir kişi…
Ama yönetici pozisyonuna getirilen kişi firma sahibinin dediklerini yapacak…
Onun çizdiği çerçevenin dışına çıkmayacak…
Mesela stokta duran ürünü bir an önce paraya çevirmek için promosyon yapamayacak…
Fiyat indirimine gidemeyecek…
Reklam kampanyası da yapamayacak…
Yapmaya kalktığı anda işi tehlikeye girecek…
Kendisine “Olmadı arkadaş, bu işi yapamadın… Beklediğimizi bulamadık” denecek…
Sonrasında böylesi zihniyetle şirket veya kurum yöneten insanlar Singapur ve Dubai gibi ülkeleri kuracak…
Bir tartışma sırasında “Sen buralardaki teşvikleri biliyor musun?” diyerek, kendine pay çıkarmaya çalışacak…
En ufak bir krizde “battık, bittik” diyerek talihine küsecek…
Devlet yönetimi
Özeldeki ‘yönetici’ sorununun benzeri, hatta daha kötüsü devlet yönetiminde vardır…
Adam bir partiden aday gösteriliyor…
İyi para harcayabiliyor ve parti liderliği tarafından ‘uyumlu insan’ olarak görülüyorsa kazanma şansı yüksektir…
Milletvekilliğini kazandıktan sonraki adım bakan olmaktır…
Hangi bakanlık?..
Hangisi olursa…
“Ne benden öncekiler çok mu bilgiliydi?” diyerek, herhangi bir bakanlığa aday oluyor…
Bunu gerçekleştirebilmek için bölgesindeki partilileri de harekete geçiriyor…
Onlar genel başkanın kapısına dayanıp “bizim adamı unutma, unutursan tepkimiz sert olur” diyor…
Başkan da ‘parti içi dengeleri’ korumak adına istediklerini yapıyor…
Sonra o ‘bakanı’ bakan yapanlar isteklerini iletmeye başlıyor…
Kızı işe al…
Oğlanı müdür yap…
Kalkınmadan krediyi hallet…
Baldızın kırsal kesim arsasını unutma…
Böylesi düzende başarı olur mu?..
Şimdi kendi kendimize “böylesi bir düzenden başarı mı bekliyoruz” diye soralım…
Bekleyenler geçici çıkar peşinde olanlardır…
Bunun dışındakiler için gelecek kaygı vericidir…
Nitekim KKTC artık herkese kaygı verici bir noktaya geldi…
Ekonomiyi geliştirecek, ülkeyi düzlüğe çıkaracak tek bir adım atılamıyor…
Hiç kimse bu saatten sonra ambargolardan şikayet etmesin…
Yazıyı yine aynı iddiayla sonlandıralım:
Ambargo vardır ama yoktur…
Ambargoyu kendi içimizde arayalım…
Hasan Nuri 3 Saat Önce
Yılların Kötü Siyaseti ve Yönetimi neticesi Batırıp talan ettiğimiz KKTCnin Şahin yöneticileri Brakın Ülkemiz için gelece 5 yıllık bir Plan Program yapılabilmesini ve gidilecek hedeflerin belirlenmesini KKTCnin günübirlik sorunları için bile çare üretmeleri artık mümkün değildir ! Çemberin her geçen gün daraldığı KKTCde kasası boş devletimizin her ay Onlarca Milyon Dolar ve Sterlin Borçlanamadan maaşları bile ödeyebilmekten maalesef aciz duruma düşmüştür ! Yıllardır Dünyaya meydan okuyan yöneticilerimiz Elektriksiz ve Susuz Ülkemizde Gençlerimize ne gibi bir Gelecek güvencesi verebilir ki ! TURİS’tin ve Yatırımcının gelmediği Suçluların Uyuşturucu ve Tetikçilerin kol gezdiği ! Yollarına çıkmaya korkar olduğumuz karanlıklar Ülkesi KKTCde Kimimiz mutlu olabilir acaba ? KKTCnin Seçim tam tam’lari ile Başbakanlarımızı Bakanlarımızı Bakmayanlarımızı Cumhurbaşkanımızı değiştirebiliriz de ‘ Yıllardır Kronikleşmiş Kötü Huyumuzu ve Düzenimizi Kim değiştirebilecektir Acaba ?