Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Türkiye ve Kıbrıs’ta Coronavirüs tehlikesi artarak devam ediyor…
  Türkiye’de vaka sayısı 191’e ölü sayısı da ikiye yükseldi...
  Kıbrıs’ın güneyinde vaka sayısı 58’e yükselirken, moral bozucu senaryolar gazetelerin manşetlerine taşındı...
  Buna göre; nüfusun yüzde 60’ı bu salgından etkilenecek...
  Yani hastalanacak...
  Ölüm oranı ise binde 5 olacak...
  Bu son derece ürkütücü bir durum...
  Gerçekleşmemesini diliyoruz...
  Kuzeyde ise vaka sayısı 20 olmakla birlikte, 20 kişinin de test için sıra beklediği belirtiliyor...
  Bu sayının artmaması için dua etmekle birlikte; üzülmemek için önlemleri sıkı tutmalıyız...
  Zorunlu tatili evlerde geçirmeli, sağlık uzmanlarının uyarılarına uymalı ve kendi önlemlerimizi almalıyız...
  Hijyen koşullarına uyulması ve yakın temastan kaçınılması halinde, süreci en az zararla kapatma başarısını gösterebiliriz...

Ekonomik önlemler

  Kuşkusuz; bu süreçte zaten ‘cılız olan’ KKTC ekonomisi çok ağır yara alacak...
  Daha şimdiden komaya giren küçük esnafın nasıl ayağa kalkacağını, bir anda işsiz kalan binlerce turizm ve eğitim çalışanının, ticaret sektöründeki insanların nasıl geçineceğini iyice düşünmeli ve doğru hesaplar yapmalıyız...
  Kuşkusuz; ada için en önemli sektörlerin başında turizm ve eğitim geliyor...
  Daha sonra narenciye ve süt ürünleri...
  Mali gücü olmayan KKTC’nin bu sektörlere milyarlarca liralık para yardımı yapması beklenemez...
  Ancak Anavatan Türkiye’nin dün açıkladığı önlemlerin bir kısmını aynen burada da uygulayabiliriz...
  Sorunların bir kısmını kendi bankalarımızın finansman desteğiyle, bir kısmını da Türkiye’nin desteğiyle çözebiliriz...
  Uzun vadeli ve düşük faizli kredi uygulaması çok önemlidir...
  Hatta Türkiye’nin yaptığı gibi kredi borçlarının taksitleri 3 ay süreyle ertelenmelidir...
  Beklentileri dile getirirken, hükümetin işinin de kolay olmadığını söylemeliyiz...
  Hastane yangını sonrasında ortaya çıkan bu dev sorunla mücadele etmek gerçekten çok zordur...
  Bunun bilincindeyiz...
  Hepimiz, zorlukların aşılmasına yardımcı olmalıyız...
  Hükümet ortakları da ‘yapıcı önerilere’ tepkiyle değil, saygıyla yaklaşmalı ve yararlanmalıdır...
  Dayanışmanın kuvvetlenmesi halinde sıkıntıları daha kolay aşabileceğimize inanıyoruz...
  Şimdi siyaset zamanı değil, hizmet zamanıdır...
  Muhalefet partileri de bu süreçte iktidara yardımcı olmalıdır...
  İhtiyacımız olan 3 şey; inanmak, çalışmak ve kenetlenmektir...