banner564

Aslında çok basit

   Kıbrıs’ın ‘ikiye bölünmesinin’ sorumlusu Türkler değildir…
   Ana sorumlu faşist Yunan Cuntasıdır…
   Rum liderliği ve kilisenin yapması gereken; eğitim kitaplarının ilk sayfasına “20 Temmuz’u unutma” yerine “15 Temmuz’u unutma” olmalıdır…
   Faşistlerin 15 Temmuz 1974’te gerçekleştirdiği darbe sırasında Cumhurbaşkanlığı sarayı bombalandı, çok sayıda solcu Rum öldürüldü…
   Ülkenin Cumhurbaşkanı sürgün edildi…
   Ve Türkiye; adanın Yunanistan’a ilhakını önlemek için 20 Temmuz’da askeri harekatı gerçekleştirdi…
   Ardan 49 yıl geçtiği halde bu güzel ülkede savaş olmadı…
   Geçmişte olduğu gibi katliamlar yaşanmadı…
   Öyleyse; bunun kıymetini bilmek lazım…

Savunma gideri yok

   Mevcut durumun; Kıbrıslı Türkler açısından önemli avantajlar içerdiğini görmezden gelemeyiz… 
   Bir defa savunma gideri yoktur…
   Sınırları Türk askeri bekliyor…
   Her türlü gideri Türkiye karşılıyor…
   On tane göleti koruyamadığımız bir bölgeyi susuzluktan kurtaran Türkiye’dir…
   Dağları, denizleri aşarak adaya getirilen suyun önemini anlayabilmek için, güneyin yaptıklarına bakmalıyız…
   Onlarda 17 tane baraj vardır…
   Sadece bir tanesi, kuzeydeki tüm göletlerin kat kat üstünde bir kapasiteye sahiptir…
   Buna karşın, geçtiğimiz hafta sonu yapılan bir açıklamada deniz suyunu arıtma amacıyla 114 milyon Euro’luk bir proje hazırlandığı belirtildi…
   Tarımın gelişmesi, artan turist sayısına göre su ihtiyacının karşılanması amacıyla adamlar geleceğe yönelik müthiş projeler üzerinde çalışıyor…
   Bizim tarafta bazı ‘müthiş beyinlerin’  suyun Türkiye’den gelmesine nasıl karşı çıktıklarını unutmak mümkün değildir…

İki hayati ihtiyaç

   Filistin-İsrail savaşının ‘ekonomik boyutuna’ baktığımızda, Türkiye’den gelen suyun önemini daha iyi anlayabiliriz…
   Hamas’ın kanlı saldırısının ardından İsrail’in ilk adımı, Gazze’ye elektrik ve su kesintisi oldu…
   Elektrik ve su olmadan bir halkı nasıl yaşatacak; toprağı nasıl kalkındıracaksınız?..
   Olabilir mi böyle bir şey?..
   Elbette olamaz…
   Öyleyse; Türkiye’den gelen suyun kıymetini bilelim ve bunu Kuzey Kıbrıs’ın tüm bölgelerine ulaştıralım…
   İlaveten göletleri faal duruma getirelim…
   Yeni barajlar için proje geliştirelim…
   Ve elektrik sorununa kesin çözüm için gerekli adımları atalım…
   Şimdiki elektrik yönetimi yeterli değildir…
   Güneş enerjisi ve doğal gazla üretim projelerini hayata geçirmek için daha fazla zaman kaybedilmemelidir…
   Türkiye; son yıllarda enerji üretiminde önemli gelişmeler kaydetti…
   Bundan yararlanmak için harekete geçilmeli ve Kuzey Kıbrıs’ın enerji sorunu çözülmelidir…
   Bölgemizdeki gelişmeler ‘uyanmamız’ için önemli bir fırsat yaratmışsa; artık uyanalım… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Öz
Öz - 7 ay Önce

Kıbrıs’ın bölünmesinin sebebi ‘Ya Taksim, ya ölüm.’’ diyenler ve bunu söyletenlerdir.

banner608

banner474