banner564

Bazı kararlar ertelenemez

   Yüksek Mahkeme’nin yargıç ihtiyacı vardır…
   Kırk yıl önce hazırlanan Anayasa buna izin vermiyormuş!..
   İleriyi düşünmeden Anayasa hazırlayan ve bu tür kısıtlayıcı maddelerle ülkenin en kritik organını kilitleyenlere Allah iyilik versin veya rahmet eylesin!..
   Anayasa 3 tane yargıç alınmasını engelliyorsa, bunu aşmak için değişiklik yapmalısınız…
   Değişim bu kadar zor mu?..
   Eski Yüksek Mahkeme Başkanı kapı kapı dolaşıp, yargının sıkıntılarını dile getirirken; siyasi partilere ‘seçimlerle birlikte bu Anayasa değişikliğini de yapınız” demişti…
   Tümü “haklısınız bunu yapmalıyız” diyerek, umut vermişti…   
  Ama yapmadılar?..
   Basit gerçeklerle ülkeyi kilitlemeyi tercih ettiler…
   Bunun bir sonucu olarak bugün binlerce dosya karar bekliyor…
   Kararlar geciktiği sürece adalet tecelli etmiyor…

Yollar, bariyerler

   Polisin de personel ihtiyacı vardır…
   Çok sayıda kamu kuruluşunda gereğinden üç dört kat fazla memur vardır ama, en kritik yerlerde iş yapacak eleman bulunamıyor…
   Bunların başında polis geliyor…
   Adli şubede, trafikte, muhacerette eleman eksikliği olduğu için hizmetlerde aksama oluyor…
   Hükümetin bu konuda acil kararlar üretmesi gerekiyor…
   Gerekirse, yaşı uygun olan diğer kurumlardaki personel arasından seçim yaparak, hizmet içi eğitimle polise takviye yapılabilir…
   Özellikle de muhaceret hizmetlerine eleman aktarmak zor bir iş değildir…
   Bir yanda bolluk, diğer yanda yoklukla devletin çarkını döndürmek mümkün değildir…
   Yabancıların arttığı ve suçlarda patlamanın yaşandığı bir ülkede polisin ve yargının gücünü artırmak şarttır…
    
Geriye ne kaldı?..

   Ülkenin para toplayan kurumları vardır…
   Vergi, Tapu, Gümrük ve Araç Kayıt dairesi gibi…
   Bunlarda eleman eksikliği gerekçesiyle işlerin yavaş yürümesi kabul edilebilir değildir…
   Bir devlet gelirlerini artırdığı sürece, ihtiyaçlarını karşılayabilecek duruma geliyor…
   O yüzden para toplayan yerleri güçlendirmek son derece önemlidir…
   Para ödemek için devletin kapısına giden vatandaşları geri çevirmek yerine; soruna köklü çözüm getirmek doğru olandır…
   Hükümetin bu konuda gerekli adımları atmasını bekliyoruz… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 6 ay Önce

Anavatan Türkiye’nin Dünyaya KKTCyi tanıyın demesi boşuna mı yani ? Dibi delik kova misali Para dayanmayan KKTCye kim her yıl verdiği boşa giden milyarlarca Liradan kurtulmak isemesin ki ?
KKTC cumhuriyetine kavuşmadan kim yağmalayıp Sattığımız Rum Malları için bedel ödemek istesin ki ? KKTCnin tanınması ile neden 40 yıldır yapılan Uluslararası Hukuk dışındaki yanlışlar için neden Kabak KKTCnin başında patlamasın acaba ? Gerçekçi olalım 40 yılda Batırıp talan ettiğimiz KKTC Dünyaya meydan okuyan yaramaz bir çocuk gibi veren eli ısıran bir figür olmuştur, bunca yıldır ne Türkiye’nin gönderdiği Milyar ve Milyarları ne AB’nin gönderdiği Milyonlarca Euroları ve uyarıları KKTC’yi ayakt tutmaya yetmemiştir!
Anavatan Türkiye’den her yıl gelen ve Heba edilen Yardımları ve Milyarları ile KKTCnin Tanınması ile Anavatanın Elimizden kurtulması zamanı gelmesi Normal değilmidir Yani ?

Hasan Nuri
Hasan Nuri - 6 ay Önce

Geçiş Kapılarındaki İnsanlık dışı İzdihamı kaldırmayıp yeni kapılar açmayan Yöneticilerimizin Suç Patlaması yaşanan Ülkemize üç Yargıç’a mı ihtiyacı vardır acaba ?
Egemen ayrı bir KKTC’nin tanınması için boşa kürek çeken Liderlerimiz Örtülü Örtüsüz ödeneklerle Uçaklar dolusu Yurtdışı gezileri ile KKTC’yi tanıtadursun Küçücük Ülkemize doldurduğumuz Suçlular ile kim uğraş vermek istesin ki ? Varsın Cezaevlerimiz Öğrenci Yurtlarımız, pek yakınday Hotellerimiz Ülkemize doldurup geri gönderemediğimiz Suçlular ile doldurulsun kimin umurunda ki ? Güney Kıbrıs Her yıl Çoğu KKTC’den Binlerce Düzensiz göçmen ve Suçluyu Deport edip gönderiyor , Gerçekten KKTC ‘ye doldurduğumuz yasadışı Kalanları ve Suçluları Tanınmayan KKTC’nin Binlercesini Deport etmek için Kasası boş Maliyemizin Siyasi , Diplomatik ve Mali Gücü var olduğuna inananımız mı kaldı?
Kurduğumuz düzensiz KKTC ile 40 yılda geldiğimiz noktada bugün Söylenebilecek tek Şey maalesef “ Bindik Bir Alamete Gidiyoruz Kıyamete ‘dir !

Öz
Öz - 6 ay Önce

Bir yerden başlamalı da nasıl? 1974 sonrasında 200 bin Rum kuzeyden güneye gitti veya gönderildi. 40 bin Türk de güneyden kuzeye geldi. İşte plansızlık, programsızlık böyle başladı. Rumdan kalan mallar adaletsiz bir şekilde dağıtıldı. Herkes yapılan adaletsizliği görüyor ama bunların düzeleceğine, adil dağıtımın mutlaka olacağına, kapanın elinde kalmayacağına inanıyordu. Zamanla araçlar, arabalar, tarımdan elde edilen gelirler kapanın yanında kar olarak kaldığı görülünce, ganimet anlayışı yerleşti. Ganimet elde etmek için, iktidar önemli tabii. Dolayısı ile her ne yapıp edip iktidarda olmanın yolları arandı. Yandaşlarına daha fazla ganimet dağıtımı, devlet dairesinde iş garantisi, ithal edilen mallarda ithalat imtiyazı ve vatandaşlık dağıtımı yapıldı. Sonra Rum mallarına tapular verilip alınıp satılmasının yolu açıldı. Yapılan hiç bir şey adil olmadı. Halk liyakat ve ehliyetin hiç bir önemi kalmadığını gördü ve hala görüyor. Kötü iyiyi kovar misali, her iyi şey, kötü karşısında kaybetti. Sanayi holding battı, Eti battı, KTHY battı. Özel girişimcilik dendi, Asil Nadir battı, tabii narenciye de, tekstil de, bavul ticareti de. İngiliz turistlere ev satma işi, DAÜ, LAÜ ve ODTÜ çok önemli projelerdi. Onlar da berbat edildi. İşin içine kötü girince iyi kovuldu. Havaalanları yolsuzluklarla anılıyor, temiz denizlere kanalizasyon akıtılıyor, ormanlar yok ediliyor, pınarlar dereler kurutuluyor, trafik içinden çıkılmaz bir hal alıyor maalesef. Baştakilerin hepsi, basiretsiz, beceriksiz ve yeteneksizler. Ülkenin sorunları için planlar yapıp uygulamaya sokmaktan acizler. Demokrasilerde olan, yapamayan gitsin, yapan gelsin, anlayışı ganimet düzeni ile yok olmuş.İpini koparan gelmiş, vaziyete göre vatandaş yapılmış. 160 bin kişilik yere kimilerine göre 500 bin, kimilerine göre 1 milyon nüfus resmi veya kaçak doldurulmuş. Suçlulara cezaevi yetmiyor. Böyle bir ülkede yargıç sayısı artsa ne olur? Artmasa ne? Bu ülke önce BM kabul gördüğü bir ülke olmalı, sonra sınırlar kontrol altında olmalı, toprak başkalarının değil yurttaşlarının olmalı.Üniversiteler, hava alanları, limanlar dünyaca tanınmalı. Yurttaşlık yeniden ele alınmalı. Demokrasi içselleştirilmeli. Yerel yönetimler güçlendirilip, merkezi yönetim zayıflatılmalı. STO yetkileri artırılmalı.Devlet hazinesi ilçelere eşit olarak dağıtılmalı.Kara para, her türlü kaçakçılık ve dolandırıcılığın önlenmesi için ne gerekiyorsa yapılmalı. Açıklık, şeffaflık, hesap verebilirlik şart olmalı. Bunlar ancak ve ancak ÇÖZÜM ve AB mümkündür.

Turkish Power
Turkish Power - 6 ay Önce

TC ab ye tam uye olmadan ab yerine ucun birini alirsiniz bos hayal gormeyin utopyaci sark entelleri

banner471

banner474