Kadınlarımız hafta sonunda spor kıyafetlerini giyip, rujlarını sürdükten sonra Lefkoşa sokaklarında yürüyüşe geçti…
‘Bu yolda ben de varım’ diyerek, kadına yönelik şiddeti protesto ettiler
İyi, güzel de bundan kaç kişinin haberi oldu?..
Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan insanların çok büyük bir kısmı yerel gazete okumuyor…
Çok büyük bir kısmı Kıbrıs TV’lerini izlemiyor…
Bırakın sonradan gelenleri…
Doğma, büyüme Kıbrıslı olanların önemli bir kısmı da Türk dizilerinden başka hiçbir şey izlemiyor…
KKTC’deki siyasilerin bu konularda araştırma yapma, ortaya çıkan sonuçlara göre strateji belirleme gibi bir alışkanlıkları yoktur…
Ha pusulasız bir gemi, ha KKTC siyaseti…
Durum böyle olunca kapısına dayandığınız siyasetçiden ‘halkı aydınlatma’ adına yüklü miktarda yardım koparabilirsiniz…
Ne kadar aydınlatabildiğiniz, kimlerle ve nasıl aydınlatacağınızı sormak gibi bir alışkanlık da yoktur…
Hatta beğenmediklerine ‘taktiksel’ maddelerle barikat kurabilecek kadar da kontrol dışıdırlar…
Neyse ‘Kadına Yönelik Şiddet’ konusuna dönelim…
Kuzey Kıbrıs’ta şiddet olaylarının artmakta olduğu gerçeğini kimse inkar edemez…
Önemli olan bu artış karşısında yapılması gerekenlerdir…
Bazı kadın milletvekillerinin de belirttiği gibi hala bu ülkede kadın sığınma evi yoktur…
İkamet izni veya vatandaşlık verilenlere yönelik bir eğitim uygulaması yoktur…
Okullarda, iş yerlerinde, camilerde insanları eğitme ve uyarma gibi bir yöntem KKTC’nin gündeminde hiç olmadı…
Bundan sonra da olmayacak…
Siyaset kültürü ve buna alıştırılan vatandaşlar, hem şiddetten şikayet edecek, hem de mevcut düzenin devamına onay verecek…
Öyleyse; spor kıyafetleri giyip, rujları sürdükten sonra sokaklarda yürüyüş yapmaya devam edeceğiz…
Allahtan yağmur yoktu…
Şemsiye kullanmaya gerek kalmadı…
Sosyal medyada dolaşan fotoğrafların altındaki like’lar arttıkça moral bulmak da yeterlidir…
Uyanınca çok geç olacak
Geçtiğimiz hafta meclisin bütçe komisyonu tarafından gerçekleştirilen toplantıya katılan
Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Şefik’in söylediklerinden haberiniz var mı?..
Mahkeme binalarının güvensiz olduğunu ve bu yüzden Lefke Mahkemesi’ni kapatmak zorunda kaldıklarını, personel eksikliğinin devam ettiğini belirten Şefik, seçim yasasının da kendileri için bir kabus olduğunu söylemekten geri kalmadı…
Biliyorsunuz son seçimlerin sonuçları ancak 3 günde açıklanabilmişti…
Burada yaşayan yabancılar ve Rumlar tarafından alay konusu olmamızı umursayan ve ‘Bu yasayı değiştirmek için adım atan’ bir Allahın kulu gördünüz mü?..
Göremezsiniz…
O zaman ‘gelecek açısından’ umutlanma gibi bir lüksümüz olabilir mi?..
Böylesi bir siyasi düzen içerisinde kadına veya erkeklere yönelik şiddet konusunda plan-proje yapılar bilir mi?..
Elbette yapılamaz…
Öyleyse kendi kendimizi aldatmayalım…
Kendimiz çalıp, kendimiz söylemeye devam edeceğiz…
Nereye kadar mı?..
Gittiği yere kadar…
