Coronavirüs nedeniyle evlere kapandığımız süre içerisinde coğrafyamızda hemen hemen tüm yaşamsal faaliyetler alınan önlemler nedeniyle durdu. Buna rağmen her gün medyada okumaya alıştığımız ve belki de artık kanıksadığımız haberler ise nerdeyse hiç durmadı.
Coğrafyamızın kanayan yaralarından biri trafik kazalarıdır. Nerdeyse her gün trafik kazası gerçekleşmeyen günümüz olmuyor. Ancak olağanüstü önlemler nedeniyle toplumun büyük bir kesiminin evlerde izole olmasına rağmen kaza haberleri hiç durmadı.
Kazaları önleyebilmenin en önemli etkeni gerekli tedbirlerin alınmasıdır. Bir türlü önleyemediğimiz trafik kazalarını daha iyi anlayabilmemiz için tehlike algısı ve risk değerlendirme yetimiz ile korunma tedbirlerini artırmalıyız. Tabi ki bu işin başı eğitimdir.
Eğitim derken sadece şoför okullarını kastetmiyorum. Şoför okulları sadece kişinin ehliyet sahibi olabilmesi için bir aracı işletmedir. Belirli bir ders kotasını tamamlayan herkes ehliyet sınavına girebilmektedir. Ehliyet sınavında da kişinin genelde araç hâkimiyetine bakılarak ve de birkaç levha sorusu sorularak, kişiler ehliyet sahibi olabilmektedirler. Ancak bu sistemle trafik kültürü oluşturulamayacağı gibi trafik kazalarını da önlemek mümkün değildir.
Sıcakların aniden arttığından mıdır yoksa evde fazla kapalı kaldığımızdan mıdır, yollarda trafik kültüründen yoksun sürücülerin sayısının arttığını düşünüyorum. Kullanmakta olduğum Lefkoşa-İskele yolunda öylesine sürücüler gözlemliyorum ki film sahnelerini aratmıyorlar. Trafik içinde zig zag sürüşler, öndeki aracı emniyet mesafesi vermeden yakın takip edenler, trafik kuyruğuna yandan kaynak yapanlar, trafik işaretlerine uymayanlar ve birçok benzeri aykırı hareketler…
Son günlerde medyada artış gösteren bir diğer haber ise yangın haberleridir. Bilmem dikkatinizi çekti mi ama son bir hafta içerisinde yoğun şekilde yangın haberleri ile karşılaştık. Yangınların çıkış nedenlerini tahmin etmek için kâhin olmaya gerek yok. Yol kenarlarında temizlenmeyen kuru otlar ve seyir halinde içilip söndürülmeden araçtan dışarı atılan sigara izmaritleri.
Yangın geometrik olarak büyümektedir. İlk başlangıçta bir bardak su ile söndürülebilecek bir yangına hemen müdahale edilmezse kontrol altına alınması zor bir hale gelebilmektedir. Geçen haftalardaki birkaç yangının da kontrol altına alınması zor olmuştu ama bilinçli müdahale ile üstesinden gelindi. Çıkan yangınlar aslında coğrafyamızda oluşmayan trafik kültürünün diğer bir yansımasıdır.
Coğrafyamızın trafik kültürü büyük bir eksikliğidir. Araç trafiğini için yasal yaptırımlar oluşturulmuş ancak trafikte karşılaşılan problemleri çözmek mümkün olmamıştır. Trafik kurallarına uymayanlara yasalarla belirlenen cezaları vermek trafik kazalarını azaltmada yetersizdir.
Trafik kültürünün oluşmamış olması; trafik kazalarında aşırı can kayıpları, yok olan maddi değerler, ulaşım araçlarının doğaya verdiği zararlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Problemin temelinde trafik kurallarına uymakta gösterilen isteksizlik yatmaktadır. Trafik kurallarını biliyoruz ancak kuralların varlığı konusundaki bilinç eksikliği, trafik kültürünün oluşmamasının ana nedenidir. Trafik kültürünün oluşturulup yerleştirilmesi, trafikte karşılaşılan problemlerin çözümünde etkili olacaktır.
Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar.