banner564

Bir tarih dersi

Küresel güçlere karşı verilen mücadele sonunda 30 Ağustos 1922’de kazanılan zaferin 98’inci yıldönümünde Büyük Önder Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve Türk ordusunu saygıyla anıyoruz.
Türk ordusunun, İtilaf Devletlerinin desteklediği Yunan ordusuna karşı giriştiği genel saldırıyı tanımlayan Büyük Taarruz, Kurtuluş Savaşı’nın en önemli aşamasıdır. 21 Ağustos 1922’de taarruz emri verilmiş, 26 Ağustos’ta saldırı başlatılmış, 30 Ağustos Başkumandanlık Meydan Muharebesinde Yunan kuvvetleri yenilmiş ve 9 Eylül’de Türk ordusunun İzmir’e girmesiyle Büyük Taarruz sonuçlanmıştır. Yunan kuvvetleri 18 Eylül’de Anadolu’yu tamamen terk etmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk 1924 30 Ağustosu’nda Kütahya’daki bir törende yaptığı konuşmada iki yıl önce kazanılan zaferi şu cümlelerle özetlemişti.
“Afyonkarahisar-Dumlupınar Meydan Savaşı ve onun son parçası olan 30 Ağustos Zaferi, Türk tarihinin en önemli dönüm noktasıdır. Besbellidir ki yeni Türk devletinin, genç Türk Cumhuriyeti'nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Türk ulusu burada kazandığı zaferle, açığa vurduğu gücü ve istemiyle, bu belli gerçeği bir kere daha tarihin bağrına çelik kalemle koymuş bulunuyor.”
98 yıl önce Anadolu topraklarında verilen mücadele, bugün Doğu Akdeniz’de verilmektedir. Avrupa Birliği’ni yanına aldığını düşünen Rum-Yunan ikilisi Doğu Akdeniz’e en uzun kıyısı bulunan Türkiye’yi yok sayarak hareket etmektedir. Ancak Türkiye uluslararası hukuka dayalı mücadelesini ortaya koydukça Rum-Yunan ikilisi yandaşlarından duruma müdahale etmelerini beklemektedirler.
Türk halkının en zayıf olduğu dönemde dahi, Anadolu insanının azmi, onları tarihte eşi benzeri görülmemiş bir zafere taşımıştır. Türk Kurtuluş Savaşı, yıllardır emperyalizmin baskısı altında ezilmiş bütün halklara, bu ezilmişliğin bir kader olmadığını ve kendi kaderlerini kendilerinin belirleyebileceğini göstermiş müthiş bir başkaldırıdır. 
Günümüzde Türkiye üç kıta arasındaki coğrafi konumunu sağlamlaştırmış uluslararası platformlarda dikkate alınması gereken bir konuma kendini yerleştirmiştir. Akdeniz’in doğusunda yapılacak bir planlamaya Türkiye “Evet” demedikten sonra o planlamanın hayat bulması olanaksızdır. Tarihten ders alınmadığı sürece, tarihin tekerrür etmesi, tarih biliminin doğasında vardır.
30 Ağustos’un başkomutanı Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Kurtuluş Savaşımızın bütün kahramanlarının aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyor, ulusumuzun en büyük bayramı olan 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyorum.
Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar.

YORUM EKLE

banner608

banner473