banner564

Bir yıl önce ve bugün        

 Geçtiğimiz yılın son günlerinde gündemin ana maddesi ‘erken’ genel seçimlerdi…
 UBP’nin eski genel başkanı Hüseyin Özgürgün o günlerde Başbakan’dı ve önünde daha uzunca bir süre vardı…
 Fakat bir anda, partisine mensup milletvekillerinin onayını da almadan “Hodri meydan” diyerek CTP’ye erken genel seçim çağrısı yaptı…
 CTP’nin yeni genel başkanı Tufan Erhürman da buna “Buna varız” dedi ve seçimlere gidildi…
 Sonuçta ‘Hodri Meydan’ çeken Özgürgün Başbakanlık koltuğunu kaybetti…
 Daha sonra parti genel başkanlığı da gitti…
 Tufan Erhürman ise sürpriz bir sonuçla Başbakan oldu…
 Günü gelince, Özgürgün ‘kimlerin telkiniyle’ Hodri Meydan çektiğini elbette anlatacak…
 Mesajın nereden geldiğini veya kimlerin etkisinde kaldığını da açıklayacak…
 Bunu, siyasete veda ederken yapmasını bekleyeceğiz…
  
Peki, ne değişti?

 Seçim zamanı tüm partiler halka mavi boncuk dağıttı...
 Reformlar konusunda sözler verildi…
 Kimi sağlıkta, kimi eğitimde ‘Tam Gün’ uygulamasından söz etti…
 Ne var ki; seçim sonrasında bu sözler yerine getirilmedi...
 Eğitimde başarı oranı dibe vurdu…
 Sağlıkta bilinen sıkıntılar devam ediyor…
 Uzman doktor eksikliğinden dolayı, bazı basit hastalıklarda dahi ‘teşhis’ sorunu yaşanıyor…
 Bilinçsiz veya gereksiz ilaç kullanımı patlamış durumda…
 Vatandaşlar ise basit sorunların çözümsüz kalmasından dolayı üzüntü yaşıyor…
 Köyde oturan adam telefonun bir aydan beri kesik olduğunu, basit bir arızanın giderilmediğini söylüyor...
 Bir diğeri hala kuyu suyu kullanmak zorunda kaldığı için isyan ediyor...
 Binlercesi pahalılıktan dert yanıyor...
 Hele kış aylarında sobalar yandığı zaman, elektrik faturası insanların canını yakıyor...
 Elektriğin neden bu kadar pahalı olduğunu yıllardır tartıştığımız halde; bunu tersine çevirecek kararların alınamamasının tek nedeni özelleşmeye karşı çıkmak ve KIB-TEK’i devlet kafasıyla yönetmektir...
 Sağcısı da, solcusu da; üç, beş tane oy uğruna bu ülkeyi dünyanın en pahalı yerlerinden biri haline getirdi...
 Kullandığımız elektrik santralleri hem pahalı üretim yapıyor, hem de çevreyi ve insanları zehirliyor...
 Yine de popülizm uğruna önlem alınamıyor...
 
Kontrolsüz zehir kullanımı

 Doğası güzel, hemen her gün güneşi görebildiğimiz küçük bir ülkede yaşıyoruz...
 Ama bu güzel ülkeyi her geçen gün daha da kirletiyoruz...
 Kirletenlere yönelik ceza vermiyor, temizlik seferberliği başlatmıyoruz...
 Bakımsız yollarımızı yenilemek için proje üretemiyoruz...
 Devletin akaryakıttan ve araç kayıtlarından elde ettiği gelirleri, yolların yapımına ve çevreye harcamak yerine maaşlara aktarıyoruz...
 Barış Harekâtından bu yana tam 44 yıl geçtiği halde bu yanlış uygulamaları sürdürüyoruz...
 Aynı zihniyet, aynı başarısız icraatlar devam ediyor...
 Ama artık yeter...
 Başıboşluk, denetimsizlik ve takipsizlik nedeniyle böylesi güzel bir ülkede zehirlenmeler ve buna bağlı erken ölümler hızla artıyor...
 Genç insanları kalp ve kanser hastalıklarından dolayı kaybediyoruz...
  Bunların bir değerlendirmesini yapmak ve ciddi önlemler almak zorundayız...
  Hayırlı Cumalar… 

YORUM EKLE

banner608

banner473