banner564

Birinden kurtulurken, diğerleri gelmesin

  Yılın hemen her gününde güneş görebildiğimiz bir ülkede yaşıyoruz...
  Mayıs ayının ortasında son 73 yıldan bu yana en sıcak günleri yaşıyoruz…
  Böylesi dönemlerde çevre temizliğine çok daha fazla dikkat etmeliyiz…
  Yılanlara, farelere, sineklere karşı önlemler alınmalıdır…
  Öncelikle insan boyunu aşan kuru otlar ‘yıldırım hızıyla’ temizlenmeli, ardından ilaçlama çalışmaları başlatılmalıdır…
  Hiç kimse karşımıza çıkıp da ‘parasızlık edebiyatı’ yapmasın…
  Maaşlar için kaynak yaratabildiğiniz gibi, temizlik için de yaratmalısınız…
  Ana göreviniz de budur…
  Coronavirüs salgınını ‘şimdilik’ pek kayıp vermeden atlattık…
  Elbette mutlu ve gururluyuz…
  Ancak başka salgınlara karşı da kendimizi korumak zorundayız…
  Ülke genelinde temizlik kampanyaları başlatılmalı, çöpler toplanmalı ve çevreyi kirletenlere ağır cezalar öngören yasalar Meclis’ten çıkarılmalıdır…
  Kamyon dolusu çöpü yolun ortasına döken bir kişiye sadece 8 lira ceza kesmekle bu hayati sorunu çözemeyiz…
  Cezalar mutlaka caydırıcı olmalıdır…   

Yılların sorunu Teknecik

  Bir başka önemli konu Teknecik Elektrik Santralinden yayılan kara dumanlardır…
  Yani zehirler…
  Yıllardan beri gündemde olduğu halde santrala hala bir filtre takılmadı...
  Bunun daha fazla ihmal edilmesi, insanlığa karşı yapılabilecek en büyük kötülüktür…  
  Yeni dönemde araçların egzozlarından çıkan zehirleri önlemek için çıkarılan ceza yasaları uygulanmalıdır...
  Zamanında bakımı yapılmayan yüzlerce devlet aracından da zehir yayılıyor...
  Çakıl, kum taşımacılığı denetim altına alınmalıdır...
  Belediye araçları bile, kamyonlarla kontrolsüz bir şekilde çöp taşıyor...
  Boş araziler, yarım inşaatlar, hatta inşaatı tamamlanan bina çevrelerinden atıklar toplanmıyor...
  Toplanması yönünde önlem alınmıyor...
  Belediyelerin önemli bir kısmı bu konuda karar üretemiyor...
  Çevre Bakanlığının adı var, icraatı yok...
  Sebze ve meyve üretiminde aşırı dozda zehir ve hormon kullanımı sürüyor...
  Ekmek fırınlarının büyük bir çoğunluğu denetlenmiyor...
  Hastalıklı hayvan satışlarına göz yumuluyor...
  Böylesi bir durumda insanların kanser belasına yakalanmaması mümkün mü?..
  Elbette değil...
  Öyleyse bu saydıklarımızla kim ilgilenecek?..
  Bunları kim düzeltecek?..
  Elbette ülkeyi yönetenler…
  İyi haftalar…

YORUM EKLE

banner608

banner474