KKTC hükümeti iyi niyetli kararlar alsa da; Coronavirüs krizine karşı özellikle ekonomik anlamda yeterli önlemler alınamadı…
  Bundan 3 ay önce 13’üncü maaşları ayın ortasını bile beklemeden dağıtabilen bir hükümet, şimdi böylesi bir kriz karşısında “param yoktur” diyebiliyor…
  Borçlanmak suretiyle Mart ayı maaşlarını ‘kesintili olarak’ ödeyebilirken, Nisan sonunda nasıl ödeme yapılacağını bilen yoktur…
  Bazılarına göre; tek umut Türkiye’dir…
  Gözünü, halkın birikimlerine dikenler de vardır…
  “Bankalardaki mevduatlardan alıp bize versinler” diyenlerin büyük bir kısmı yıllardan beri ‘demokrasi ve insan hakları savunuculuğu’ yapanlardır…
  Öyleyse; şimdi insan haklarına tecavüz neden ön plana çıkarılıyor?..
  Demek ki; ortada bir yönetim krizi vardır…
  Yıllarca kontrolsüz bir yönetim anlayışıyla hareket edilmesi ve partizanlığın her şeyin önünde gitmesi yüzünden KKTC’nin ekonomisi ‘kağıttan kale’ olmanın ötesine gidemedi…
  Kasasında ‘kötü gün için’ tek kuruş toplanmadı…
  Her zaman “Türkiye ödesin, biz dağıtalım” anlayışıyla hareket edildi…
  Özelde çalışanlar hiç önemsenmedi…
 
Şimdi ne yaparız?..

  Küçük bir ülke olduğumuz için turizm ve eğitim sektöründen elde edilen gelirlerle ekonomimizi çok daha iyi noktalara getirme şansımız vardı…
  Ama bunu başaramadık…
  Yatırımcılara saldırıyı ön plana çıkardık…
  Türkiye’den buraya milyar doları aşkın para getiren insanlara saldıranlara gülücük dağıttık…
  Hala bugün oldu, bu ülkenin gerçeklerini söylemek yerine, kahramanlık edasıyla yatırımcılara sünnetçi korkusu verilmesini büyük bir üzüntüyle izliyoruz…
  Halbuki; turizm ve eğitim faaliyetleri tamamen durduğu için hayvancı sütünü ve etini satamaz oldu…
  Hayvancılar Birliği Başkanı’nın itiraf ettiği gibi; üretilen sütün yarıdan fazlası elde kaldı…
  Süt ürünleri de öyle…
  Tavuk, hindi, yumurta, et ve et ürünleri, sebze-meyve, meşrubat, kahve ve daha onlarca yerli malzemenin satışları yüzde 70 oranında gerileme gösterdi…
  Daha yolun başındayız…
  Nisan, Mayıs, Haziran aylarında nelerin olacağını kestirmek hiç de zor değildir…
  Devletten maaş alıp da masa başında kahramanlık yapanların sırtını okşayarak siyaset yapanların önümüzdeki aylarda ‘ne tür mucizeler yaratacağını’ merakla izleyeceğiz… 
  
Halkımız iyi niyetlidir

  İçinde bulunduğumuz bu kritik süreçte; zor günleri aşabilmek için halkımızın her türlü sıkıntıya karşı sabırlı davranacağından eminiz…
  Burada önemli olan mali durumu iyi olanların, sıkıntı çeken insanlarımıza yardım elini uzatmasıdır…
  Bizler de Diyalog Medya Grubu olarak bu anlayışla bir yardım kampanyası başlatmış durumdayız…
  “Ben de varım” kampanyasını Cuma gününe kadar sürdüreceğiz…
  Albank Lefkoşa Merkez şubesinde açılan ‘Coronavirüs Felaketi Yardım Kampanyası’ hesabına yapılacak yatırımları Cuma günü sonuçlandıracak ve Kuzey Kıbrıs Kızılay Derneği’ne aktaracağız…
  Dernek bu yardımları adanın tüm bölgelerinde ihtiyaçlı ailelere dağıtacak ve bunun detaylarını sizlerle paylaşacağız…
  Muhtarlarımız bu süreçte en önemli bilgi kaynağımız olacak…
  Bölgelerinde ihtiyaçlı ailelerin listesini hazırlayıp, bugün saat 16.00’da Diyalog TV canlı yayında açıklayacağımız Kızılay adresine gönderecekler…
  Ardından dağıtımlar başlayacak…
  Kampanyamıza destek verenlere bir kez daha teşekkür ederken, Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın dün benzeri bir kampanya başlatmasını selamlıyoruz…
  “Biz bize yeteriz” kampanyasının hayırlı olmasını diliyoruz…