banner564

Bizdeki sevgi hilesizdir

   Türkiye Cumhuriyeti’nin 98’inci kuruluş yıldönümünde, Kıbrıslı Türklerin Atatürk ve bayrak sevgisini ‘bilmeyenlere’ veya ‘bilmezden gelenlere’ anlatmak görevimizdir…
   Özellikle içinde bulunduğumuz dönemde bundan kaçınamayız…
   İngiliz sömürge idaresinin hüküm sürdüğü yıllarda bile okullarına, iş yerlerine, evlerine Türk bayrağı çeken bu halkın, her türlü yasağa karşın Atatürk’ün devrimlerini günü gününe benimsediğini herkes öğrenmelidir…
  Türkiye’de yaşayan Türklerin ezici bir çoğunluğu maalesef, burada verilen mücadelenin ve Atatürk’e bağlılığın farkında değildir…
  Hatta belirli bir kesim adaya Türklüğün 1974 sonrasında geldiği iddiasındadır…
  Peki bunun sorumlusu kimdir?..
  Elbette bizleriz…
  Özellikle son 20 yılda; Kıbrıslı Türklerin 1920’lerden beri verdiği mücadeleyi Türkiye’ye dahi anlatamadık…
  Bunun için toplantılar, konferanslar düzenleyemedik…
  Hazır eldeki kitaplardan yararlanmasını da bilemedik…
  Ne kadar üzücü bir durum?..
  Kendi çocuklarımıza, nereden nereye geldiğimizi anlatma becerisini de gösteremedik…
  Farklı görüşlere saldırma kültürü ile siyaset yapanlar sayesinde, tüm başarılarımızı ve mücadelemizin değerini anlatamadık…
  Anlatmak isteyenlere destek yerine köstek olduk…
  Ve bunu fırsat bilerek; buradaki insanların Türkiye’ye ve Atatürk’e bağlılığını sorgulama cesareti gösterenler oldu…
  Onlar adına üzgünüz…
  Onlar dönemin temsilcileri veya emir kullarıdır…
  Onlar Atatürk sevgisini cesaretle gösteremeyenlerdir…
  Onlar Türkiye’deki değişimleri göremeyenlerdir…
  Ama bizdeki Türkiye ve Ata sevgisi ölümsüzdür…
 
Büyük sevgi gölgelenemez

  Atatürk’ün 100’üncü yaş gününde Türkiye’de askeri yönetim vardı…
  Ve 100’üncü doğum yılı münasebetiyle tüm Türkiye gazeteleri bir yarış halinde Atatürk’le ilgili yazı dizileri yayınlama kararı almıştı…
  O günlerde Türkiye’nin yüksek tirajlı Günaydın gazetesinin Kıbrıs muhabirliğini yapıyordum…
  Günaydın’ın patronu Haldun Simavi beni İstanbul’a çağırıyor ve soruyor:
  “Evladım Kıbrıslı Türkler Atatürk döneminde ne yapıyordu?..”
  Çok genç yaşta olduğum için bunu bilmeme imkan yoktu…
  Elimizde yararlanabileceğimiz bir kaynak da bulunmuyordu…
  Araştırmak için süre istedim…
  Ve adaya dönerek çalışmaya koyuldum…
  Merhum Mücadele Önderimiz Dr. Fazıl Küçük, merhum Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve Kıbrıslı muhalif eski siyasilerden merhum Faiz Kaymak ile görüşerek ilerlemeye başladım…
  Devrimlerden sonra Kıbrıs’ta ilk şapkayı giyen Lefkeli Nekipzade’nin ailesiyle, Atatürk döneminde öğretmenlik yapan yaşlı kadınlarla görüşmenin yanı sıra, Latin harfleriyle ilk Türk gazetesini çıkaran ‘Söz’ gazetesinin sahibi Remzi Okan’ın Ankara’da yaşayan kızları Beriya ve Vedia hanımlarla görüştükten sonra ortaya mükemmel bilgiler ve belgeler çıkmıştı…
  Bunlar yazı dizisi halinde 10 gün süreyle tam sayfa halinde Günaydın’da yayınlandı…
  Sonrasında az eklemelerle küçük bir kitap haline getirildi…
 
Kimin umurunda

  O dönem Türkiye Milli Eğitim Bakanlığı ile Kıbrıs Türk Federe Devleti Eğitim Bakanlığı ‘Atatürkçü Kıbrıs Türkleri’ kitabının ‘yardımcı ders’ olarak okutulması yönünde karar almıştı…
  Bir süre okutulduğunu biliyoruz…
  Sonrasında vazgeçildi…
  Nedeni siyasidir…
  Gerçeklerden uzaklaşma gayretlerinin ufacık bir bölümüdür…
  Bunu görebiliyor ve üzülüyoruz…
  Ama bilinmeli ki; sahte sevgiler ve hareketler gün gele gerçek sevgilere yenilecek…

  

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 2 yıl Önce

Türkiye’de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında , Diyanet işleri Başkanlığı tarafından 81 ildeki Camilerde okutulmak üzere hazırlanan Cuma hutbesinde Türkiye Cumhuriyetini kuran ‘ Mustafa Kemal ATATÜRK ün ismine yer verilmedi ????? !!!!!!
Hacılarımıza Hocalarımıza ne oluyor acaba !!!!!

Öz
Öz - 2 yıl Önce

Bizde Said Molla yoktur.Saidi Nursi yoktur.İskilipli yobazlar yoktur. Kuvvayı İnzibatiye yoktur. Devrimlere karşı gelen,latin alfabesini kabul etmeyen, kılık kıyafet kanununa uymayan yoktur.keşke Yunan kazansaydı diyen Fesli Mısıroğlu gibileri ve onu ziyaret edenler yoktur.Laikliğe aykırı konuşan yoktur. Kadınları kapatan yoktur.Tarikat, cemaat şıhlar, gibi yobazlar yoktur.Diyanet işleri başkanlığı ve din görevlileri gibi ruhban sınıf olmamıştır. Bizde ''Atatürk Devrimleri'' hiç bir zorlama olmadan, sevgi ve içtenlikle gerçekleşmiştir.
Bizdeki sevgi, hilesizdir

Hüseyin Becer
Hüseyin Becer - 2 yıl Önce

Biz doğuştan Atatürkçüyüz. Babamız da, dedemiz de Atatürk ilkelerini ilk benimseyenlerden. Dirliği çıkarıp da pantolona geçenlerden. Hem de İngilize baka baka inadına.

Hüseyin Becer
Hüseyin Becer - 2 yıl Önce

Ben Yeşilovalıyım. Şimdi Mağusada yaşıyorum. Çocuklarımı Atatürkçü olarak yetiştirdim. Her milli günde bayraklarım balkonumda asıllıdır. Atatürk’ün de portresi. Dün de asılı idi. Gelecekte de asılı olacak.

Turkish power
Turkish power - 2 yıl Önce

Evet ingiliz mühimlerinin ve de oryantal (bakınız şark demiyoruz dansöz diyoruz) çakma köz lü palikarya yancisi entellerinin de sevgisi katıksız ve saftir

banner608

banner474