banner564

Bizdeki siyasete bir isim bulalım

   Kıbrıs’a özgü yemekler vardır...
   Molehiya, bumbar, şeftali kebabı, kolokas (veya Kolakas), bullez...
   Hellim böreği, bidda patates...
   Ekran başına geçtiniz ve bunların tarifini yapıyorsunuz...
   Bilmeyenler de öğreniyor...
   Bugünkü tarifimiz siyaset üzerine olsun...
   Anlatın bakalım; Kıbrıs’ın siyaseti nasıl bir şeydir?..
   Cumhurbaşkanı devletin başı, Başbakan ise hükümetin başıdır...
   Cumhurbaşkanı dış politikayı yürütmekle görevli...
   Başbakan’ın işi iç meseleler...
   Başbakan’a bağlı 10 tane bakan var...
   Tümü milletvekili...
   Milletvekilinin olması gereken yer Meclis değil midir?..
   Elbette öyle olmalı...
   Ancak; bizde milletvekili seçilen hemen herkes bakanlık için yarışıyor...
   Aynı partiye mensup insanlar, gittikleri her yerde birbirlerinin kuyusunu kazıyorlar...
   “O beceriksiz” diyerek söz başlıyor, daha sonra kendi hizmetlerini göklere çıkarıyor...
   Amacına ulaşamadığı zaman Başbakan’ı sıkıştırma yoluna gidiyor...
   “Desteği çeker, hükümeti düşürürüz” şantajları gündeme geliyor...
   Başbakan, böylesi durumlarda ‘parti içi dengeleri’ ön plana çıkarıyor...
   “Kabinede her bölgeden milletvekili olmalı” diyor...
   Lefkoşa, Girne, Güzelyurt, Gazimağusa, İskele ve Lefke...
   İlçenin büyüklüğüne göre; bakanlık koltuklarını hazırlıyor...
   Koltuğa yerleşemeyenler, bir süre sonra istifa ederek başka bir partiye geçiyor...
   Bir gün önce “ölürüm yoluna” dediği eski partisini yerden yere vurmaya başlıyor...
   Bir süre önce elini öptüğü lidere akıl almaz eleştiriler yağdırıyor...
   Seçimler yaklaşınca şansının hangi tarafta ağır basacağını hesap ederek, iki çalım, bir tekme, dönüyor eski partiye...

Yıllarca aynı filmi gördük

   Bu arada Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasında kıran kırana yarış başlıyor...
   O mu daha büyük, ben mi?..
   Sen ondan yana mısın, benden yana mı?..
   Ondan yana isen çekerim koltuğu oturursun yere...
   Benden yana isen, bakmam yeteneğine devam edersin göreve...
   Örnekleri daha fazla çoğaltmaya gerek yok...
   Sıra geldi isim koymaya...
   Böylesi bir siyasete isim koymak kolay mı?..
   Kıbrıs usulü, kelle siyaseti...
   Kolakas, bullez karışımı, yanında gollandiro salatası, midesi bozuk KKTC siyaseti...
   Çok mu uzun oldu?..
   Öyleyse kısaltalım...
   Tavşana kaç, tazıya tut siyaseti...
   Galiba bu sonuncusu en iyisi...
   Peki bu siyaset sürdürülebilir mi?..
   Kesinlikle sürdürülemez...
   Öyleyse ne yapmalı?..
   Sil baştan başlamalı...
   Yeni bir Anayasa, yeni seçim sistemi, yeni siyasal partiler yasası...
   Ve insanımıza umut verecek yeni bir siyaset anlayışı...
   Milletvekili Meclis’te, teknokratlar kabinede...
   Başbakan-Cumhurbaşkanı gerilimine son verecek bir sisteme geçiş...
   Güneyde olduğu gibi... 
   İyi pazarlar…

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 3 yıl Önce

Kırk yıldır Kronikleşmiş KKTC Siyaseti ile ne Uluslararası iliskilerde ve ne de Toplumumuzla bir başarı sağlayabilmişizdir , Kurduğumuz Kronikleşmiş bu Sistem içerisinde Kıbrıslı Türkler her geçen gün daha da fakirleşip yoksullaşıyor ve de kötü siyasetimizden dolayı daha da Yalnızlaşıyoruz, Bir Zamanların Ganimet Zengini , Tüm Avrupa ve İngiltere’ye muazzam İhracat yapabilen , her yıl Avrupa ve bilhassa İngiltere’den Bol miktarda Turist ağırlayabilen Kıbrıslı Türklerin bugünkü hali maalesef içler acısıdır, Ekonomik başarılarından dolayı Akdeniz’in Yıldızı olma potansiyeli olan Kuzey Kıbrıs iç ve Dış siyaset beceriksizliğinden dolayı bugün maalesef acınacak bir Dilenci durumuna düşürülmüştür,
Uluslararasi Alanda ise istenmeyen bir Toplum durumuna düşürülen Kıbrıslı Türk’lerin artık Biz Nerde Yanlış Yaptık sorusunu sorma zamanı gelmiştir !

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar kktc de dar alanda kısa paslaşmalar nüfus büyük ilçe kadar cokbilmislik uzayda

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

1974 kadar basiniza taş dussun palikarya baba özlemini atamıyorsun mr köz

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Seni kendine bıraksak ya palikarya zurnacıya ya pasından davulcuya kaçarsın yok öyle başlık almadan gelin vermek boşa hayal kurma mr köz

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Vay be senden başka kimse ailesine bağlı değil vatanına milletine bağlı değil yani sünnetsiz rum sifandi da türk mu birtarafina girdi

Turkish power
Turkish power - 3 yıl Önce

Vay be kral arthur köz baba ve yuvarlak masa şövalyeleri 40 haramiler merak etme kimsenin kıbrisi senin tayfaya bırakma niyeti yok

Öz
Öz - 3 yıl Önce

K/Türkler, ailesine bağlıdır.Hısım akrabalar ile görüşürler,sevinçte tasada birlikte olurlar.Komşuları ile ilişkileri kardeş ilişkisi gibidir.Gerek yurt dışı, gerekse yurt içi ziyaretlerinde komşuları tarafından bir yakın akraba gibi karşılanırlar.Büyüklere ve küçüklere sevgi saygı esastır. Öğretmenleri ve kendilerine bir şey öğretenlere minnettardırlar.1974 e kadar da toplumda birlik ve beraberlik vardı. Karşılıksız birbirlerine yardım eder, nöbete gider, kazandıklarının bir kısmını teşkilata verirdi.1974 e kadar adil ve hakyemez olan bu toplum, ganimet üleşilmesi, işe yerleştirme, makama tayin konularında yaşanan adaletsizlikler ile her şey bozuldu. Buna sebep olanlar da toplumu Vatan Millet Sakarya nutukları ile kandırıp iktidara çökenler oldu. Kıbrıs Harekatında kaçanlar, saklananlar yalakalıkla belli yerlere geldiler. Yalakalık, nepotizm, partizanlık olmazsa olmaz oldu. Bal tutan parmağını yalar oldu. Menfaat geçer akçe olunca, mamma için Bayrak Ezan söyleşisi başladı. Sokaklarda namaz, ilahiyat liseleri, tarikatlar, cemaatlar günlük hayata girdi.Yaşamlarına uymasa da savunucuları ortalara çıktı.
Bunlar düzelmez değil. K/ Türkleri kendi haline bıraksalar her şey zamanla düzelir.
Biz 40 dervişiz, birbirimizi biliriz.

banner608

banner474