banner564

Bizi biz yapan seçimlerimizdir

Bir KKTC klasiğini daha izlemeye hazırlanın. Erken genel seçim tarihinin Resmî Gazetede yayınlanmasının ardından seçim startı verildi. Erken milletvekilliği seçiminin tarihi 23 Ocak 2022 olarak belirlendi. Bir KKTC klasiği diyorum çünkü beş yılda bir yapılması gereken milletvekilliği seçimleri, genelde beş yılı tamamlanmadan yapılmaktadır.
Seçim tarihinin kesinleşmesi ile birlikte önümüzdeki günlerde yine aynı senaryoları izlemeye hazır olun. Tüm siyasi partiler değişimden söz edecekler. Ekonomiyi güçlendirmek için turizm ve yükseköğretimin önünü açacaklarından söz edecekler. Özel sektörü kalkındırmak için gerekeni yapacağız diyecekler. Sürdürülebilir olmayan sağlık sektöründe reformdan bahsedecekler. Milli Eğitimdeki açmazı biz düzeltiriz diyecekler. Yüksek rakamlara ulaşan işsizliğe çözüm cebimizde diyecekler ve diyeceklerde diyecekler... Kısacası siyasi partiler sazı aldıkları gibi ellerine çaldıkça çalacaklar; çaldıkları gibi de yine kendileri söyleyecekler… Ne zamana kadar? 23 Ocak 2022’ye kadar.
Şu küçücük coğrafyamızda ne yazık ki kendimize bir düzen tutturamadık. Akarsudaki bir yaprak misali, suyun akışında gidiyoruz öylesine. Yaşadığımız coğrafyada ilk milletvekilliği seçimini 1976 yılında Kıbrıs Türk Federe Devleti zamanında yapılmıştı. O günlerden günümüze geçen 45 yıllık süreç içerisinde, beş yılda bir yapılması gereken milletvekilliği seçimlerinin 9’uncusunu yapıyor olmamız gerekmekteydi. Ancak geçen 45 yılda seçim sonrası oluşan siyasi yapılar sürdürülebilir olmadıklarından 16. milletvekilliği seçimini yapıyoruz.
Önümüzdeki bu milletvekilliği seçimlerinde de bir şeyin değişeceğine inanmıyorum. Değişim için öncelikle coğrafyamızda zihniyet değişikliğine ihtiyacımız var. Bunun bir göstergesi olarak seçime girecek olan partilere ve parti adaylarına bir göz atmamız yeterli olacaktır. Parti adayları kolay kolay değişmezken, değişenler de yerlerini kızlarına, oğullarına veya diğer aile üyelerine bırakıyorlar. Dolayısıyla bir aile saltanatı görünümüne bürünen mecliste milletvekilleri değişmezken, zihniyet değişiminden de söz edilemez.
Değişimin bir işaretini de aynı görüşü paylaşan siyasi partilerin seçimlerde birlikte hareket etmelerinde ararım. Küçücük coğrafyamızda siyasi parti enflasyonu yaşanıyorken, toplumsal yaşam kalitemizde de deflasyon yaşanmaktadır. Siyasi partilerin çok olmasına demokrasi derken, toplumsal yaşam kalitemizin düşük olmasına da Kıbrıs sorunu diyoruz. Ancak bizi biz yapanın seçimlerimiz olduğuna hiç mi hiç bakmıyoruz…
Seçim zamanları siyasi partiler tarafından hazırlanan seçim programlarının, seçim sonrasında nasıl görmezden gelindiğini bunca zaman içerisinde yaşayarak öğrendik. Bu seçim döneminde de birçok planlar, programlar havada uçuşacak. Ancak kapınıza gelecek siyasilere şu soruyu sorabilmelisiniz; mecliste bulunduğunuz bunca süre içerisinde, bu coğrafyaya ne kadar toplumsal fayda sağladınız? Kısacası kapımıza gelecek olan siyasilerle toplumsal sorunlarımızın özüne eğilelim, siyasi partilerin popülist söylemlerine değil… Aksi halde seçim sonrası yine aynı terane bizi bekler. 
Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar.

YORUM EKLE

banner608

banner473