banner564

Brexit, hellim, portakal ve İngiltere’ye vizesiz seyahat

  İngiltere’nin; Avrupa Birliği’nden ayrılması bazı tartışmaları da gündeme getirdi…
  KKTC’nin üretim şampiyonu (!) olduğu hayaline kapılanlar, AB yasaklamasının artık geçerli olamayacağını ve İngiltere’ye doğrudan ihracat yapabileceğimizi söylemeye başladı…
  Bazıları daha da ileri giderek, Londra’ya vizesiz uçuş yapılabileceğini ileri sürdü…
  Kuşkusuz; bunlar güzel düşünceler…
  Hayali bile cihana bedel…
  Ama bu şartlarda; İngiltere’ye ihracat hiç de kolay değil…
  Vizesiz uçuş mümkün değil…
  Neden mi?..
  Bir defa kendimizin güvenerek tüketemediği hellimi mi satacağız İngiltere’ye, yoksa narenciyeyi mi?..
  Narenciyede ciddi tuzlanmaların olduğunu üreticiler söylüyor…
  Gerekli tahlillerin yapılması durumunda iç piyasada satılması bile yasaklanabilir…
  Hal böyle iken narenciye ihracatından fazla umutlanamayız…
  Öncelikle yapılması gereken üretim kalitemizi artırmak ve sağlıklı ürün yetiştirerek ihracata hazır olmaktır…
  Aynı durum hellim için de geçerlidir…
  Ülke içinde ürettiğimiz hellimleri yiyemez duruma geldiğimizi herkes biliyor…
  Buna karşın ne Tarım Bakanlığı, ne de ilgili diğer birimler bunun üzerinde ciddiyetle durmuyor, üretimi bazı ciddi kurallara bağlama yönüne gitmiyor…
  Hal böyle olunca İngiltere gibi bir ülkeye ihracat hiç de kolay değildir…

Vizesiz seyahat

  KKTC vatandaşlarının İngiltere’ye vizesiz seyahat konusuna gelince…
  İngiltere garantör ülke olarak 1996 yılının sonuna kadar KKTC pasaportlarına havaalanlarında işlem yapıyordu…
  Pasaportu mühürlemese de küçük bir muhaceret belgesi üzerinde işlem yapıyor, Kıbrıslı Türklere 6 ay süreli vize veriyordu…
  Fakat; sonradan KKTC vatandaşı olan yüzlerce kişi Ercan’dan Londra’ya giderek havaalanında sığınma hakkı istemeye başlayınca İngiliz hükümeti önlem almak zorunda kaldı…
  Bir yıl içinde KKTC yetkililerine iki kez resmi uyarı yapılarak “Kıbrıslı olmayanlara KKTC pasaportu vermeyiniz. Bize büyük sorun yaratıyor” denildi…
  KKTC yetkilileri “Bırak İngiliz’in başına bela olsunlar” diyerek bu kadar ciddi bir olayı dikkate almadı ve pasaport dağıtımına devam etti…
  KKTC pasaportu ile Londra’ya giden ‘sonradan vatandaş olmuş’ kişiler, bu pasaportları yere atıp, Kuzey Kıbrıs’ta insanların işkence gördüğü iddiasıyla sığınma talebini sürdürdüler…
  İngiliz hükümeti, yasaların esnekliği yüzünden yüzlerce sığınmacıya ev ve para vermek zorunda kaldı…
  Ve bunun bir sonucu olarak KKTC pasaportlarına sınır kapılarında vize verme işlemini sonlandırdı…
  Bugün yaşadığımız tüm ekonomik ve siyasi sorunların ana nedeni KKTC siyasetidir…
  Bu kadar ucuz, bu kadar ciddiyetsiz bir siyasetin sonucunda her yönüyle iflas noktasına geldiğimizi kabul edelim…
  Bırakın İngiltere’ye vizesiz gitmeyi de; İngiltere’den gelen İngilizleri mülk satışlarında kazıklamaktan vazgeçmeyi deneyelim…
  Başbakan Tatar da ‘utanıyorum’ dediğine göre, İngilizleri kazıklayanlara ‘dur’ diyecek önlemleri daha da geç olmadan alalım…
  Paydaşlarla aylarca süren toplantılar yaparak zaman tüketmek yerine; basit bir karar için harekete geçelim…
  İyi haftalar… 

YORUM EKLE

banner471

banner473