banner564

"Brexit ve İngiltere pazarı”

İçteki kısır çekişmeler, Kıbrıs müzakerelerinde usandıran gelişmeler ve tüm bunların ortasında Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay’ın dile getirdiği İngiltere pazarının yeniden KKTC’ye açılabilme ihtimali.
Açıkçası şimdilik bir ihtimal bile olsa bu fikri sevdim. Zira Kıbrıs Türkü yıllarca bu topraklarda ürettiklerini İngiltere’ye satabiliyordu. Narenciyesinden patatesine, hazır giyiminden, konsantresine kadar çok büyük bir Pazar kapısıydı Birleşik Krallık.
Birleşik Krallığın Avrupa Birliği’nden çıkışıyla birlikte Kuzey Kıbrıs’ın ticari ilişkileri açısından bir fırsat penceresinin ortaya çıkabileceğine dikkat çekiyor Özersay. Bence bu konuda Kıbrıs konusunda olduğu gibi tüm siyasi partiler bir araya gelmeli ve Hükümet ile birlikte bu konuda bir yol haritası belirlenmeli. Hem de hiç vakit kaybetmeden.

TKP’ye ara emri 
TKP kuruldu kurulmasına ama güvercin kavgası TKP ile TDP arasında hız kesmeden devam ediyor. Zira önceki gün bu konuda mahkemeden 2. Ara emri kararı da geldi. 
TDP, beyaz güvercinin ve TKP isminin kullanılamayacağı konusunda bastırıyor. Zira bu konudaki argümanları da hayli ciddi, diyorlar ki “biz bir evlilik yaptık. Bu evlilik sırasında her iki tarafın çeyizi ile bir ev kurduk. Şimdi onlar çeyizlerini alıp gitmek istiyorlar. Bu mümkün değil. Çünkü yaptığımız evlilik antlaşması ile tüm çeyizler evin ortak malı olmuştu.”
Sizin anlayacağınız bu kavga şimdilik hem sokakta hem mahkemede devam edecek gibi. Yarın mecliste de aynı çatı altında kavgalar çıkarsa hiç şaşmayın. 

Trump dönemi 
Dünya yepyeni bir döneme bugün merhaba diyor. Şaşalı bir gösteri ile Amerika’nın yeni başkanı Trump bugün görevi resmen devralıyor ve dünyanın tüm merkezleri o’nun nasıl bir yol izleyeceğini merak ediyor. 
Agresif bir görüntü çizse de Trump’un daha liberal politikalar ve daha barışçıl bir yol izleyeceğini düşünüyorum. Zira özel sektörden gelen birisi için kavgadan ziyade çıkarlar ön plandadır. Ve Amerika’nın çıkarları doğrultusunda bir yol izleyecektir Başkan Trump.

Doğuş Derya ve Nutella
Doğuş Derya’nın CTP’nin MYK’sından istifası ve Nutella’nın içinde kanserojen madde içeren yağ bulunması bende aynı etkiye neden oldu. Nasıl mı?
BİRİNCİSİ: Evdeki dolapta Nutelle’nın olmamasına bir süre katlanmak zor olacak. Keza aynı şekilde MYK’sı da bir Doğuş Derya yoksa CTP ne işe yarar?
İKİNCİSİ: Evde yemek olmadığında bir dilim ekmeğin üzerine sürersin Nutella’yı ve açlığın anında gider. Gazetede yazacak bir konu yoksa Doğuş Derya’nın da içinde olduğu bir tartışma sayfayı okutur. Şimdi ikisi de yok.
ÜÇÜNCÜSÜ: İkisinin de bağımlılık yaptığı klinik testlerle kanıtlanmış durumda. 
DÖRDÜNCÜSÜ: Şahsen bende ikisinin de yatıştırıcı bir özelliği var. En sinirli anımda bile ikisi hemen öfkemin dinmesine neden oluyor. 
BEŞİNCİSİ: Bundan sonra evde Nutella’ya ulaşmak zor olacak. Keza aynı şekilde MYK’da olmayan Doğuş Derya ile ilgili bilgi almak da kolay olmayacak. 
ALTINCISI: Hayat artık daha zor...

MESAJLAR
Doğuş DERYA: MYK istifası ile bir anda tüm gözler üzerinize çevrildi. Bundan sonra artık partinin muhalefet kanadını siz temsil edeceksiniz gibi gözüküyor. 
Mustafa EMİROĞULLARI: Son bir iki gündür Lefkoşa’da bazı özel toplantılar düzenlediğiniz gözlerden kaçmıyor. Dereboyu’nda bulunan bir çorbacıyı kendinize mekân olarak seçmiş ve tüm görüşmelerinizi bu mekânda yapıyormuşsunuz. 
Erçin TEKEPINAR: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müsteşarlığı göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Ay sonu bu göreve resmen başlayacakmışsınız. 
Esin ÖZEREM: Sosyal Sigortalar Dairesi Müdireliği göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Elçin Bey’in müsteşar olması ile onun boşalttığı koltuğa sizin oturmanıza kesin gözü ile bakılıyor. 
Kamil KAYRAL: Gördüğünüz gibi memlekette oturduğu koltuğu bırakıp giden 3 kişi varsa bir tanesi de biz olduk her halde. Kamu hizmeti olarak bu sınavda bile sorulur. Koltuk bırakan 3 kişi kim? 
Ödül MUHTAROĞLU: DPÖ’nün bu yıl içinde gelişmesi için alınması gereken personel ile ilgili Mart ayı içerisinde gerekli düzenlemeler yapılıp atamalar gerçekleşecekmiş. Müjdeyi biz verelim istedik. 
Gürsel UZUN: Dün sabah Lefkoşa’ya geldiniz ama aldığınız üzücü bir haber sonrası Gazimağusa’ya geri dönmek zorunda kaldınız. Bu arada her gün gelip gitmek o kadar yolu zor olmuyor mu? 
Metin ÖZEREM: 40’lık dişinizi dün sökmüşler. Kolay mı bu yaşta insanın azı dişini çektirmesi. Allah yardımcınız olsun ve en kısa süre içinde geçmiş olsun. 
Haluk DOĞANDOR: Virüs sizi de yakalayıp fena halde yatağa düşürmüş ve soluğu hastanede almışsınız. Çok geçmiş olsun, tam olarak iyileşmeden sakın kalkmayın o sedyeden. 
Aytekin YAĞIZ: Seçim söylentileri yayıldıkça size olan ilgili de artmaya başlamış. Bu arada hafta sonu Meserya köylerini gezecekmişsiniz. Demek ki sizde havaya girdiniz. 
Ayşe ÖZTABAY: Geçen gece sürdüğünüz parfüm gerçekten birçok kişiyi etkilemiş. İnsanlar bazen sözünüze kanar bazen de kokunuza. Merak ettik valla şu parfümün adını. 
Ferhat ATİK: Grip salgını sizi de yakalamış ve virüs ciğerlerinize kadar inmiş. Amman bu işin şakası yok. İyice iyileşmeden sakın bir yere çıkmayın, çok geçmiş olsun size de. 
Ali İMAM: Süper lig ekipleri sizi izlemeye almışlar ve çok yakında sürpriz bir transfer görüşmesi gerçekleştirecekmişsiniz. Herkes sizi Doğu’ya gideceğinizi sanırken siz Batı’ya gidebilirsiniz. 
Hacı Durdu ÖZER: Hacı amcam selamını aldım, umarım en kısa sürede yeniden görüşebiliriz. Senin nezdinde tüm Vadili’ye bizden selam olsun.

GÜNÜN SÖZÜ
 “1974’ten itibaren ortaya çıkmış olan tek harita Annan Planı’ndaki haritadır ve o harita Kıbrıs Türk tarafınca verilmemiştir. Harita müzakere tarihimizde ilk kez Akıncı tarafından verilmiştir. Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’ın “%29 artı” olarak yine görüşmelerde kabul ettiği yaklaşım %29’un altına inilmeyeceğini ve bunun üzerinde bir yüzdeliğin ancak konuşulabileceğini ortaya koyan bir yaklaşımdır. Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’ın “%29 artı” yaklaşımının, bugün ki yaklaşımdan da çok farklı olduğunun halkımız tarafından bilinmesi gerekmektedir.”
Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş
YORUM EKLE

banner608

banner473