Canımız yandığı an birleşip tepki verebiliyoruz…
“Kana ihtiyaç var” dendi, seferber olduk!
O gencecik yaşamların sona erişene kahrolduk, yaşam mücadelesi verenlere can olduk!
Soruyorum; biz hep kötü günlerde mi varlığımızı, birlikteliğimizi hatırlayacağız?
Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşayan bizler eğer bu düzenden memnun değilsek değiştirmenin de elimizde olduğunun farkına varmalıyız…
Sadece Diyalog TV’de kaza olan yolla ilgili sayısız haber yaptık… Sadece o yol da değil, ölüme davetiye çıkaran yüzlerce yol, kavşak var! Yetkililerin gözünün önüne getirdik, ama ne oldu?
Hiç!
Ne zaman ki canlar veriyoruz ve toplumsal muhalefeti yükseltiyoruz, parmaklarıyla ağzımıza bal çalarcasına kaza olan noktada iyileştirme yapıp olayı kapatıyorlar!
Biz de memnunuz öyle mi?
Bakın çok net yazıyorum; yaşanan kazanın da, ölümlerin de sebebi bu yollara hiçbir tedbir almayan ve bilinçsiz sürücülerin çoğalmasına neden olan yapıya “devam” diyen geçmişten bugüne kadar ki yöneticileridir!
Dün hastanede an be an yaşananlara tanık oldum, gözlerim yaşardı, kendimi yayında zor tuttum… İçim acıdı… Birden karşımda üç bakanı gördüm ve dayanamayıp sordum: “Bakanlar Kurulu olarak bir şeyler yapacak mısınız bu konuda?” İçişleri Bakanı’ndan ilginç bir cevap geldi; aynen paylaşıyorum:
“Tüm taşıt araçlarının seyir yaptığı bir yol. Çok zamandan beri ihmal edilmiş bir yol. Yolun yapısında çok büyük kazaya sebebiyet verecek tahribatlar vardır. Çok erken bir zamanda bunun elden geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz, çok da geç kaldık aslında…”
Diyalog TV’de daha sonra Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst’ü canlı yayına bağladık… Bakın Sayın Dürüst neler söylüyor:
“Burada bir dikkatsizliğin olduğu ortada… Yollarımızda da eksiklikler ve yıpranmışlıklar olabilir ama her şeyin başı dikkat…”
Daha sonrada bu yol için ihaleye çıkılacağından filan bahsediyor…
Ne demiştik makalemizin başında; acılarımızın olduğu noktalarda birkaç iyileştirme yapılır ve unuturuz gider!
Yapılan açıklamalar üzerine gerçekten söyleyecek söz bulamıyorum…
Ve yine hemen hemen her makalede yazdığım şeyleri yeniden tekrar edeceğim; Bu vizyon yoksunu siyasetçileri seçen bizleriz! Mevcut siyasilerden ve yapıdan hiçbir şekilde iyi bir şey çıkmayacaktır…
Çünkü gaileleri değişim değildir!
Daha iyi bir düzeni hak ediyorsak, değişimden korkmayalım…
Bu çok nettir; yapılması gereken yepyeni yüzleri bu meclise sokmak ve önümüze bakabilmektir!
“Yok onun ekibi yok, yok bunun babası şu partiliydi, yok bu geçmişte o siyasinin adamıydı”
Geçin artık bu mazeretleri!
Ölüyoruz, tükeniyoruz…
Trafiğe verdiğimiz kaçıncı can?
Ya kansere?
Tümünün nedeni kötü yönetim!
Bunu bilelim, bunların düzelebileceğini ve bunun da bizim elimizde olduğunu unutmayalım…
Yeni canlar gitmesin artık, evlatlarımız daha iyi bir düzende yaşasın…
Eski zihniyetleri silip atalım…
Yoksa daha çok ağlayacağız, daha çok canımız yanacak…
Hem de çok!
