Dün İçişleri Bakanlığında Bakanlık Müdürü Hüseyin Amcaoğlu’nu ziyarete gittiğimde hoş bir sürpriz ile karşılaştım. Bir önceki hükümet döneminde KKTC Vatandaşlığına alınan Giray Bulak Hoca ve 2000 ve 2005 yılları arasında Türkiye Merkez Hakem Kurulu Başkanlığı görevini yapan, spor yazarı Bülent Yavuz Hocamız ile karşılaştık. 
Tam koyu bir sohbete başlayacaktık ki eski bakan, siyasetçi ve bir dönem Galatasaray da top koşturmuş Ali Çetin Amcaoğlu ve Mehmet Bolkan Hocamızda dâhil oldu bize.
Konu hali ile dün oynanan MTG-Nea Salamina maçına geldi.  Bülent Yavuz “madem UEFA Nea Salamina’ya KKTC’den bir takımla özel bir karşılaşma yapması için izin verdi, bu izin Türkiye’deki takımların da KKTC’ye aynı şekilde gelip özel maç yapmaları içinde bir emsal teşkil edebilir” dedi.
Yavuz “burada iş sizin (KKTC’nin) Futbol Federasyonu Başkanı’na düşüyor. Bu maçın izin kararını alıp, bu kararı gidip Türkiye’deki Federasyon yetkilileri ile görüşüp, konuyu UEFA’ya taşımaları halinde bu emsal teşkil edebilir ve bu gibi benzeri organizasyonlar burada bundan sonra yapılabilir” dedi.
Gerçekten de akla ve mantığa uygun geliyor. Bu kararı bir şekilde benzer organizasyonlar içinde kullanabilmek mümkün. Yavuz Hocanın dediği gibi biran önce bu kararı Türkiye’deki makamlara taşımak gerekiyor.
Öte yandan şuan 1. ligde Balıkesir Sporu çalıştıran tecrübeli teknik adam Giray Budak Hoca ile KKTC’nin başarılı hocalarından Mehmet Bolkan, bazı oyunların izlenmesi ve bu oyuncuların Türkiye’deki bazı takımlara tavsiye edilmesi konusunda görüş alış-verişinde bulundular ve bazı isimlerde antlaştılar.
Bir önceki hükümet döneminde vatandaşlığa alınması yüzünden olay olan Giray Budak Hoca’nın bu isteğini ve arzusunu görünce bir önceki hükümetin ne kadar doğru bir iş yaptığını da böylece görmüş oldum. Umarım şuanda ülkeyi yönetmekte olan hükümetimizde böyle cesur ve olumlu kararlar alıp yürürlüğe koyarlar. Henüz bir olumlu adımı görmesek te bu hiç olmayacağı anlamına da gelmez. Hala daha umut var bende. 

Ülke şoka girdi
Dün bir işadamı dostumu ziyarete gittim. Kendisi ile hem bir kahve içip dertleştik hem de ülkede son günlerde yaşananları bir iş adamı gözü ile değerlendirmesini istedim.
Anlattıkları karşısında şok oldum. Zira öyle bir tablo çizdi ki geleceğe dair umutlarımın ciddi şekilde azalmasına yol açtı. Zira son birkaç ayda ekonomik krizin kendini çok net gösterdiğini ama kimsenin bu durumu seslendirmediğini ilk ağızdan öğrendim.
Siyasi polemik konusu olmasın diye iş adamımızın ismini buradan paylaşmak istemiyorum. Ama KKTC’de çok geniş bir kitleye hizmet satan bir dostum. 
Geçen ay düzenli olarak personeli ile yaptığı değerlendirme toplantısını anlattı bana.  Düzenli olarak personeli ile yaptıkları toplantılarda şirket olarak hedefleri, müşteri memnuniyeti gibi konuları geniş bir şekilde ele alıyorlarmış.
Geçen ay kendilerinden 45 müşterinin gittiğini duyunca hayli sinirlenmiş toplantıda bizim iş adamı dostumuz. Bu kadar büyük bir miktarda müşterinin kendilerinden kopmasının nedenlerini sorgulamaya başlayınca da acı tablo ile maalesef yüz yüze gelmiş.
45 müşteriden 32 tanesini iş yerini kapatmak zorunda kalanları oluşturuyormuş. Geri kalanlardan birkaç tanesi fiyat kırma nedeni ile rakiplere geçenler ve diğer birkaç tanesi de müşteri memnuniyeti ile alakalı konulardan.
32 rakamı bana büyük ve ürkütücü bir rakam olarak geldi. Eğer bir iş adamının iş yaptığı 32 kurum ve kuruluş geçtiğimiz birkaç ay içerisinde iş yerini kapatmış ise durum vahime doğru hızlı bir şekilde gitmektedir.
Halkın son günlerde yaşanan olumsuzluklara, Kıb-Tek zammı gibi olaylara tepki vermemesinin nedeni ise ülkenin tamamen şokta olmasından kaynaklanıyor kanaatimce.

 MESAJLAR

Hasan SERTOĞLU: Ünlü isimlere göre son organizasyon emsal teşkil edebilir. Bir yoklayın bakalım bu işi, belki gerçekten denildiği gibi bir emsal teşkil edebilir ve umut olur önümüzdeki günlere. 

Sıla Usar İNCİRLİ: KTTB’nin düzenlediği Tıp Balosu’nda Zülfü Livaneli’nin bir şarkısını sahnede hayli güzel yorumlamışsınız. Demek ki sahnede de elinize mikrofonu alınca etkilisiniz. 

Fikri ATAOĞLU: Uzun süredir uzattığınız sakalları kesmişsiniz. Neyse biz konuyu ve sakal sebebini anladık. Allah bir daha böyle acılar göstermesin. 

Ali Çetin AMCAOĞLU: Geçen gece bazı dostlarınız ile yemekte görülmüşsünüz. Yemek boyunca eleştiri oklarınızı biran olsun elinizden bırakmamışsınız. Aman bu kadar öfkelenmeyin, sonra tansiyonunuz çıkar. 

Giray BULAK: KKTC Vatandaşı olduktan sonra KKTC’ye daha sık gelmeye başlamışsınız ve özellikle buradaki bazı oyuncuları da izlemeye almışsınız. 

Mehmet BOLKAN: Ayağınızda lif attığı için koşulara ara vermek zorunda kalınca hafif göbeklenmişsiniz. Neyse ayağınız iyileşir iyileşmez zaten o göbeği eritirsiniz hocam, geçmişler olsun. 

Mustafa AKINCI: Ercan Havalimanı’nın yapımı devam eden yeni terminal binasında incelemelerde bulunmuşsunuz. Hazır oraya kadar gitmiş iken geçen yıl ile bu yılın yolcu sayılarını da isteseydiniz. Bakalım aradaki farkı bulabilecek misiniz? 

Ayşegül BAYBARS: Bakan Soylu’ya hediye edilen tespihin aynısından size de hediye edilmiş. Demek ki artık sizi elinizde tespih ile göreceğiz. Allah kabul etsin, ne diyelim. 

Ali İMAM: Takımınızı Dumlupınar karşısında galibiyete getiren 2 gölü siz atarken diğer golünde pasını vermişsiniz. Bakalım ligi bu hızla giderseniz kaçıncı sırada bitireceksiniz? 

Tuluğ KALYONCU: Kıb-Tek’in yeni tarifeleri hakkında siyasiler gibi allı pullu cümleler yerine olayı öyle yekten anlatınız ki sizin paylaşımınızı okuyan herkes neyin ne olduğunu anlamış oldu. 

Utku KARSU: Dün öyle bir karikatür çizdiniz ki bizim sayfalarca yazıp anlatamayacağımızı siz bir resim ile gayet güzel anlattınız. Elinize ve kaleminize sağlık. 

Aktaç ATAİ: Son günlerde hangi programa katılmaya kaksanız ya teknik arız oluyor yada başka bir şey. En son dün katılacağınız programın yapımcısı hasta olduğu için program gene iptal olmuş. Bi tütsülenin isterseniz. 

Tolga ATAKAN: "Karayolları Dairesi 'bir nevi' özelleştiriliyor" dediniz ama bunun yasal bir zemini var mı? Yasalara rağmen yapabiliyorsanız valla tebrik edeceğiz sizi. 

Turgay DENİZ: Patronlar kulübünün başı olarak  "Tedavi edici adımlar atılmalı" diyorsunuz ama hasta şokta. Şoka girmiş hastaya ağrı kesici mi vermeyi öneriyorsunuz? 

Ersin TATAR: "Bu elektrik zamları normal değil" diyorsunuz da acaba memlekette normal olan ne var? Bir bakın bakalım  bu kadar gezen birisi olarak ne göreceksiniz?