banner564

Bu maya tutmadı, tutmayacak! 

Son zamanlarda sıkça kullanılan sine-i millet acaba gerçek anlamda ne demek? 
Sine-i millet, milletin arasına dönmekse zaten siz milletin arasında değil miydiniz?
Yoksa siz meclise seçildikten sonra yürüyüşü değişenlerden miydiniz? 
Sanmam, böyle bir karakterde değilsiniz.
İstifa etmekle, böyle bir yola başvurmakla mücadele araçlarınızı elinizin tersiyle geri çevirmediniz mi Kudretim?
Doğrudur, imzalanan mali ve ekonomik protokolün içeriğinde farklı başlıklar, konular var. Bunların kimilerinin adresi doğru, kimileri kuşkulu!
O günde iktidar her kimse, onun değerlendirmesine, insafına, anlayışına bırakılmış içerikler var!
Yarının ne getireceği hesaplanmadan yazılan, çizilenler!
Bu nedenlerle yarınlar zannedildiği gibi hepten aydınlık olmayabilir.
“Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu” derler ya, zaman değişti, dün öyle, bugün böyle kıvamındakilerin sayısı çoğaldıkça çoğaldı! 
Kimden elini uzatmasını isteseniz, “ucunda bana ne dokunacak” bakışlarıyla karşılaşırsınız!
İki hanım milletvekilinin sizin gibi harakiri yapmamasını parti kararlarına uymamak olarak değerlendirip “disiplin suçu” heyecanında, “kimse partinin üzerinde değildir” şartlanmışlığında ihraçlarına gitmek, HP’nin hepten kapısına kilit vurmak anlamında olacağını söylemem lütfen kehanetten sayılmasın.
HP sil baştan yapabilecek lükse sahip midir? Sahipse işte meydan, milletin sinesi sizleri bekliyor!
Sine-i millet hareketi varsayalım ki bir yerine üçle tamamlandı. 
Sorarım, bu toplumda ne derinlikte bir boşluk yaratacaktı? 
Söylemlerin hoşluğu dışında bir iz bırakacak mıydı? Bu hareket gelecekte güç kazandıracak mı, kuşkuluyum!
Halkımız günü birlik yaşama öylesine alıştırıldı ki, yakın geçmişte yaşananlara bir bakın, hemen anlayacaksınız. 
Haa, KKTC Meclisinde 20 civarında sandalyenin böyle bir hareketin içinde yer alması başka, yel değirmenlerine tek başına kılıç sallamak daha da başka! Şimdiden söylemiş olayım, bu maya tutmadı, tutmayacak Kudret hoca!
Ülke bugün siyasi bir yangının ortasına itilmiş durumda. 
Evet, duyarlı kesimler kendi çapında bir şeyler yapma telaşında. Ne var ki bunu yaparken geleceği de düşünerek yapmak lazım. Öfkeyle kalkanın zararla oturulacağını bilmesi lazım!
Ülkenin kaderini elinde tutan en büyük siyasi yapının, en yukarılardaki karar organının yok varsayılarak, yapılan işlere bir bakmak lazım. 
Son dönemlerde güven duygusuna her başlıkta lekeler düşürülüyor. Bu bizi nereye götürecek, ciddi, ciddi düşünmek lazım!  

YORUM EKLE

banner608

banner473