banner564

ÇIBAN

  Günlük dilde çıban olarak bilinen bu hastalık, birden çok kıl kökünün bakteri infeksiyonu sonucunda oluşur. Tek tek kıl köklerinin mikrop kapması sonrasında bu kıl köklerindeki iltihabın birleşmesiyle ağrılı hassas, sıcak, sert yumrular görülür.

    Çoğu zaman apse görünümündedir ve zonklayıcı tarzda ağrı yapabilir. Bu yumrular deri yüzeyinde, cerahatli sıvı çıkışı olan baş verebilir. Bazı durumlarda, iltihabi reaksiyon deri altı yağ dokusuna kadar ilerleyebilir.

    Çıbanlar sıklıkla orta yaşlı erkek hastalarda görülür. Başka hastalığı olmayan sağlıklı bireylerde de görülebilir ancak altta yatan şeker hastalığı, beslenme yetersizliği, kalp yetmezliği, uyuşturucu bağımlılığı gibi durumlarda görülme sıklığı artar, daha dirençli ve çok sayıda yumrular görülebilir.

   Çıbana neden olan bakteri çoğunlukla Staphylococcus aureus adında bir mikroorganizmadır. Bu mikroorganizma sağlıklı insanların burun, makat bölgesi ve koltuk altı bölgesinde hastalığa sebep olmaksızın bulunabilir. Buralardan yayılarak çıban oluşumuna neden olabilirler.

 

İyileştiğinde izi kalır

 

  Çıban ilk çıktığında üzeri düzdür, sert kıvamdadır. Günler içinde boyutları büyür, 10 cm’ye varan büyüklüğe ulaşabilir. Bir hafta içinde yaradan cerahat akmaya başlar. Üzerinde sarı kabuklar oluşabilir. Yaranın tamamı iyileştiğinde, yarı yerinde iz kalır.

   Çıbanlar sıklıkla ense, sırt, omuz ve kalça bölgelerinde görülür. Aynı anda birden çok sayıda çıban görülebilir. Çıbana eşlik eden ateş, halsizlik, genel durum bozukluğu gibi belirtiler olabilir. Tedavi edilmediği takdirde bakteriler kana karışarak ateşli genel infeksiyonlara neden olabilir.

   Bakterilerin hangi antibiyotiklere duyarlı olduğunu belirlemek amacıyla testler yapılarak uygun antibiyotik seçilebilir. Çıban tanısı çoğu zaman dermatoloji uzmanları tarafından, herhangi bir teste ihtiyaç duyulmadan rutin dermatolojik muayene ile koyulabilir. Ancak şüphede kalınan durumlarda, yaradan deri örneği alınarak, patolojik olarak inceleme yoluna gidilebilir.

   Çıban tedavisinde eğer dışarı iltihap akmaya başlamış ise, apsenin cerrahi olarak boşaltılmasını takiben uygun antibiyotik tedavisi gerekli olur. Dışarı iltihap çıkışı olmayan çıbanlarda kesinlikle müdahale edilmemelidir. Bu şekildeki müdahaleler bakterilerin kana karışmasına neden olabileceğinden doktor kontrolünde yapılmaları oldukça önemlidir. Antibiyotik tedavisi ise hem ağız yoluyla verilir, hem de doğrudan çıbanın üzerine uygulanan krem ya da pomat türü antibiyotiklerle birlikte yapılmalıdır. Islak ve ılık pansumanlar, ağrıyı azaltır ve rahatlatıcı etki gösterir.

 

Riskli bölgelere dikkat

 

   Eğer ki çıban baş boyun gibi riskli bölgelerde yerleşmiş ise, tedaviye mümkün olduğunca hızlı başlanmalıdır. Aksi takdirde, bakterilerin kan yolu ile beyin apsesine yol ama riski bulunmaktadır.

   Altta yatan bağışıklık sistem bozukluğu olan, şeker hastalığı, kalp hastalığı gibi kronik hastalık durumlarında antibiyotik tedavisinin damar yolu ile verilmesi de gerekebilir.

Çıbandan korunma yolları arasında diğer insanlarla deri temasını olabildiğince azaltma, deride zedelenmelere yol açabilecek tıraş gibi faktörleri sınırlandırma, böcek ısırıkları sonrasında zedelenen deri bölgesinin uygun tedavisi ve kişisel hijyene dikkat edilmesi sayılabilir. 

YORUM EKLE

banner471

banner474