Amacımız kendi ayakları üzerinde duran ekonomi. Yeni projelerle ülkeyi kalkındıracağız. Çözüm için geliyoruz. Dijital dönüşüm projemiz hazır. Euro para birimine endeksli olacağız. İktidarda halk olacak…
23 Ocak 2022 erken genel seçimine doğru giderken siyasi partiler yuvarlak sözlerle seçmenden oy istiyor. Geçmişte olduğu gibi ülkenin toplumsal yaşantısının sorunlarına çözüm üretmeyen siyasi partiler; seçim söylemlerinde de sorunlara gerçekçi çözüm önerileri sunmaktan çok uzaktadırlar.
Örneğin elektrik enerjisi konusunda çözüm üretmeyenler, hükümet olmaya yeniden adaylar. Coğrafyamızdaki elektrik üretimi petrol yakıtına dayanmaktadır. Elektrik enerjisi üreten santrallerin bakımsızlığı bir yana, petrol fiyatlarındaki artış karşısında KIB-TEK zararına elektrik üretmektedir. Coğrafyamız alternatif enerji kaynakları açısından avantajlı bir konumda olmasına rağmen, bu avantajdan toplumsal fayda sağlanamaması üzerinde düşünülmesi gereken çok önemli bir konudur. Güney’deki uygulamalara bakacak olursak aramızdaki farkı rahatça görebilmekteyiz. 
Coğrafyamızda işsizlik gün geçtikçe artarken hiçbir parti, ek mesaileri kaldırıp yerine vardiya çalışma sitemini getireceğiz demiyor. Vardiya usulü çalışma istihdam olanağı sağlarken, devlet maliyesine de herhangi bir yük getirmeyecektir. Devletin bazı kurum ve kuruluşlarında bir kişiye ödenen fazla mesai ile ikili veya üçlü vardiya sistemine rahatça geçilebilir.
Coğrafyamızdaki rahatsız edici konulardan biri de hayat pahalılığıdır. Hayat pahalılığı herkes için aynı miktarda artarken, bunun maaşlara yansıması öyle olmuyor. Hayat pahalılığı maaşlara yüzdelik olarak yansıtıldığı için, maaşı dolgun olanın hayat pahalılık ödeneği fazla, maaşı az olanın ise hayat pahalılık ödeneği az olmaktadır. Zaman içerisinde çalışanlar arasındaki maaş farkı da giderek artmaktadır.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın açıkladığı asgari ücret (net 6. 090 TL) tam bir bilinmeze neden oldu. İşveren ben bu rakamı ödeyemem derken, işçilerde işimden olurum diye sevinemedi. Herkes işverenin kötü ekonomik koşullar altında bu rakamı ödeyemeyeceğini söylerken, hiçbir siyasi parti hem işçiye hem de işverene sahip çıkacağız demiyor. Özellikle biz kendi kendimize yeteriz diyen siyasi partiler; açıklanan asgari ücretle hem işverene hem de işçimize yardımcı olacağız demiyorlar.
Siyasi partilerden toplum yararına olacak yapıcı planlamaları duymak isterken, yuvarlak sözlerle içi boş seçim manifestoları dinliyoruz. Siyasi partilere buradan sormak isterim; İçi boş manifestolarla ne kadar oy kaybettiğinizi farkında mısınız? Frakında olmanız için sınır kapılarındaki giriş çıkış işlemlerine bakmanız yeterli olacaktır. Güneye çalışmaya gidenler ve yurt dışına gidip de dönmeyenler öncelikle bu coğrafyanın kaybı, siyasilerin de oy kaybıdır.
Herkese güzel bir hafta dileklerimle iyi pazarlar.