banner564

Çok zor ve çetin bir yıl olacak

   ‘Koronavirüs’ salgını sonlanmadan Rusya-Ukrayna savaşının başlaması yüzünden 2022 yılında ciddi krizler yaşandı…
   Güçlü ülkelerin ekonomileri dahi bundan etkilendi…
   Tüm dünyada eksi faizlerin yerini yükselen faizler aldı…  
   KKTC açısından bakıldığında, yüzde 130’u aşan enflasyon insanların tümünü olumsuz yönde etkiledi...
   Giderek derinleşen ekonomik kayıpları toparlamak ve iflas noktasına gelen iş yerlerini yüzdürebilmek hiç de kolay olmayacak…
   Ekonomik krizin yanı sıra siyasette unutulmayacak gelişmelere tanık olduk…
   İktidar partisinin kurultayları, genel başkan ve Başbakan değişimleri…
   Aynı şekilde kabine ve üst kademe yönetimindeki değişimler siyasete olan güvensizliğin artmasına yol açtı…
   Üzücü olaylar yaşadık 2022’de…
   Kötü hastalıkların, ölümlü ve ağır hasarlı trafik kazalarının arttığı bir yıl oldu…
   Aynı şekilde şiddet, soygun, hırsızlık, dolandırıcılık ve uyuşturucu olaylarında adeta patlama yaşandı…
   Mahkemelerin gündeminde 40 bine dolayında dava dosyası vardır…
   Bunların çoğunluğunu alacak-verecek sorunu oluşturuyor…
   Borçlu insanlar, kredi taksitlerini ödeyemez noktaya geldi…
   Gelişmeleri ciddi bir şekilde tahlil ettiğimiz zaman, 2023’te bu tür davaların daha da artacağını söylemek yanlış olmaz…

Seçimler bitsin bakalım

   Önümüzde aylarda nelerin yaşanacağını bilemez haldeyiz…
   Güney Kıbrıs’ta ve Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı seçimi vardır…
   KKTC’de erken genel seçimlerden söz ediliyor…
   Seçim yasası değişmediği sürece halkı sandık başına sürüklemenin bir çözüm olmadığını herkes bildiği halde meydan okumaların ardı arkası kesilmiyor…
   Halbuki; yapılması gereken hem siyasi partilerin kendi içlerinde toparlanması, hem de seçim yasasının değiştirilmesidir…
   Güneydekine benzer bir Başkanlık sistemi KKTC için uygun olandır…
   Ama bunu ‘öcü’ olarak görenler sayesinde mevcut parlamentonun olumlu bir karar alması beklenemez…
   Öyleyse parlamenter sistemde düzeltmeler yapılmalıdır…
   Milletvekillerine bakanlık yolunu kapatmalı, sayı azaltılmalıdır…
   Ayrıca ‘tek bölge’ sistemine geçilmelidir…
   Örneğin; Güzelyurt, Girne milletvekili yerine KKTC milletvekili seçilmelidir…
   Kısaca; dünyadaki değişimlere bakmak ve ekonomik krizden dersler çıkarmak zorundayız…
   Hiç kimse “böyle gelmiş, böyle gidecek” diyemez…
   Değişimi beceremezsek, bilelim ki bunu başkaları yapacak…
   Sağlıklı bir yıl geçirmenizi dilerken, her zaman olduğu gibi ‘birlik, beraberlik ve dayanışmanın’ önemine dikkat çekmek istiyoruz…
   Bunu başarabilirsek, sorunların çözümünü de başaracağız…
   Mutlu yıllar… 

YORUM EKLE
YORUMLAR
Hasan Nuri
Hasan Nuri - 1 yıl Önce

Ne Parlamenter Sistemi ‘ Ne Başkanlık Sistemi ‘ Ne Tek Bölge veya Çök Bölgeli sistem yatalak olmuş KKTC’yi ayağa kaldırabilmesi mümkün değildir ! Sistemsizlik ve yasa dışılık ile yönettiğimiz ben yaparım olur KKTC’sinde 2023 hiç de kolay geçmeyecektir ! Maaş ödeyemez duruma gelen Devlet daha da çok Borçlanma , daha da yüksek Enflasyon ve daha da çok fakirlik ve yoksulluk için hazırlanmalıyız ! Gerçekçi olalım yarını göremeyen seçtiğimiz iş yapmaz Siyasetçilerimiz ile Ülkemizi Dünyaya meydan okumakla ve borç batağına sokmakla batırıp mahvettik , Tüm kurum ve kuruluşlarımızı iflasın eşiğine getirdik ! Yatırım Yok onarım yok ve Devletimizin maddi manevi ve yasal gücü Yok !
Güzelim Ülkemizi getirdiğimiz noktada bizlere daha beter olun diyenlere ne diyebiliriz ki ?
Ne yazıktır ki içine düştüğümüz borç batağında Başımıza düşecek olan Mülkiyet ve Mal Tazmin Konusunu’nu kimse konuşmak istemiyor ! Kimin Malını kime satıyoruz sorusunu hangi Siyasetçimiz sorabildi ki ? FOR ever TRNC’de Lale devri çoktan bitti ve zor bir 2023 kapımıza geldi !
Hade Hayırlısı !

Öz
Öz - 1 yıl Önce

Güzelyurt milletvekili seçilmesin. Girne milletvekili seçilmesin. Onun yerine KKTC milletvekili seçilsin. Bu da demokrasi oluyor. Halkın kendi kendini idare etmesi yani. Netice olarak, seçilen milletvekili, seçmenine değil de, KKTC devletine sorumlu olacak. Hani Demir Lady nin bir sözü vardı. Devletin demek, hiç kimsenin demek. KKTC milletvekili de hiç kimsenin milletvekili oluyor bu durumda. Oysa yerel yönetimler seçimi yapıldı. Demokratik bir şekilde belediye başkanları ve meclis üyeleri seçildi. KKTC meclisine gerek yok. Halkın oyu ile seçilen yerel yönetim başkanları, halkın gerçek temsilcileridir ve KKTC meclisinde hem bölgesini, hem de halkını en iyi şekilde temsil etme yetkisine de sahiptir. Bu yerel yönetimler başkanları kendi aralarında birini başkan olarak atayabilirler. O da KKTC başkanı olur. Maaşlı milletvekillerine, müsteşarlara, müdürlere, yardımcılarına, mütevelli heyetlere, makam araçlarına gerek kalmaz.Israf ortadan kalkar. Harcamalar yerel yönetimler meclislerinde denetlenir. Devlet gelirleri, yatırımları bölgeler arasında eşit olarak dağıtılır.Bölgeler arası rekabet artar. ( Futbol kulüpleri gibi) Kalkınma artar, bölgeler arası göç durur. Zaten AB yerel yönetimler şartı da bu değil mi. Daha fazla demokrasi, ademi merkeziyet, birey hak ve özgürlükleri. Açıklık, şeffaflık ve hesap verebilirlik. Tek bölge seçim sistemi ve güçlendirilmiş başkanlık sistemi, otokrasiye götürür. Türkiyede başkan milletvekillerini seçer, onlar da başkana biat eder. Tek bölgede de durum benzer olur.İşlemez demokrasinin çözümü, tek adam rejimi değil, daha fazla demokrasidir. Bunlar olur mu? Çözüm ve AB olmadan olmaz.

banner471

banner474