banner564

Colin Stewart, Tatar ve Anastasiadis

Kuzeyde Yerel Seçim, Güneyde yaklaşan Başkanlık seçimleri ile Türkiye ve Yunanistan’daki seçim arifesine denk bir zamanda iki lider,  BM’ nin Yeni Yıl resepsiyonunda yan yana geldi. Bundan Müzakerelerin başlamasına dönük  bir sonuç çıkması  beklenmiyordu. Ancak resepsiyonda, BM Temsilcisi Sayın Colin William Stewart’ın; Sayın Tatar ve Sayın Anastasiadis’in ortasında  dururken; iki tarafta yüzde 70 insanın, müzakerelerle sonuçlanacak bir antlaşmadan yana olduğunu ifade etmesi önemlidir. Bu vurgu, İki taraftan insanlarının beklentisinden, dünyanın haberdar olduğunu diplomatik bir incelikle  ortaya konmasıdır. Çünkü müzakere sürecini Crans Montana’da berhava eden Sayın Anastasiadis ile müzakerelerin başlamasına itiraz eden Sayın Tatar’ın ortasında bu ifade edildi. Konuşmanın diğer önemli yanı, teknik Komiteler ve  ekonomik ilişkilere yapılan vurgu idi.
 Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında, iki taraf arasında gerçekleşen ticaretin, ciddi bir artış içerisinde olduğunu ve Teknik Komitelerin verimli işler yaptığına ve bunların önemine Sayın Stewart vurgu yaptı. Müzakerelerin durduğu ve iki taraf arasında gerilimin arttığı bu dönemde; müzakerelerin sorunlara karşın, canlı olduğu geçmiş dönemde ortaya çıkan bu değerlere  dönük yapılan bu vurgu, geleceğe umutla bakılması mesajını besleyen önemli bir husustur. Sayın Stewart’ın ,iki tarafın artan ticaret hacmine vurgu yapan konuşmasına, rakamlarla destek vermek gerekir.  Zira,  Yeşil Hat Tüzüğü ile Kuzeyden Güneye, 470 bin EURO’luk bir kapasite ile 2004’te başlayan bu ilişki;  2008’de 7,1 milyon Euro’ya yükseldi, Ancak 2009 yılından itibaren, 12 yıl içinde bu artma eğilimi durdu. Bu kapasite 3-5 milyon Eurolara düştü. Fakat, 2021 yılı ile  bu ticaret artışa döndü. 6 milyon Euro yükseldi. Bu yıl, yani 2022 yılının ilk altı ayında,  bu miktar 6 milyon Euro’ya çıktı. Bu yılın sonunda en yüksek seviye olan 2008’i geçerek, 10 milyon EURO’ya gelmesi, hatta geçmesi beklenmektedir. Yani siyasetin gergin olduğu dönemde  yaşamın dinamiği; geleceğin, işbirliği ve barışa bağlı olduğunu gösteriyor.
Bunun yanı sıra, on binlerce Kıbrıslı Türk ve Rum’un iki taraftan yaptığı on milyonlarca EURO kapsamındaki perakende alış veriş, ayni zamanda insani pek çok güzelliğin gelişmesine de katkı sağlamaktadır. Bu bakımdan Sayın Stewart’ın bu yaşayan ve iki tarafın öne almadığı olumluluklara diplomatik nezaket ve yaratıcıkla vurgu yapması çok önemli idi. Ancak Kuzeyde bize bilgi vermeyen CB Sayın Tatar’a karşın, Sayın Stewart’ın konuşmasından yeni bir şey daha öğrendim. ‘ Belli katagoride olan Kıbrıslı Türk iş insanlarının , Güneyde bankalara açtıkları hesaplara yenilerinin eklenmesi ile ticaretin artacağından ‘ söz etti. Kendi kendime,” bak şu her gün kükreyen Sayın Tatar’ın yaptığına” dedim. Bu olumlu noktayı biz ondan değil, ama Sayın Stewart’tan öğrendik. Sayın Tatar,bu utanılacak  bir iş değildir ki halkından bunu gizleyesin. Üstelik bütün olan biten, bu yaşananlar GYÖ konusunun elin tersi ile itilemeyecek bir değer olduğunu  gösterir. Bu bakımdan “ Türk Tarafı”, GYÖ konusuna yeniden dönmelidir. Bakın, bu Yeşil Hat Tüzüğü turizm, ticaret, sanayi, kobiler  tarım,  esnaf ile enflasyon, pahalılık altında zorluk yaşayan iki tarafın iş ve emek dünyası için çok faydalıdır. Bunlar bana; Türkiye, Yunanistan ve Güney ile Kuzeydeki seçimlerden sonra Müzakerelerin yeniden başlayacağına dönük “minelaya” işaretleri   gibi geldi.

YORUM EKLE

banner471

banner473