banner564

Corona maskesi altında siyaset!

Hani “Kasap et derdinde koyun can derdinde” derler ya işte böylesi bir ortamın içine çekildiğimizi hissediyorum. Keşke Cumhurbaşkanlığı seçimlerini altı ay değil, bir ya da iki yıl erteleseymişiz.
Başbakan Ersin Tatar’ın samimiyetinden zerre kadar kuşkum yok! 
Henüz politikaya adım atmadığı, köy, köy gezip televizyonculuk yaptığı günlerden bildiğim Ersin Tatar duygusal yanı ağır basan biri. UBP Genel Başkanlığına geldiği günden beri yanına topladığı ya da yanında bulduğu kimseler tarafından yanlışa yönlendiriliyor ya da yapılan yanlışlar ona mal ediliyor!
Yakın akrabalarımdan üniversite öğrencisi kızımız Türkiye’de okuduğu şehirde mahsur kalmış. Okulu dağılmış bir başına kalmış, on dört gün karantinayı göze almış ailesinin yanına KKTC’ye gelmek istiyor.
Anne, baba birkaç akşam önce Türkiye’den adaya bir uçak kalkacağını ve aynı konumdaki öğrencileri getireceğini öğreniyorlar. Sağa, sola başvuruyorlar sonuç alamayınca da doğrudan Başbakanın kapısını çalıyorlar.
Başbakanın dahi, yalan böyle bir uçak kalkacağından haberi yok!
Çaresiz kalan çocuk, dünya kadar insanın arasında Corona tehlikesine açık bir şekilde otobüsle yola çıkıyor, önce Mersin’e geliyor, oradan da Silifke Taşucu’na ve oradan da perişan bir vaziyette adaya vasıl oluyor. Şimdi karantina günlerinin dolmasını bekliyor!
Sonra ne oluyor bilir misiniz?
Aynı akşam o yapılmayacağı söylenen uçak seferi kim bilir kimlerin marifeti ve puan toplama gayreti içinde gece yarısına yakın saatlerde Türkiye’den havalanıp belli kesimlerin çocuklarını adaya getiriyor!
Bu hazmı oldukça zor bir durum değil mi? 
Elinde olanağı bulunan, Coronavirüs maskesi altında siyaset yapıyor. 
Başbakanlıkta değerli isimlerden bir “Bilim Kurulu” oluşturulmuş. Aralarında Kıbrıs Türkü için bir şans olan Suat Günsel Hastanesi Göğüs Hastalıkları kliniğinden Prof. Dr. Füsun Yıldız Hanım gibi çok değerli konusunun uzmanı kimseler de var.
Akabinde Cumhurbaşkanlığında siyasal görüşlerin kısmen bile olsa örtüştüğü eski Sağlık Bakanlarından ve aynı konumda ki emekli Başhekimlerden bir danışma kurulu daha oluşturuldu.
Bu kurulların amacı belli ki Cumhurbaşkanına ve Başbakana görüş vermek.
KKTC gibi küçük ölçekli bir ülkede bu kurullar birleştirilip tek bir elden görüş vermesi, siyasetin arkasına saklanarak bölük, pörçük, birbirinden kopuk işlere gidilmemesi en ideali olan değil miydi?
Her ne kadar konusunun uzmanı kimselerin masa başında vereceği görüşlere büyük ihtiyaç duyulmasının yanında, krizin önlenmesindeki en büyük eksiğimiz sahada iş görebilecek, krizi gerçek anlamda mahallide yönetebilecek bir yapının oluşturulmaması!
Bugüne kadar Corona testi yapılanların sayısı 1021, buna mukabil gözetim altında tutulan kişi sayısı 866. 
Tedavi gören 62 kişi, bunlardan beşinin durumu ağır ve nihayet hayatını kaybeden bir kişi.
Bu rakamlar bizimkisi gibi küçük ölçekli bir ülkede hatırı sayılır kabarıktaki rakamlar.
En küçük kuşkuyu ortadan kaldıracak sıklıkta testlerin yapılması, bölgesel vakalara anında müdahale edebilecek ekiplerin oluşturulması, sokağa çıkma yasağı uygulanan mahallelerdeki vatandaşların elzem ihtiyaçlarının karşılanması, sokağa çıkması tehlikeli yaş sınırı taşıyan vatandaşların elzem ihtiyaçlarını karşılayacak birimlerin oluşturulması en kısa zamanda hayata geçirilmelidir.
Kimseleri ahmak yerine koymayın, Corona maskesi altında siyasete tevessül edildiğini bu halk anlar, bu halk bilir. Sahnelere oynamanın bedeli bilinsin ki bu toplum için ağır olur.

YORUM EKLE

banner608

banner473