İş yerleri tatil olmuş, herkes evine kapanmıştı. Hayat durmuştu adeta. 2019’un sonunda ortaya çıkan ve 2020 yılında yayılan Coronavirüs’ü büyük değişimlere sebep olmuştu insan hayatında. Herkes her şeyi baştan sorgulamak zorunda kalmıştı. 2020’de yaşanan bu olay sayesinde insanlık önemli dersler çıkarmış ve şu an içinde bulunduğumuz 2050 yılında, dünyayı huzurlu ve daha adaletli, yaşanası bir hale getirmeyi başarmıştır. Covid-19, tüm çarpıklıkları ve sistemin düzgün işlemeyişini, adaletsizliği ve bunun gibi artık insana hizmet etmeyen tüm tarihi geçmiş kalıpları gözler önüne sermişti. 

  Herkes bu virüs karşısında eşitti. Ne daha az değerli olan vardı ne daha çok. Herkes aynı durumdaydı ve aynı korkuyu deneyimliyordu. Bulunduğun statünün pek de bir önemi yoktu bu virüs karşısında. 
  Covid-19 sayesinde, şimdi 2050 yılına geldiğimizde sağlık sektörü daha gelişmiş ve herkese eşit derecede hizmet verecek duruma getirilmiştir. 2020’de yaşanan bu olayda insanlar daha hızlı bir araya gelmeyi, dayanışmayı ve buna hazırlıklı olmayı öğrendiler. Büyük bir ekonomik çöküşün ardından yapılan yeni düzenlemelerle birlikte herkesin daha eşit konuma gelmesi, çalıştığı kadar ödüllendirilmesi ve herkese mümkün olduğunca eşit olanaklar sağlanması başarılmıştır. Günümüzde insan sağlığında büyük rol oynayan yeni yöntemlerle birlikte insan sağlığı daha bütünsel bir konu olarak değerlendirilmeye başlandı. İnsanların kendine ve birbirlerine olan saygı ve sevgisini artırıcı ve bütünün birer parçası olduğumuza dair çalışmalar ve etkinlikler artırıldı. Eğitimde zorunlu değişiklikler sağlandı. Bugün günümüzde çocukların eğitiminde kendilerini ve birbirlerini sevmenin ve saymanın ne kadar önemli olduğunu idrak etmelerine yardımcı oyun içerikli dersler konmuştur. 2020’de henüz daha yeni yeni başlayan nefes bilimi çalışmaları ve araştırmaları, 2050 yılında her okulda temel ders olarak anlatılmakta ve pratikte kişilerin nefes sağlığı üzerine zorunlu dersler uygulanmaktadır. İnsanlar artık daha fazla mutlu oldukları işlerde çalışma olanağı bulmaktadırlar. 2050’de mutlu olacağı bir işte çalışan insan sayısı 2020’dekinin 
3 katına çıkarıldı. İnsanın bağışıklık sistemi üzerine yapılan çalışmalar artırıldı ve meditasyonun insan bedeni ve zihni üzerindeki etkisi kanıtlandı. Bugün her 5 kişiden 4’ünün meditasyon sayesinde daha huzurlu oldukları görülmektedir.
   Evet yıl 2050 ve bizler, 2020’de yaşanan Covid-19 salgını sayesinde şu an daha huzurlu eşitlikçi ve insanı koruyan ve herkesin daha eşit şartlarda gelişmesine sebep olan bir düzeni yaratmayı başardık. İnsan bir kez daha kendi aleyhine gibi görünen olayları nasıl da kendi lehine dönüştürebileceğini kanıtlamış oldu.