Kıbrıs’ta sınır kapılarının 23 Nisan 2003’te açılmasının olumlu yanlarını görmezden gelemeyiz…
Özellikle son 3 yılda güneyden kuzeye geçişlerde önemli artışlar vardır…
Geçişlerin artmasını sadece ekonomik yönden değerlendirmek doğru değildir…
Her iki toplum da birbirini yakından tanıma fırsatı buldu…
İyisini de, kötüsünü de tanıyınca, gelecek konusunda ‘daha sağlıklı’ kararlar verebilirsiniz…
Kapıların bizlere verdiği en büyük ders “güvenliği ihmal etmeden birlikte yaşamaya devam” dersidir…
Bunu unutmadan, önlemlerimizi alarak güney ile kuzey arasında gidiş gelişlere devam edeceğiz…
Günü geldiğinde ‘kalıcı bir çözüm’ için adım atılması gerekirse, güvenlik önlemlerini asla göz ardı etmeyeceğiz…
Aradan geçen 19 yıllık sürede, güneye geçen bazı Kıbrıslı Türklerin; bir grup faşistin sopalı, demir çubuklu, hatta bıçaklı saldırısına uğraması başta AB tarafından bir yerlere not edilmelidir…
Buna karşın kuzeye geçen Rumların bir tanesine dahi herhangi bir Kıbrıslı Türk’ün ırkçı saldırıda bulunmaması ‘çok önemlidir’ ve bu da gözden uzak tutulmamalıdır…
Geçişler neden önemli?
Karşılıklı geçişlerin devamı, iki toplumun ‘ihtiyaçlarını karşılaması’ açısından da çok önemlidir…
“İhtiyaç” deyince akla sadece alış-veriş gelmesin…
Sağlık ve ulaşım açısından da kapıların büyük önemi vardır…
Kabul etmeliyiz ki; güneyde sağlık sistemi bizdekinden çok daha iyidir...
Bizde özellikle son yıllarda ‘teşhis’ koymakta da sorun yaşanıyorsa ve insanımız ‘acil bir durum karşısında’ Türkiye’ye gidecek imkan bulamıyorsa; başvurulacak en kısa ve hızlı yol, adanın güneyidir…
Adamların, hemen her konuda uzman doktorları vardır…
Hipokrat yeminine bağlıdırlar…
Ulaşım konusunda ise birçok Avrupa ülkesine hızlı ve daha ucuza ulaşma şansınız vardır…
Rumlar da İstanbul ve Antalya uçuşlarında Ercan’dan faydalanabilmelidir…
Nitekim; her türlü tehdide karşı pandemi öncesinde Ercan’dan uçanların sayısı küçümsenemeyecek orandadır…
O yüzden de kapılar her zaman açık kalmalı, iki toplum arasındaki iletişim koparılmamalıdır…
Yenilerine ihtiyaç var
Geçişlerde meydana gelen artışları dikkate alarak mevcut kapılarda iyileştirme yapılması kaçınılmazdır…
Polisin eksikleri çok hızlı bir şekilde giderilmeli, muhaceret kabinlerinin sayısı artırılmalıdır…
Bunun yanı sıra özellikle Metehan’ın yükünü azaltmak için Mağusa kapısının bir an önce açılmasını istiyoruz…
KKTC yetkilileri bu konuda Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği nezdinde girişimler yapmalı, konu iki toplumlu teknik komitenin de gündemine alınmalıdır…
Niyet varsa sorunların çözümü kolaydır…
Sayın Akar’ın Yeni kapılar açın uyarıları KKTC yetkililerimizi yıllardır uyarıyor, çok güzel bir uyarı fakat , egemen ayrı devlet Siyaseti sürdüren Liderlerimiz bu konuda ayak sürmeye devam etmektedirler ! Yeni kapıların açılması bir yana mevcutların bile çalışmasını istemeyen yetkililerimiz bu konuda yıllardır olduğu gibi ne Rumlar’la ve ne de BM ile görüşmek istememektedirler , petrol almaya bile gelen Rumlar’a satmayın diyen eski Başbakanımızın talimatı halen kulaklarımızı çınlatıyor. ! Sayın Toplum Liderimiz Cumhurbaşkanının egemen eşitlik dışında başka bir şey görüşmeyeceğim Siyaseti Rumlar başta olmak üzere BM. AB ve tüm Dünya ile ipleri koparmış durumdadır , Liderlerimiz ve yetkililerimizin Kıbrıslı Türkleri yalnızlığa iten bu Siyaseti ile KKTC yi Dünyaya tanıyabildiler mi ki BM dışında egemen ayrı Devletimizi tanıtabilsinler ! Gerçekçi olalım vatan millet Sakarya Siyaseti ile Kıbrıslı Türkleri KKTC ye kapatan ve batma noktasına getiren Liderlerimiz ile ne yeni kapılar açabiliriz ve ne de mevcutları çalışır yapabiliriz ! böylece Turizm ve Yatırımcı olmayan KKTC de Fakirleşip yoksullaşmaya devam ederiz , var mı daha iyi olacağız diyebilen !