banner564

Dava dosyaları halimizi gösterir

Yargının 2024 yılı faaliyet raporuna göre Mahkemelerin önünde, hukuk davası olarak duran mesele sayısı 8 bin 766’dır. Bunun ise 6 bin 548’i alacak – verecek meseleleriyle ilgilidir. Ayrıca 2024 yılında 963 adet Banka İcra Satışı meseleleri ile ilgili dosya da var. Tazminat meseleleri ile ilgili 566 dosya. Tah-liye meseleleri ile ilgili olarak 431 dosya. İş Davaları ile ilgili 193 dosya. Karşılıksız çek meseleleri ile ilgili de 64 dosya var. Bu dosyaların tümünün de karara bağlanıp bağlanmadığını bilmiyoruz. Ancak bilin-meyen noktalardan biri de Mahkemelerin huzurunda olan bu davaların ne zaman açıldığı ile ilgili bilgi-dir. Çünkü bir alacak verecek meselesinde eğer davanın açılması ile karara bağlanması arasındaki süre çoksa, enflasyon şartlarında ekonominin ve insanların üzerinde ağır bir yük var demektir.
Bu davaların yanında uyuşturucu, darp, silahlı, bıçaklı saldırı gibi ağır suçlar da var. Bu dava sayıların-daki artış ise gerçekte ülkede ekonominin ciddi sorunu ve toplumsal yapıda da ahlaki sarsıntı yaşadı-ğımızı bize göstermektedir. Alacak verecek davalarındaki bu yüksek sayı ile Banka İcra Satış davaların-daki artış; ekonomik yapıdaki bozulmayı gösterir. Her iki meseledeki dava dosyalarının sayıları, piyasa aktörleri ile tek tek yurttaşın, ekonomideki bozulma nedeni ile borcuna sadık olmayan kişi durumuna düştüğünü gösteren veridir. Banka İcra Satış dosyalarındaki bu artış, insanların ev, araç, işyeri tarla gibi taşınmaz ve taşınır mallarının satışı ile ilgilidir. Üstelik bu satışlardan sonra elde edilen gelirle, o borcun ne kadarının da silinebileceğini de bilmiyoruz. Yani alacaklı ve verecekli arasındaki sorun bitecek mi? Yoksa bu incir ipi gibi uzayıp gidecek mi?
Bu nedenle hem toplumu yönettiğini iddia edenler hem de muhalefet ve sivil toplum bu rakamlara önem vermelidir. Bu rakamlar ciddi sorun olduğunun göstergesidir. Hele güneyin tutuklamaları ile başlayan ve Taşınmaz Mal Komisyonun varlığına dönük yaratılan güvensizliğin, inşaat sektöründe yol açtığı durgunluk yaşanırken; yalnız bu sektörde değil, ama buna dayalı olarak varlık sürdüren pek çok sektörde de ciddi sorunlar gelişebilir. Bu bir gerçektir. Dolayısı ile eğer bu ekonomik sorunlar ciddiyetle ele alınmazsa, Mahkemelerin önünde 2024 yılında duran bu dava dosyalarının sayısının daha da art-ması ihtimali vardır. Bu nedenle artık hamasetle bu meseleler ele alınamaz. Konu ciddiyetle ele alınma-lıdır. Bunu ise yalnız ekonomik ayağı ile değil; ama hukuki, demokratik yanı ve Kıbrıs Sorunu bağla-mındaki siyasi yanı ile de ele almak gerekir. Çünkü tümünün bir biri ile bağı vardır. 
 

YORUM EKLE

banner471

banner473