5 Kasım 2006’da yaşama veda eden, siyasi kimliğinin yanında gazeteci, yazar, şair olarak da bilinen Bülent Ecevit’in 15. ölüm yıldönümü nedeniyle kendisini rahmetle anıyoruz.
***
Coğrafyamızdaki sosyal ve ekonomik sorunlar, iç ve dış sorunlara paralel olarak günden güne büyümeye devam etmektedir. Asgari ücretli, daha yeni aldığı artışa dahi sevinemeden, akaryakıta gelen zam, diğer tüketim malzemelerine de yansımıştır. Ekmeğe ve tüp gaza gelen zamlar asgari ücretliyi daha da perişan etmiştir.
Ulusal Birlik Partisi’nin kurultayını tamamlamasının ardından, herkes yeni kabinenin nasıl şekilleneceğine odaklanmıştı. Ancak kabinede pek bir değişiklik olmadığı görülünce, kurultay sürecinde söylenen değişimin havada boş bir söz olarak kaldığı yorumları yapıldı.
Değişim başta zor, sonradan giderek karmaşıklaşan bir süreçtir. Değişim süreci çeşitli aşamalardan oluşur: En başta sorun, sorun olarak kabul edilmelidir. Sonra yapılacak değişiklik belirlenir ve gerekli adımlar atılır. Değişim insan ve insan toplulukları tarafından farklı düzeylerde yaşanır: Birey, grup, örgüt, kurum, toplum. Her birindeki değişim farklı nitelikler taşır.
Bulunduğumuz coğrafyada değişimden bahsetmek kolay ancak pratikte zor. Dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır. Bu uzun yolculukta ana hedefin ne olduğunu bilmek ve bu hedeften sapmadan ufak adımlarla ilerlemek gerekmektedir. Değişim sürecinde toplum kültürü, en iyi yönetilmesi gereken alanlardan bir tanesidir. Değişimin en önemli ayrıntılarından bir diğeri ise değişim arzu edilen konularda, paydaşların da görüşlerinin alınmasıdır.
Sosyal bir devlet yapımızın olduğunu hatırlayarak, değişime zamlara karşısında güçsüzleşen bireylerimizi düşünerek başlayabilir miyiz? Asgari ücretle çalışanlar için birtakım düzenlemeler yapılabilir mi? Hazır şimdi hükümeti kurmakla görevlendirilen Sayın Faiz Sucuoğlu, bir dönem Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da yapmış birisi…
Covid-19 nedeniyle hazırda herkes AdaPass kullanmaya alıştı. Tüm market girişlerinde AdaPass sorulur oldu. Benzeri bir sistem üzerinden sosyal yardım alan ve asgari ücretle çalışan toplum bireylerine kart çıkartılıp, hayati idameleri için elzem ürün alış-verişlerine, devlet sübvanse sağlayamaz mı? İstenirse neden olmasın!
Coğrafyamızdaki değişim söylemi eğer gerçekleşirse bunu bireyler üzerinden değil, toplumun yaşam kalitesi üzerinden gözlemlemeliyiz. Bu zor günlerde sosyal devlet anlayışının gerekliliklerini yerine getirerek, toplumda ekonomik zorluk çeken bireylerin hayatlarını kolaylaştırarak değişime başlanması gerektiğine inanıyorum. Yarın bugünden daha güzel olabilir; eğer değişimi gerçekten istiyorsak…

Herkese güzel bir hafta dileklerimle, iyi pazarlar.